English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Already here

Already here translate Turkish

3,884 parallel translation
Everyone we know is already here.
Tanıdığımız herkes burada.
That's why he killed an activist like Dale Tanner- - to show us that the future was already here.
Bu yüzden Dale Tanner gibi bir eylemciyi öldürdü. Bize geleceğin çoktan geldiğini göstermek için.
Yeah, I'm already here.
Evet, öndeyim.
They're already here.
Geldiler bile.
Everyone's already here!
Herkes çoktan gelmiş!
Oh, damn it, Lois, they're already here!
Lan ya Lois, gelmişler çoktan!
Hey. I was thinking since I'm already here, we might as well order in ; watch a movie.
Düşündüm ki hazır buradayken, yemeği dışarıdan söyleyip film izleyebiliriz.
And Cece was already here.
Cece buradaydı zaten.
I'm already here, Tim.
NCIS'teyim, Tim.
Security here is better than anywhere else in the world. Sir, they'll be invisible to the system, but we have intel that says these people are already here. RICHMOND :
Buradaki güvenlik dünyanın her yerinden daha sağlamdır.
- Our ride's already here.
- Aracımız zaten burada.
Henry is already here.
Henry burada.
We're already here.
Çoktan gelmişiz bile.
They're already here, aren't they?
Zaten buradalar, değil mi?
Uh, don't you think it's, uh, a little packed in here already?
Sence burası zaten yeterince kalabalık değil mi?
At a Pentagon briefing here this evening, we were shown pictures taken by a high-flying U-2 plane of two types of missiles, some of them already installed in Cuba and pointed at the US heartland.
Bu akşamki Pentagon toplantısında U-2 casus uçaklarımız tarafından çekilen iki türde füzelerin fotoğrafları gösterildi. Birkaçı çoktan Küba'ya kurulmuş ve Birleşik Devletlerin merkezine doğrultulmuş.
I've already verified everyone here.
Ben zaten buradaki herkesi kontrol ettim.
Grandmama, you're here already.
Anneanne, gelmişsin.
The big boy here already sounded the alarm.
Koca oğlan çoktan alarmı çalıştırdı.
I already said no Why did you come all the way here?
Hayır dedim ya zaten, niye buraya geldin?
You just got here, you don't even try, and you already have a boyfriend.
Buraya yeni geldin, hiç çaba bile harcamadın ve zaten bir sevgilin var.
She's already offered to skin a guard alive and walk you out of here wearing him.
Zaten bir gardiyanı, derisini yüzüp sana giydirerek kaçırmakla tehdit etti.
So here's Selina's hard copy and Chung's is already up on his YouTube.
Bu Selina'nın konuşması ve Chung'ınki de çoktan YouTube'ta.
You're here three years and you're already famous.
Daha sen buraya geleli 3 yıl oldu ama baya meşhursun.
I've been here for hours already.
Saatlerdir burada bekliyordum.
It's already crowded here.
Burası yeterince kalabalık.
Cuban gunships are probably headed here already.
Küba savaş gemileri yolu kesmiştir.
You already came back here.
Siz zaten buraya geldiniz ki?
I already got two legit offers for ranch work when I get out of here.
Daha şimdiden iki esaslı iş teklif aldım. buradan çıkar çıkmaz.
There's already 5 of us here, da
Zaten 5 kişiyiz burda
- Wow, I just got here, and I can already tell that guy's a terrible liar.
- Birden buraya geldim, ve şunu söyleyebilirim ki şu adam çok kötü bir yalancı.
He already broke in here once.
Bir kere buraya zorla girdi.
We'll need it later, because Pan already knows we're here.
Daha sonra ihtiyacımız olacak. Çünkü Pan nerede olduğumuzu biliyor.
Crap, you guys, there's already other people here.
Hadi ya. Bir sürü kişi var burada.
Got a homicide squad already in overdrive over here.
Çoktan cinayet masası polisleri gelmiş bile.
For work you've already done, in Colombia and here.
Şu ana dek hâllettiğin işler için, Kolombiya'da ve burada.
You've already done so much for us, but... There's an old folks home a couple of blocks from here.
Bizim için çok şey yaptın zaten ama buradan birkaç blok uzakta bir huzur evi var.
If you weren't in here already, you'd be in here.
Burada bu şekilde olmasaydın bile, sen yine burada olurdun.
I've already caused you enough trouble as it is, so I'm gonna go it alone from here on out.
Başınıza yeterince bela açtım. Artık bunu tek başıma yapacağım.
I'd say there's already an Abnormal right here. Huh?
Ben bir anormal gördüm bile.
Hey, Raf, if you could tear yourself away from your laptop for two seconds... grid yourself up here so we can get to Cybertron already.
Hey, Raf, iki saniye bilgisayarından ayrılıp kendini buraya ışınla da beraber Cybertron'a gidelim.
Get outta here already.
Şimdiye gitmeliydiniz.
If I already carried you 3 / 4 of a mile, I'm not gonna stop just because we're at a bog and leave you here now.
Eğer seni bir kilometre boyunca taşıdıysam sırf bataklıkta olduğumuz için seni bırakacak değilim.
Hey. You're here already.
Gelmişsin bile.
Already I'm seeing some problem. This is a conjugate coming here.
Şimdiden bir sorun yakaladım.
Here already?
Şimdiden geldiler mi?
Now we already got one jackass around here.
Zaten burada bir katır var.
If you made it here on time, Spider-Man, you'd already know the answer to that question.
Eğer buraya zamanında gelseydin Örümcek Adam bu sorunun cevabını da zaten bilirdin.
The problem is, I'm about to fight Cara now because you already have her, everyone down here, thinking that we can just live in the human world.
Sorun şu ki, birazdan Cara ile dövüşmek üzereyim çünkü Cara'ya ve herkese insanların dünyasında yaşayabileceğimizi düşündürdün.
I'm here, as you already seem to know, because of one small, unrequited indiscretion, the sort of thing that wouldn't have warranted an afterthought were I a man.
Burada bulunma sebebim, ki siz de biliyormuş gibi görünüyorsunuz karşılıksız kalan küçük bir patavatsızlık eğer erkek olsaydım, kimsenin üstünde düşünmesine değmeyecek bir şey yüzünden.
I thought you're already in here.
- Burada olduğunu sanıyordum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]