Çok tatlıdır Çeviri Portekizce
117 parallel translation
- Babam çok tatlıdır.
- O pai é tão querido.
Sert görünür ama çok tatlıdır. Konuş onunla.
Ele é um querido, embora pareça severo, por isso fale à vontade.
Çok tatlıdır.
É um amor.
Annem çok tatlıdır. Tabii babam da, ama hep kavga ederler ve kavga etmeyi sevmezler.
A minha mãe é um amor e o meu pai também, mas gritam um com o outro e nenhum deles gosta de gritar.
Çok tatlıdır.
É um amor!
Ah, çok tatlıdır...
Era um bebé tão bonito...
Beyaz erkekler çok tatlıdır Saçları ipek gibidir
Os moços brancos são tão bonitos Cabelo que nem seda chinesa
Çok tatlıdır, ısırmaz...
Mas não faz mal a ninguém. E muito bonzinho.
Bazı insanlar için can çok tatlıdır.
Alguns homens sofrem quando lhes tiramos as vidas.
Ben annemi özlüyorum. Bir de erkek kardeşimi, çok tatlıdır.
Tenho saudades da minha mãe e do meu maninho.
Hannah çok tatlıdır.
A Hannah é doce.
Kızlar da çok tatlıdır, sanırım.
É óptimo ter filhas.
Aslında çok tatlıdır, Dottie.
Ele é um amor, Dottie.
Çok tatlıdır.
Ele é uma pêra doce.
Çok tatlıdır. Sonra Serena.
A seguir é a Serena.
- Evet, çok tatlıdır.
É amorosa.
Ama çok tatlıdır.
Mas é uma simpatia.
Çok tatlıdır.
Ele é simpático.
Çok tatlıdır, çok havalıdır, ve o... çok kuvvetlidir.
Ela é mesmo gira, é muita fixe, e é... mesmo forte.
Aslında çok tatlıdır.
Na verdade é muito querido.
Çok tatlıdır.
É muito querido.
Onu iyi tanırım. Evet, yüzeyde çok tatlıdır. Ama birini, sabah çayını içermiş gibi kolayca öldürebilir.
Ela é muitíssimo meiga à superfície, mas mataria com o à-vontade com que bebe o chá da manhã.
Onu iyi tanırım. Evet, yüzeyde çok tatlıdır. Ama birini, sabah çayını içermiş gibi kolayca öldürebilir.
É muitíssimo meiga à superfície, mas mataria com o à-vontade com que bebe o chá da manhã.
Patrick çok tatlıdır.
O Patrick, ele é um querido.
Onu bilirim, çok tatlıdır.
Eu conheço-o, ele é um amor.
- Çok tatlıdır. Ve şirindir.
É tão simpático e é giro.
Ah, çok tatlıdır.
Ela é um amor.
Bay Wilson çok tatlıdır.
Oh, ele é muito boa pessoa.
O çok tatlıdır.
Ele é bom.
Çünkü Rygel'in şu karpuzlu pastasını zulaladığı yeri biliyorum... ve her şeyden daha tatlıdır.. çok tatlıdır.
Porque eu sei onde o Rygel esconde o bolo de "wamelon"... e existe algo mais doce que aquilo, beleza?
- Çok tatlıdır. Onu kim oynar?
Que ator faria o papel dele em um filme?
- Çok tatlıdır.
- É um amor.
Çok tatlıdır. Adı Marshall. SD-6'dan çıkarılıp koruma programına alındı.
O tipo com quem trabalhei, este querido, Marshall, foi tirado do SD-6 e levado para custódia de protecção.
Amy çok tatlıdır, her şey de çok iyiydi. Normal görünüyordu.
A Amy é tão amável e tudo era tão bonito, que parecia normal.
Çok tatlıdır.
Ela é uma jóia.
Çok tatlıdır, zekidir eğlenceli, tanışmak isteyebileceğin türden bir kızdır.
E para além disso, é a rapariga mais doce, inteligente... e engraçada que alguma vez poderias conhecer.
Çok tatlıdır.
É tão querida.
Çok tatlıdır.
Ele é tão giro.
- O çok tatlı biri. - Evet, tatlıdır.
- Ele é tão querido.
Grace çok tatlı, şirin bir kızdır ama o biraz, nasıl desem sıradışıdır, ne demek istediğimi anlarsın ya.
Oh, Grace é cá uma doce, agradável jovem, mas é ligeiramente um pouco, liberta de convencionalismos, se é que me faço entender.
Brian dövmesini yaptırırken çok tatlı birisini görüp, aşık oldum. Dışarı çıktım ve günbatımıyla birlikte Domino's pizza kamyonuna binip gittik.
Enquanto o Brian fazia a tatuagem, vi um tipo super giro e apaixonámo-nos, saí e arrancámos rumo ao pôr do sol na carrinha dele.
Eğer çok ağrı hissedersen, bir tane ye.Tatlıdır.
Se sentir dor, coma um, é doce.
Angel benim yakın arkadaşım. Üstelik çok da tatlıdır.
O Angel é um amor e é um grande amigo meu.
Tatlım, bu çok pahalıdır.
Querido, é tão caro!
Cora D adındaki haini. Cora D bu çok tatlı özgür şehirden kaçacak olursa cumhuriyet ile olan iliskiler siddetle sarsılacaktır.
Uma traidora chamada Cora D. E se a Cora D... sair desta bonita cidade livre... a sua relação com a República estaria muito comprometida.
Geleneksel bir kremalı Meksika tatlısıdır. Çok hoş.
- É uma sobremesa tipica do Mexico.
Çok tatlı bir konuşmacıdır.
É de falinhas mansas.
Bu arada soğanla ilgili olarak damak zevkim tatlılardan çok baharata karşı duyarlıdır Judy.
E fica sabendo que, quanto à cebola, as minhas papilas gustativas são mais sensíveis ao salgado do que ao doce, Judy.
Rory çok tatlıdır kimseye hayır diyemez.
A propósito, agradeço imenso. Eu sei, mas...
Çok tatlıdır, çok da komiktir, öyle değil mi kedicik? Anette'i tanısan severdin tabi.
Se conhecesses a Annette, ias gostar.
Kumarda para kazanmak çalışarak kazanmaktan çok daha tatlıdır.
Dinheiro ganho é melhor que dinheiro merecido.
çok teşekkür ederim 2489
çok tesekkür ederim 16
çok tatlısın 281
çok teşekkürler 1924
çok tatlı 272
çok tatlı bir kız 25
çok tatlısınız 41
çok teşekkür ederim efendim 35
çok tatlılar 32
çok teşekkür ederiz 106
çok tesekkür ederim 16
çok tatlısın 281
çok teşekkürler 1924
çok tatlı 272
çok tatlı bir kız 25
çok tatlısınız 41
çok teşekkür ederim efendim 35
çok tatlılar 32
çok teşekkür ederiz 106
çok tatlı biri 28
çok tatlı bir çocuk 17
çok tehlikeli 270
çok tatlı değil mi 24
çok taze 16
çok temiz 27
çok tuhaf 438
çok tatlıydı 26
çok tuhafsın 37
çok tuhaftı 23
çok tatlı bir çocuk 17
çok tehlikeli 270
çok tatlı değil mi 24
çok taze 16
çok temiz 27
çok tuhaf 438
çok tatlıydı 26
çok tuhafsın 37
çok tuhaftı 23