English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ S ] / Sanırım yapabilirim

Sanırım yapabilirim Çeviri İngilizce

547 parallel translation
Sanırım yapabilirim.
Maybe I should do that.
Sanırım yapabilirim, ama neden yarın?
I suppose I can, but why tomorrow?
Evet, sanırım yapabilirim.
Yes, I believe I can.
Sanırım yapabilirim.
I believe I could.
- Sanırım yapabilirim efendim.
- I think I can cut it, sir.
- Sanırım yapabilirim.
Well, I suppose I can.
Evet, sanırım yapabilirim.
Yeah, I reckon I can.
Şey, sanırım yapabilirim.
Why don't you just put in a request through channels?
Sanırım yapabilirim.
- Alright.
Sanırım yapabilirim.
I think I might be able to.
Sanırım yapabilirim.
But I guess I can.
Zamanında oraya ulaşmaya çalışacağım. Sanırım yapabilirim.
I'm going to try to get there in time.
Sanırım yapabilirim.
Yes, I think I could.
Ben de gelmek istiyorum, sanırım yapabilirim.
I'd like to ride in, like I could.
Sanırım yapabilirim.
I could, I suppose.
Şey, sa-sanırım yapabilirim.
Well, I-I guess I can.
Şey, sanırım yapabilirim.
Well, I guess I can.
Sanırım yapabilirim.
I think we can handle it.
Sanırım yapabilirim.
I think I can make it.
Pekala, sanırım kirayı aylık $ 20 yapabilirim.
Well, suppose I made it $ 20.
- Ona jello adını verdiğinde sanırım, alıştırma yapabilirim.
- I think I can practice while you call it a jello.
Sanırım tüm günümü izin yapabilirim.
I think I can get a whole day off.
Sanırım tüfeğe alışırsam biraz daha iyisini yapabilirim.
Well, I reckon I can do a little better when I get used to this here rifle gun.
Sanırım ona birazcık baskı yapabilirim.
I might try putting a little pressure on him.
- Sanırım onunla istediğimi yapabilirim.
- I suppose I can do as I please with it.
Evet, sanırım, yapabilirim, Lestrade.
Yes I think I can, Lestrade.
Sanırım kendimi genel olarak kullanışlı yapabilirim.
I think I could make myself generally useful.
Sanırım, yapabilirim.
No I guess I can't.
Sanırım yapabilirim.
Well, I suppose I could.
Geminin bütün olanaklarıyla sanırım bunu yeniden yapabilirim.
Now, with every facility of the ship, I think I might be able to rebuild it.
Sanırım o zaman yapabilirim.
Then I think I could.
Fakat Avrupa'ya dönmek isterseniz... Sanırım ilgi çekici şeyler yapabilirim ve yeni bir başlangıç yaparsınız.
But if you'd like to return to Europe, well, I think I could make things interesting for you and give you a fresh start.
- On yapabilirim, sanırım.
- I can do ten, I think.
Shimozuma ile savaş söz konusu ise, sanırım bunu 20 yapabilirim.
Since it's Shimozuma we're talking about fighting, I guess I could do it for 20.
Yapabilirim sanırım.
I know I can make it.
Hayır, onsuz da yapabilirim, komutanım, ama sanırım benin için başka planlarınız var.
No, I can do without it, sir, but I think you've got other plans for me.
Sanırım, yapabilirim.
I wish I could.
Evet, sanırım yapabilirim.
Yes, I think I can.
Sanırım, her şeyi hesaba katacak olursak, tüm farklı olanakları dikkate alarak, bunu yapabilirim.
Well I suppose that, taking everything into consideration, as it were, and noting all the different possibilities, I could manage.
Sanırım ben yapabilirim...
I believe that I can...
Sanırım bunu yapabilirim.
And I think I can do it.
Sanırım bir insan için de aynı şeyi yapabilirim.
I can do it for a man.
Bu ameliyatımı yapabilirim sanırım.
I assume I'll be able to go through with that.
Gabriel'i kampus hapsine aldılar ve, ah s-sanırım bir ya da iki saat içinde salacaklar, ama ben galiba, ah bir neler yapabilirim bakayım.
They've got Gabriel in campus detention and, uh... l-I think they'll let him go in an hour or two, but I think I'll, uh... go over and see what I can do.
Evet sanırım - Evet efendim, yapabilirim.
Yes, I think - Yes, sir, we can do that.
Sanırım, yapabilirim.
Well, I guess I can.
- Sanırım ben yapabilirim.
I think I can.
Sanırım, adamla işbirliği yapabilirim.
I'm sure I could work something out with him.
Sanırım bunu yapabilirim, ama ona bu nüshayı vermek istememiştim.
I suppose I could, but I didn't want to give him this copy.
Evet, sanırım senin için birşeyler yapabilirim.
Yes, I guess I can cope'with that.
Sanırım ben yapabilirim.
I suppose I could act for him.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]