English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Already dead

Already dead translate Turkish

3,287 parallel translation
We're already dead.
Biz zaten öldük.
They're already dead.
Zaten ölüdürler.
What about those already dead?
Ne o çoktan öldü dersiniz?
My mother was already dead, as it happens.
Aslında benim annem çoktan ölmüştü.
But Bin Laden was already dead It seemed pointless.
Ama Bin Laden çoktan ölmüştü. Çok anlamsızdı.
Is it possible that Mademoiselle Brewis found Marlene Tucker already dead?
Matmazel Brewis'in Marlene Tucker'ı daha önce ölü bulmuş olması mümkün mü?
He was already dead when I got there.
Oraya gittiğimde çoktan ölmüştü.
It's like we're already dead!
Çoktan ölmüş gibiyiz!
He was already dead when the bomb went off.
Bomba patladığında çoktan ölüymüş.
Or De Soto could have found her already dead, picked her up, and carried her off to a better place.
Ya da De Soto kızı burada ölmüş halde buldu, kucağına alıp daha uygun bir yere götürdü.
I was already dead.
Çoktan ölmüştüm.
Frieza is already dead.
Frieza zaten öldü.
The people are already dead.
Kişi zaten öldü.
Really, if I wasn't already dead, I would die laughing.
Gerçekten, zaten ölü olmasaydım, gülmekten ölürdüm.
I'm already dead.
Zaten ölüyüm.
I had no idea he was already dead.
Ölüp ölmediği hakkında hiçbir fikrim yoktu zaten.
But the Mahdi was already dead.
İyi de Mahdi zaten ölmüştü.
The child was not already dead?
Çocuk ölmedi mi?
Wade's already dead.
Wade çoktan öldü.
I'm already dead.
Ben zaten ölüyüm.
I'm also already dead.
Aynı zamanda bir ölüyüm.
When she was nine and she told me that she was thinking about killing me and said that she was already dead.
O dokuz yaşındayken bana öldürmeyi düşündüğünü söyledi ve dedi ki kendisi çoktan ölmüştü.
And what if she's already dead?
Ya çoktan öldüyse?
Sis, dad was already dead when I got there.
Abla ben gittiğimde babam ölmüştü zaten.
No, the man was already dead when I got there.
Hayır ben gittiğimde ölmüştü zaten.
Unless he was already dead.
Eğer o sırada çoktan ölmemişse.
I'm already dead.
Ben çoktan öldüm.
I mean, if dad weren't already dead, I'd tell you I'd be getting worried about him.
Babamız gerçekten ölmüş olsaydı onun için endişelenmemiz gerektiğini söylerdim.
As far as I know, only 12, and most are already dead.
Bildiğim kadarıyla 12 ve çoğu da ölü.
Because he's already dead.
Çünkü çoktan ölmüş.
You think Chen was already dead?
Sence Chen zaten ölmüş müydü?
Already dead, dumb-dumb.
Sen çoktan ölüvermişsin lan.
You're already dead.
Sen artık ölüsün.
- Mr. Harris, I'm afraid when you returned to the house, you were in such a hurry to kill Mr. Quinton you failed to notice that he was already dead.
Bay Harris, korkarım eve döndüğünüz zaman Bay Quinton'ı öldürmek için o kadar acele ediyordunuz ki çoktan ölmüş olduğunu fark edemediniz.
Until the post mortem, we can't be certain that Mr. Quinton was already dead when he strangled him.
Otopsiye kadar, Bay Quinton'ın boğulduğunda çoktan ölmüş olduğundan emin olamayız.
Our Fab Four figured if Wilkes was already dead, the story would go away?
Bizim Beatles'lar Wilkes zaten öldü diye hikayesi ortadan kalkar diye mi düşündüler?
Your daughter is probably already dead.
Kızın muhtemelen şu ana kadar ölmüştür.
If it were PMS, you'd be dead already.
İşin bitti!
Isn't it dead already?
Ölmedi miydi?
Otherwise you'd be dead already.
Aksi takdirse, sende ölü olurdun.
If he wasn't dead already, I'd kill him myself.
Eğer hayatta olsaydı kendi ellerimle öldürürdüm.
You'd be dead already, Ozzy.
Çoktan ölmüş olurdun, Ozzy.
If you cannot trust the men to either side of you, or in front of you, you are already a dead man.
Her iki yanındaki adamlara ya da önünde olana güvenemezsen çoktan ölmüşsün demektir.
We're already fucking dead.
Biz zaten ölmüşüz.
We're already fucking dead!
Biz zaten ölüyüz!
We're already fucking dead.
Biz zaten ölüyüz.
I think that if Bill or whatever that was wanted to kill us, we'd be dead already.
Bill veya neyse o gudubet ölmemizi isteseydi çoktan ölmüştük.
You need to prepare yourself that your stepfather may already be dead.
Üvey babanızın ölmüş olabileceği ihtimaline karşı kendinizi hazırlayın.
If circumstances were different, you would already be dead.
başka şatlar altında olsaydık, çoktan ölmüş olurdun.
If I was, you'd already be dead.
Öyle olsaydı şu anda çoktan ölmüş olurdun.
If I wanted to kill you, you'd be dead already.
Seni öldürmek istesem çoktan ölmüştün.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]