Ben bir şey göremiyorum Çeviri Fransızca
101 parallel translation
- Ben bir şey göremiyorum, sen görüyor musun?
- Je ne vois rien. Et toi?
Ben bir şey göremiyorum.
Je ne vois rien. Et toi, Joe?
- Ben bir şey göremiyorum.
- Je ne vois rien.
Ben bir şey göremiyorum.
On ne voit rien.
Tatlım ben bir şey göremiyorum.
Ma chérie, je ne vois vraiment rien.
Ben bir şey göremiyorum.
Je ne vois rien de spécial.
Hey ben bir şey göremiyorum!
Hé, dis-donc, mais on voit plus rien.
- Ben bir şey göremiyorum.
Je ne vois rien.
- Ben bir şey göremiyorum.
- Rien, tu as tout dit.
- Ben bir şey göremiyorum!
- Mais je ne vois rien!
Evet, dışında onlar kesti düşünüyorum. Ben bir şey göremiyorum.
Oui, sauf qu'ils ont coupé parce que je ne vois rien.
- Ben bir şey göremiyorum ki, sadece pencere.
- Je ne vois rien. Ce n "est qu" une fenìtre.
Üzgünüm, ben bir şey göremiyorum.
Désolé, je ne vois rien.
Ben bir şey göremiyorum.
Je ne vois rien!
- Ben bir şey göremiyorum...
Repassez-le. - Je vois pas...
- Ben komik bir şey göremiyorum.
Je vois rien de drôle.
Ben yapılacak başka bir şey göremiyorum.
C'est que je n'ai pas le choix.
Ben utanılacak bir şey göremiyorum.
Je ne vois pas où est la honte.
Ben komik bir şey göremiyorum.
Je ne trouve pas ça drôle.
Ben bir şey göremiyorum.
Je ne vois rien.
Edepsiz bir şey göremiyorum ben, Hoşçakalın!
Je ne vois là rien de malsain, avec la meilleure volonté.
Yani cidden, bakın, burada hiç bir şey göremiyorum ben.
Il n'y a rien d'anormal. Regarde.
Bunda komik bir şey göremiyorum ben!
Si vous voulez me ridiculiser, je vais voir ailleurs! Monsieur Wilson, s'il vous plaît, asseyez-vous.
Hayır, ben burada bir şey göremiyorum Data.
Non, je ne remarque rien ici, Data.
Ben burada olup biten bir şey göremiyorum.
Quelle opération, Sergent? Il ne s'est rien passé ici.
Yüzbaşım, ben hala bir şey göremiyorum.
Je vois toujours rien.
O hiçbir şey yapmadı, George hiçbir şey yapmadı... ve ben de bir yanlışımı göremiyorum.
George non plus. Moi non plus, à mon avis.
Ben bunda özel bir şey göremiyorum, John.
Je ne vois rien de spécial là-dedans.
Eğer kanımın dökülmesinden bahsediyorsan, ben öyle bir şey göremiyorum.
Si tu veux répandre mon sang... J'ai du mal à imaginer.
Ben o kadar heyecanlanacak bir şey göremiyorum.
Personnellement, je trouve qu'il n'y a pas de quoi s'exciter.
- Ben bir şey göremiyorum.
Je vois rien
Ben komik bir şey göremiyorum, Londo.
Je ne vois là rien d'amusant, Londo.
Ben yanıp sönen bir şey göremiyorum.
Je ne vois rien de rouge.
Ben hiç bir şey göremiyorum. Burada yiyecek bir şey yok.
Je vois rien du tout, il n'y a rien à manger ici.
Ben bunda gülünecek bir şey göremiyorum.
La blague m'échappe.
Çünkü ben, bir şey göremiyorum.
Elle est tachée? Je ne vois rien.
Ben komik bir şey göremiyorum
Je ne trouve pas cela drôle.
Ama ben hiç bir şey göremiyorum!
Mais je ne vois rien...
Ben panik yapacak bir şey göremiyorum, Binbaşı.
Je ne vois pas de raison de s'inquiéter, Major.
Yani, ben yaşadığım yerde bile böyle bir şey göremiyorum.
Je veux dire, je ne même pas que là où je vis.
Bir şey taşıyor. Ne olduğunu göremiyorum çünkü saçlarıyla örtülü. Ben...
elle serre quelque chose.
Evet. Acı çektiğini biliyorum, ama ben şüpheli bir şey göremiyorum.
Je sais que vous avez votre lot de problèmes, mais je trouve ça troublant.
Bu ne aptal bir şey, dostum? Karanlık, ıslak, ve ben bir bok göremiyorum.
II fait noir, c'est mouillé et je vois que dalle.
"Tabii, kesinlikle." Bakın ben kesin bir şey göremiyorum.
"Bien sûr"! Je vois rien d'évident, moi.
Buradaki ortamı düşünürsek yapacak daha iyi bir şey göremiyorum.
- Ben vue l'ambiance, je vois rien de mieux à faire.
Şimdi beni siz aydınlatın Bay Walsch. Çünkü ben, çocuklarını koşulsuz seven iki ebeveyne böyle bir şey yaşatan Tanrı'yı dost göremiyorum.
Alors, éclairez-moi sur votre définition d'un dieu gentil, M. Walsch... car je ne vois pas de dieu gentil qui soumet des parents... qui adorent leur fils inconditionnellement, a une telle souffrance.
Ben özel bir şey göremiyorum.
Je n'y vois rien de spécial.
Hey, hey. Ben buradan bir şey göremiyorum.
Je vois rien d'ici.
Ben etrafta Kan Kasesi'ne benzer bir şey göremiyorum. Bu da sakladığı şeyin ne olduğu sorusunu cevaplıyor.
Je ne vois rien qui ressemble au Graal, ce qui pose la question :
Ben büyüyen bir şey göremiyorum.
Je ne vois rien grandir.
Ben hiç bir şey göremiyorum tatlım.
- Moi non plus.
ben bir kadınım 61
ben bir doktorum 106
ben bir aptalım 43
ben bir 82
ben biraz 32
ben bir kızım 25
ben bir askerim 29
ben bir erkeğim 58
ben bir profesyonelim 32
ben bıraktım 27
ben bir doktorum 106
ben bir aptalım 43
ben bir 82
ben biraz 32
ben bir kızım 25
ben bir askerim 29
ben bir erkeğim 58
ben bir profesyonelim 32
ben bıraktım 27