English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ Y ] / Yapacak işimiz var

Yapacak işimiz var Çeviri Fransızca

635 parallel translation
Yapacak işimiz var.
Nous avons une mission.
Bizim hala burada yapacak işimiz var.
Le boulot n'est pas terminé.
- Hadi, kim olduğunu sor. - Yapacak işimiz var.
- Allez, demande-lui.
- Sana yapacak işimiz var dedim. - Öyle ya.
J'ai dit qu'on avait du boulot.
Yapacak işimiz var
Nous on est occupé
Yapacak işimiz var Bu büyülü zamanda,
Nous on est occupé Et à l'heure épouvantable
Yapacak çok işimiz var.
Nous avons fort à faire.
Yapacak işimiz var.
On a du boulot.
Yapacak işimiz var. - Bir hayalet!
Un fantôme.
Yapacak çok işimiz var!
Venez, les autres on a du travail!
Yapacak çok işimiz var...
On a du pain sur la planche.
Burada yapacak çok işimiz var... Çok fazla tasa.
J'ai actuellement tellement de travail, tellement... de tracas.
Yurtsever dostlar, yapacak bir işimiz var.
" Frère patriote, du travail nous attend.
Yapacak çok işimiz var. Bu genç adam hasta.
Nous aurons du travail avec celui-là.
Shorty, yapacak çok işimiz var.
Shorty, on a du travail.
Senin ve benim yapacak ufak bir ortak işimiz var.
Vous et moi, on va faire affaire ensemble.
Biraz uyusan iyi olur. Yarın yapacak çok işimiz var.
Tu devrais dormir, on a beaucoup de travail, demain.
Yapacak çok işimiz var. Çocuklar ben size haber verene kadar günlük hayatınıza geri dönersiniz.
Vous allez étudier l'enchaînement jusqu'à plus soif.
17 saat içinde yapacak bir sürü işimiz var.
Il y a beaucoup à faire pendant ces 17 h.
Yapacak çok işimiz var ama palyaçoluk yapmaya daha fazla vaktimiz yok.
C'est bien, Joe. On a beaucoup à faire en peu de temps, pendant qu'il fait jour.
Yapacak çok işimiz var. Bir saniye durur musun! Biliyorsun, bu senin işin değil.
Attends, au fond ce n'est pas à toi à faire ça.
Yapacak çok işimiz var.
Notre temps est très pris...
Babam eve gelmeden, yapacak çok işimiz var.
- C'est un vrai don.
Evet, yapacak çok işimiz var.
Dispersez-vous, les garçons, ils arrivent.
Göründüğü gibi yapacak yeteri kadar işimiz var.
Sinon, nous n'en sortirions plus!
Ne isterse yerine getirilsin. Gel, yapacak çok işimiz var.
Hamar, tu t'en occuperas.
Yarın yapacak çok işimiz var.
Nous avons beaucoup de travail à faire demain.
Yapacak çok işimiz var.
J'ai vu qu'on aura du travail.
- Daha yapacak çok işimiz var.
- On n'a pas fini.
Midem bunu seninkinden daha fazla kaldırmıyor, yapacak bir işimiz var.
Ça ne me plaît pas plus qu'à toi. Faut obéir aux ordres.
Yapacak çok işimiz var.
Vous pouvez vous changer et vous reposer un peu. Nous avons beaucoup de travail à faire.
Yapacak çok işimiz var.
Nous avons beaucoup à faire.
Yapacak çok işimiz var, o yüzden çabuk ol.
Laisse-nous, veux-tu?
Haydi Simone, kar yağıyor yapacak çok işimiz var.
Aujourd'hui, y a du boulot.
Yapacak çok işimiz var.
Nous avons du boulot.
Hadi, yapacak daha çok işimiz var.
Allons-y. Nous avons d'autres chats à fouetter!
Yapacak bir işimiz var.
On a un boulot à faire.
Burada yapacak işimiz var.
On a du travail.
Yapacak çok işimiz var.
On a beaucoup de travail.
Daha yapacak çok işimiz var.
Nous avons du travail.
Bırak o şişeyi. Daha yapacak çok işimiz var.
Arrête un peu, on a beaucoup à faire encore.
Yapacak bir sürü işimiz var.
On a des tas de choses à faire.
- Henry, yapacak çok işimiz var.
Il y a beaucoup à faire.
Yapacak büyük bir işimiz var.
On a un boulot important.
- Yapacak çok işimiz var.
- Oui.
Yapacak çok işimiz var.
Négatif. On a du pain sur la planche.
Hâlâ yapacak bir işimiz var.
Nous avons une mission à remplir :
Brandeston'da yapacak bir sürü işimiz var.
Nous avons beaucoup de travail ici.
Yapacak bir işimiz var. Bitirene kadar durmayacağız.
Nous avons une mission à accomplir.
Yapacak önemli bir işimiz var.
Nous avons plus important à faire.
Yapacak işimiz var.
Nous avons beaucoup à faire.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]