Onunla konuşmalısın Çeviri Rusça
320 parallel translation
Bence gidip onu görmeli ve onunla konuşmalısın.
По-моему... нужно найти его и поговорить.
Bir randevu ayarlayıp onunla konuşmalısın.
Вам нужно назначить точное время для свидания, сказав, что вы хотите только...
Onunla konuşmalısın.
Поговори с ним.
Onunla konuşmalısın!
- Успокойтесь. Вы должны продолжать разговаривать с ним.
Onunla konuşmalısınız.
Вам бы с ним переговорить.
- Tekrar kendine gelince, onunla konuşmalısınız.
Он все еще находится в реанимации. Когда он придет в себя, может, тебе следует поговорить с ним.
Bana vekaletname vermeyi onunla konuşmalısınız. Bu çok yararlı olacaktır.
Было бы здорово, если бы вы упросили ее написать на меня доверенность в банке.
Onunla konuşmalısın.
Вам лучше обсудить это с ним.
Belki kocası yokken onunla konuşmalısın.
Поговори с ней, когда ее мужа не будет рядом.
Onunla konuşmalısın.
Я должен немедленно поговорить с ней.
- Onunla konuşmalısın anne.
- Мам, ты должна с ним поговорить.
Kızacak. Onunla konuşmalısın.
И все же - поговори с ней.
Onunla konuşmalısın.
Поговори с ней, она тебя выслушает.
Üstü açılır eski arabaları kaçırmaz. Onunla konuşmalısın.
Он не может пройти мимо такой машины.
Bence onunla konuşmalısın.
Думаю, тебе нужно с ним поговорить.
Bence, bunu onunla konuşmalısın.
Мне кажется, ты с ним должен поговорить об этом.
- Bence onunla konuşmalısın.
- Думаю, тебе нужно с ним поговорить.
Bence onunla konuşmalısın.
Мне кажется, ты должна хотя бы поговорить с ним.
Onunla konuşmalısın. Biliyorsun, iş hayatın ve sosyal hayatın var. Ve herkes biliyor ki, sen bu ikisini...
Знаешь, есть твоя деловая жизнь и есть социальная жизнь и все знают, что ты держишь эти две области раздель...
- Onunla konuşmalısın.
- Ты должен поговорить с ним.
Telefonu açıp onunla konuşmalısınız!
Вам нужно ему позвонить и поговорить с ним!
- Red, onunla konuşmalısın.
- Рэд, тебе надо поговорить с ним.
Onunla konuşmalısın. Sen beni dinliyor musun?
- Ты должен поговорить с ним.
Seçim bölgesi çalışanlarınızdan biri. Sanırım onunla konuşmalısınız.
Один из ваших помощников по работе с избирателями.
- Sen de onunla konuşmalısın. - Sahi mi?
- Ты тоже должна поговорить с ним.
- Onunla konuşmalısın Rick.
- Рик, ты должен поговорить с ним.
Onunla konuşmalısın.
Ты должен поговорить с ней.
Oturup onunla konuşmalısın.
Тебе нужно сесть и поговорить с ней.
- Tatlım, onunla konuşmalısın. - Yapamam.
- Ты должен поговорить с ней.
Kızgınsın, ama onunla konuşmalısın. Sana ihtiyacı var.
Я знаю, что ты на него злишься но ты должна с ним поговорить.
Bence onunla konuşmalısın.
Мне кажется, ты должен поговорить с ним.
- İyice saçmalıyoruz. Oraya gidip onunla konuşmalısın.
Пойди и поговори с ней.
Gidip onunla konuşmalısın.
Я не могу.
Onunla konuşmalısın.
Может, стоит с ней поговорить?
Başının belada olduğunu düşündüğünde onunla konuşmalısın.
Если у него неприятности, поговори с ним.
Ross, eğer bu kadar üzgünsen gidip onunla konuşmalısın.
Росс, если тебе так плохо, иди и поговори с ней.
Belki de onunla konuşmalısın!
Так, может, тебе поговорить с ним!
Belki de onunla konuşmalısın.
Может ты поговоришь с ним, Алекс.
Bayan Kalomi ile elbette ilgileniyorsun, ama o hâlâ polenin etkisindeyken onunla konuşmalı mısın?
Мисс Каломи - это ваше дело, но стоит ли говорить с ней, пока она под действием спор?
Onunla hemen konuşmalısınız.
Прошу вас, вы должны поговорить с ней.
belkide onunla sen konuşmalısın.
Может быть Вы с ней поговорите.
Onunla okulda konuşmalısın ; bilirsin herhangi bir şey hakkında.
Поговори с ней о чем-нибудь.
Ama belki onunla Niles olarak konuşmalısın.
Но лучше поговори с ним как Найлс.
Bence onunla konuşmalısınız. Ah, merak etmeyin konuşacağım.
Послушай...
Belki de televizyon haberciliği yapan adamlarla gidip konuşmalısın. Şu saçları garip olan adam var ya, onunla konuşabilirsin.
Нужно обратиться к тому журналисту, проводящему независимые расследования.
Onunla gerçekten konuşmalısın.
Тебе надо поговорить с ним.
Ve bence onunla konuşmalısın.
Но ты должен решиться на разговор.
Gidip onunla konuşmalısın.
Ты должен пойти, поговорить с ним.
Onunla daha açık konuşmalısın.
Я уже поймана. Тебе нужно быть более прямой.
Ama bu, o adamın Jason Kemp'i aldığını, onunla yatıp onu öldürdüğünü kanıtlamıyor. Belki de adamla konuşmalısın.
Но это не доказывает, что он снял Джейсона Кемпа, занимался с ним сексом, а потом убил его.
- Gidip onunla konuşmalısın.
- Ничего.
onunla 141
onunla konuşmak istemiyorum 23
onunla git 84
onunla konuştun mu 89
onunla yattın mı 71
onunla tanışmak ister misin 19
onunla evlenecek misin 25
onunla kal 64
onunla evlenmek istiyorum 29
onunla konuşacağım 108
onunla konuşmak istemiyorum 23
onunla git 84
onunla konuştun mu 89
onunla yattın mı 71
onunla tanışmak ister misin 19
onunla evlenecek misin 25
onunla kal 64
onunla evlenmek istiyorum 29
onunla konuşacağım 108