English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ N ] / Ne yapardınız

Ne yapardınız Çeviri İspanyolca

492 parallel translation
Sekreterim olsaydınız ne yapardınız?
¿ Qué haría si fuera mi secretario?
Beni asıl düşündüren sen ve Nickie ne yapardınız?
Lo que me preocupa es, ¿ de qué viviríais Nickie y tú?
Öncelikle şunu söyleyin... bir adamı cinayetle suçlamak isterken... çok sağlam tanıkları olsaydı ne yapardınız?
Pero antes dígame una cosa. Si estuviera juzgando a un hombre por asesinato, pero presentara una coartada irrefutable, ¿ qué ocurriría?
- ne yapardınız?
- ¿ qué haría usted? - Nada.
Peki, böyle bir durumda ne yapardınız?
Bueno, ¿ qué harías en un caso así?
Peki, evdeyken bulaşıkları ne yapardınız?
¿ Qué hace con ellos cuando está en casa?
Bu soğuk, zalim dünyada yapayalnız kalsaydınız siz ne yapardınız?
¿ Cómo se sentirían estando solos..... en un frío y cruel mundo sin corazón?
Genellikle ne yapardınız?
¿ Qué hacía principalmente?
En iyi arkadaşınızı bir hücreye kapatıp zalimce dövseler siz ne yapardınız?
¿ Qué harías... si un amigo muy querido... fuera encadenado en una jaula... y le golpearan brutalmente con un palo?
Yerimde olsaydınız siz ne yapardınız?
¿ Qué haría Ud, si estuviese en mi lugar?
Siz olsanız ne yapardınız?
¿ Qué haría usted?
Benim yerimde olsanız ne yapardınız?
¿ Qué haría usted en mi lugar?
Siz olsaydınız, ne yapardınız?
¿ Usted qué haría?
Sizin ülkenizde ona ne yapardınız?
¿ Qué haríais con él en tu país?
Vatanınızda ne yapardınız?
¿ Qué hacía en su país?
Bayan Davis, siz Bismarck olsaydınız ne yapardınız?
Señorita Davis. Si usted fuera el Bismarck, ¿ qué haría?
- Yerimde olsaydınız ne yapardınız?
¿ Qué haría en mi lugar?
- Bensiz ne yapardınız acaba?
- ¿ Qué harían sin mí...?
Dalekler şehirlerini terk edebilseler ne yapardınız?
¿ Qué haríais si los Dalek consiguen salir de su ciudad?
Eğer Almanya'da bir roket projesi olasılığını kabul etseydik ki etmiyoruz, ne yapardınız?
Si aqui admitimos, lo cual no estamos haciendo la posibilidad de un proyecto balistico de cohetes en Alemania, ¿ Que harian ustedes?
Ben olmasam ne yapardınız?
¿ Qué haríais sin mí, señor?
Siz ne yapardınız?
¿ Qué haría usted?
Bağlılığınızı kanıtlamak için ne yapardınız, papazım?
¿ Y de qué medios de vida te privarías, para demostrar tu lealtad... mi buen vicario del Infierno?
Söyleyin, ne yapardınız?
Dígame, ¿ qué haría?
Bayan Moneypenny, bensiz ne yapardınız?
Srta. Moneypenny, ¿ qué haría usted sin mí?
- Bilseydiniz ne yapardınız?
¿ Qué haría?
Benim durumumda olsanız siz ne yapardınız?
Tú en mi situación, ¿ qué harías?
Söyleyin bana Doktor, eğer bir arkadaşım ya da kız kardeşim olsaydı ve sizi sevdiğini öğrenseydiniz ne yapardınız?
Si yo tuviera una hermana menor y usted - supongamos- supiera que ella le quiere... ¿ Cuál sería su correspondencia?
Çocuklarınızdan biri mahkemede karşınıza çıksa ne yapardınız?
¿ Qué haría sí uno de sus hijos apareciera ante el tribunal?
Lord Itakura, tüm bir eyaletin kontrolü sizde olsa ne yapardınız?
Lord Itakura, si pudieras gobernar toda la provincia, ¿ Qué harías?
Benim yerimde olsaydınız ne yapardınız?
¿ Qué haría usted en mi lugar?
"Bir U-Bot'un konvoya saldırdığını öğrendiğinizde gece saldırısından bahsediyoruz ne yapardınız?"
Si un submarino fue atacar un convoy naval, por la noche, como lo hacen ahora, ¿ qué harías?
Biliyorum aptalca gelecek ama bir insanı komaya sokmak isteseniz, ne yapardınız?
Se que suena raro pero si quieres dejar a alguien en coma, que haces?
Eğer bir erkek olsaydınız ne yapardınız?
¿ Qué hubieras sido si hubieras sido un hombre?
Her birinin tekliğini iddia ettiği tanrılarla karşılaşsanız ne yapardınız?
¿ Qué se hace cuando varios dioses reclaman el mismo territorio?
Ne yapardınız?
¿ Qué haríais?
Ondan önce ne iş yapardınız?
¿ Y a qué se dedicaba antes de eso?
Siz olmasaydınız ne yapardım bilmem.
No sé qué habría hecho sin usted.
Siz ne yapardınız, Bay Hull?
¿ Qué haría usted, Sr. Hull?
Siz olmasaydınız ne yapardım bilmiyorum.
No sé qué hubiera hecho sin usted.
Daha uzun kalsaydınız ne yapardık bilmiyorum.
No sé qué habríamos hecho, si tardaba más.
Biri gelir de seni bırakmak zorunda kalırsam ve bir daha birbirimizi görme şansımız olmasa ne yapardın?
¿ Qué harías si tuviera que dejarte? Quizá no volviera a verte.
Siz de ne istesem yapardınız.
Y hacíais todo lo que yo deseaba.
Albay John, siz olmasaydınız, ne yapardım bilemiyorum.
Coronel John, no sé qué habría hecho sin usted.
Sen ne yapardın, onu çölün ortasında yalnız mı bırakırdın?
¿ Qué hubieras hecho tú, dejarla sola en mitad del desierto?
Siz olsanız ne yapardınız?
¿ Sabéis por qué sois así?
Dostlarım! Dostlarım, siz olmasaydınız ne yapardım ben?
Mis queridos amigos, ¿ qué haría yo sin vosotros?
Önceden ne iş yapardınız?
¿ Qué eras anteriormente?
Adam bugün kızı kaçırıyor. Sen olsan ne yapardın?
uno rapta a una muchacha, ¿ tú qué harías?
Roney, Dünyamızın sonu gelmiş olsaydı diyelimki iklim değişikliği yüzünden, bu durumda ne yapardık?
Si el planeta se acercara a la destrucción... debido al clima, ¿ qué haríamos al respecto?
Siz ne yapardınız?
Entonces ¿ que iba a hacer?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]