Bir dilek tut Çeviri Fransızca
281 parallel translation
Haydi, bir dilek tut ve elmayı ısır.
Fais un vœu... et croque un morceau.
Haydi, ısır elmayı canım ve bir dilek tut.
Prends la pomme mignonne, et fais un vœu.
Bir dilek tut.
Mets-y ton vœu.
- Bir dilek tut.
- Fais un vœu.
Orada. Bir dilek tut.
Fais un vœu.
Oldu. Bir dilek tut.
Vous pouvez faire un vœu.
- Bir dilek tut!
- Fais un vœu!
Sen dile. Sen bir dilek tut, Alva.
Un vœu, Alva.
- Bir dilek tut, Alva.
- Fais un vœu, Alva.
Şimdi bir dilek tut canım. İçinden bir dilek tut.
Fais un vœu, chéri.
Bir dilek tut.
Vas-y, fais un vœu.
- Bir dilek tut ve mumları söndür.
- Fais un vœu et souffle les bougies.
Bir dilek tut ve mumları üfle.
Souffle sur les chandelles et fais un vœu.
Bir dilek tut.
Faites un vœu.
- Bir dilek tut ve mumları söndür.
- Fais un vœu, souffle la bougie.
Bir dilek tut.
On se le farcit?
O halde bir dilek tut.
Alors fais un vœu et souffle.
Bir dilek tut.
Fais un vœu.
- Lütfen bir dilek tut.
- Fais un vœu.
Bir dilek tut!
Fais un vœu!
Al bakalım, bir dilek tut.
Tiens, fais philippine! C'est quoi ton vœu?
- Bir dilek tut!
- Fais un vœu.
Bir dilek tut ve üfle.
- Joyeux anniversaire! - Soufflez et faites un voeu.
Bir dilek tut!
Un voeu, un voeu, un voeu!
Pekâlâ, Mikey, bir dilek tut.
Allez Mikey, fais un vœu.
Daniel... bir dilek tut.
Fais attention, s'il te plaît. Hé, Daniel, fais un voeu.
Bir dilek tut.
Tiens, c'est pour toi.
Bir dilek tut.
Fais un souhait.
Şimdi bir dilek tut.
Fais un vœu.
Hadi, bir dilek tut.
Allez, vas-y.
Bir dilek tut. Ben dilekleri gerçekleştiririm.
Fais un voeu, j'exauce tous les voeux.
Şimdi gözlerini kapa ve bir dilek tut.
Maintenant ferme les yeux et fais un voeu.
Şimdi bir dilek tut ve mumları üfle.
Faites un voeu et soufflez.
Önce bir dilek tut.
Fais un voeu.
Bir dilek tut.
Fais un voeu.
Geçen gün birisinin eğer solucan deliğini açık görürsen bir dilek tut dediğini duydum.
J'ai entendu dire que si l'on voyait le vortex ouvert, il fallait faire un voeu.
Bir dilek tut.
Faites un voeu.
Tamam, doğumgünü çocuğu, bir dilek tut.
Pour ton anniversaire, fais un voeu.
Tamam, Max, bir dilek tut. Ahh, bekle!
Fais un souhait.
- İyi bir dilek tut.
- Allez, souffle très fort.
Bir dilek tut, Newman. 3 saat içinde işe dönmemiz gerek.
Fais ton vœu. On retourne bosser dans 3 heures.
Hadi, bir dilek tut.
Allez, fais un vœu.
Bir dilek tut büyükbaba.
C'était vraiment trop drôle!
Peki ala, devam et. Bir dilek tut.
Allez, fais un souhait.
- Bir dilek tut.
- Fais un voeu.
- Bir dilek tut.
- Fais d'abord un vœu.
Hayatım, bir dilek tut.
Fais un vœu.
Üç dilek mi istiyorsun, bir cin tut.
Pour ça, il faut trouver un génie.
Bir dilek tut ve üfle.
Viens souffler.
Bir elinle dilek tut, diğerine pisle bakalım hangisi önce dolacak.
Si tu priais dans une main et chiais dans l'autre... laquelle se remplirait en premier?
- Bir dilek tut.
- Fais un vœu!
tutti 16
tuttle 18
tutun 312
tütün 22
tutku 122
tut ki 22
tut beni 61
tuttum seni 72
tutunun 80
tutuklandı 21
tuttle 18
tutun 312
tütün 22
tutku 122
tut ki 22
tut beni 61
tuttum seni 72
tutunun 80
tutuklandı 21
tutkulu 23
tutamıyorum 41
tut elimi 19
tuttum 236
tutuyorum 50
tutun onu 154
tutuklusun 191
tutmayın beni 18
tuttun mu 62
tut bunu 23
tutamıyorum 41
tut elimi 19
tuttum 236
tutuyorum 50
tutun onu 154
tutuklusun 191
tutmayın beni 18
tuttun mu 62
tut bunu 23
tutuklusunuz 119
tuttum onu 24
tut onu 224
tutuklu muyum 16
tutunamıyorum 23
tutuklayın 60
tutun şunu 53
tutuklayın onları 24
tutar mısın 16
tutatis adına 16
tuttum onu 24
tut onu 224
tutuklu muyum 16
tutunamıyorum 23
tutuklayın 60
tutun şunu 53
tutuklayın onları 24
tutar mısın 16
tutatis adına 16