Gitmek istiyorum Çeviri Fransızca
4,796 parallel translation
Dünyanın en saçma işi ama iyi para veriyorlar. Aşçılık okuluna gitmek istiyorum. Harç parası çok fazla.
C'est juste le travail le plus stupide que j'ai jamais eu, mais ça paye bien, et j'essaie d'entrer dans une école de cuisine, ce qui est vraiment trop cher.
Ben sadece eve gitmek istiyorum.
Je veux juste rentrer chez moi.
Eve gitmek istiyorum.
{ \ pos ( 192,245 ) } Je veux rentrer chez moi.
Çok şey söylüyorum ama sonra eve gitmek istiyorum.
- Mais tu as dit... Je dis bien des choses, mais je veux rentrer chez moi.
Beni tekrar kelepçelemeyeceksen gitmek istiyorum artık.
Alors, à moins que vous ne me foutiez encore des menottes, j'aimerais vraiment m'en aller.
Onca şeyden sonra, eve gitmek istiyorum ben.
Après tout ce que nous avons vécu, je veux juste rentrer à la maison.
Eve gitmek istiyorum artık.
Je veux rentrer à la maison.
- Kütüphaneye gitmek istiyorum!
Droite. - Je veux aller à la bibliothèque!
Kütüphaneye gitmek istiyorum.
Je veux aller à la bibliothèque.
Peki, o zaman "Juanita'nın Mutfağı" na gitmek istiyorum.
Oh. Bon, ben alors, je veux aller chez...
Eve gitmek istiyorum.
Je veux rentrer.
Evet? Gitmek istiyorum.
Je veux y aller.
Ama gitmek istiyorum.
Mais, je pars.
- Eve gitmek istiyorum.
- Je veux rentrer à la maison.
Eve gitmek istiyorum.
Je veux rentrer à la maison.
Seninle gitmek istiyorum.
Je veux t'accompagner.
Buradan bir an önce gitmek istiyorum da.
J'aimerais vraiment sortir d'ici.
Sorun değil. Yoruldum bitirmek üzereyiz ve eve gitmek istiyorum.
Je suis fatiguée et on a presque fini,
Bu gemiden gitmek istiyorum...
Je veux quitter le navire.
Babacığım! Baba, eve gitmek istiyorum!
Papa, je veux rentrer!
Sonuna kadar gitmek istiyorum.
Je veux aller jusqu'au bout.
- Matterhorn'a gitmek istiyorum.
Je veux aller au Cervin. - En Suisse.
Bu ülkeden mümkün olduğunca çabuk gitmek istiyorum.
Je veux partir le plus vite possible.
Ben Harvard'a gitmek istiyorum. Sırf baban oraya gitti diye sen de oraya gitmek zorunda değilsin.
Ce n'est pas parce que ton père y est allé que tu dois y aller aussi.
Sadece eve gitmek istiyorum.
Je veux juste rentrer à la maison.
Okula erken gitmek istiyorum.
Je veux aller à l'école plus tôt.
Tanrı'mın yanına temiz bir vicdanla gitmek istiyorum.
Je voudrais avoir la conscience tranquille... s'il m'arrive quelque chose.
Ben gitmek istiyorum.
Si, moi. J'irai!
Ben inanı - eve gitmek istiyorum.
Je crois... Que je vais rentrer.
İşi hızlı halledebilir miyiz, eve gitmek istiyorum da...
Peut-on faire vite, Détective? Je voudrais rentrer à la maison.
Eve gitmek istiyorum Paul, lütfen.
Je veux rentrer à la maison Paul. S'il te plait.
Hayır, seninle gitmek istiyorum.
Je veux y aller avec toi.
Polise gitmek istiyorum.
Je refuse d'aller voir la police.
Hayır, TV1'den defolup gitmek istiyorum Michael.
J'ai l'intention de me barrer de TV1.
Sadece eve gitmek istiyorum.
Je veux juste rentrer chez moi.
- Brian, sadece eve gitmek istiyorum.
- Oh, bon sang, Brian, je veux juste rentrer chez moi.
Üzgün bile değilim. Sadece odama gitmek istiyorum.
Majesté.
Bayan, midem doldu, ve gitmek istiyorum.
Madame, mon estomac est plein, et je veux m'en aller.
Yalnızca eve gitmek istiyorum.
Je veux juste rentrer chez moi.
İşte bu yüzden her yere arabayla gitmek istiyorum.
C'est pour ça que j'aime conduire partout.
Arizona, eve gitmek istiyorum.
Arizona, je veux rentrer.
Dante, eve gitmek istiyorum yarın ya da en kısa zamanda.
Je veux rentrer. Demain ou le plus tôt possible.
Seninle gitmek istiyorum.
Rentre avec moi.
Seninle birlikte Zürih'e gitmek istiyorum.
Je veux venir à Zürich avec toi.
Bay Carson, yarın York'a gitmek istiyorum. Umarım sakıncası yoktur.
J'aimerais aller à York demain, j'espère que ça ne vous dérange pas.
Artık gitmek istiyorum.
Je voudrais partir maintenant.
Ben gitmek istiyorum.
Je veux partir maintenant.
Onu öldüren silah ile dün gece kız kardeşini öldüren silah aynı. Eve gitmek istiyorum
L'arme qui l'a tué est la même qui à été utilisé pour tuer votre soeur la nuit dernière.
Hayır, hala bir yere gitmek istiyorum.
Non, je veux toujours aller quelque part.
- Onunla birlikte gitmek istiyorum.
Je veux y aller avec lui.
Bir yerlere gitmek istiyorum.
Je veux dire, je veux aller quelque part.
istiyorum 518
istiyorum ki 20
gitmemi mi istiyorsun 48
gitmek 43
gitme 1049
gitmelisin 203
gitmedim 39
gitmem lazım 361
gitmem gerek 808
gitmeyeceğim 167
istiyorum ki 20
gitmemi mi istiyorsun 48
gitmek 43
gitme 1049
gitmelisin 203
gitmedim 39
gitmem lazım 361
gitmem gerek 808
gitmeyeceğim 167
gitmek istemiyorum 210
gitmem gerekiyor 305
gitmedi 39
gitmen gerekiyor 24
gitmem 53
gitmeni istemiyorum 71
gitmeliyim 1495
gitmek istiyorsun 19
gitmek mi 131
gitme zamanı geldi 35
gitmem gerekiyor 305
gitmedi 39
gitmen gerekiyor 24
gitmem 53
gitmeni istemiyorum 71
gitmeliyim 1495
gitmek istiyorsun 19
gitmek mi 131
gitme zamanı geldi 35