English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Anything's possible

Anything's possible translate Turkish

483 parallel translation
- Hardly! Anything's possible.
- Her şey mümkün.
Anything's possible.
Her şey mümkün.
- Well, anything's possible.
- Her şey olabilir.
Anything's possible... even that.
Belki.
Anything's possible.
Ama mümkündür. Her şey olabilir.
- Anything's possible with the EP.
- EP söz konusu olunca her şey olabilir.
Is it possible that a man such as he could abandon a patient without saying anything?
Onun gibi bir adamın hiçbir şey söylemeden bir hastayı yüzüstü bırakmış olması mümkün mü?
Of course, anything's possible.
Her şeyin olabilmesi mümkün tabi.
You see, if ghosts, which are pure spirit, come from man... then perhaps it's possible some day to have individuals... whose spiritual caliber far surpasses anything humanity has yet known.
Eğer saf ruh olan hayaletler insandan kaynaklanıyorsa... o zaman belki bir gün ruhsal yetenekleriyle... insanlığın şimdiye dek bildiği her şeyi aşan bireyler de ortaya çıkabilir.
Anything's possible.
Her şey mümkündür.
Anything's possible.
Her şey mümkün yani.
Well, that's possible. But, anything starts to happen Mr. Hall's out there and he'll come let us know.
Ama, zaten herhangi bir gelişme olursa Bay Hall gelip bize haber verecek.
Anything's possible.
Tabii, her şey mümkün.
- Anything's possible.
- Her şey olabilir.
- See? Anything's possible.
- Gördün mü, imkansız diye bir şey yoktur...
However, it's possible the rock is different in space : Out there it might do anything.
Aslında, uzaydaki kütlesi farklı olabilir ; orada her şey mümkündür.
Well, anything's possible.
Şey, herşey mümkün.
Why, anything's possible.
- Neden, her şey olabilir.
You know that that's impossible. Anything's possible.
Bunun mümkün olmadığını sen de biliyorsun!
I would most certainly tell you if I knew... because what I want more than anything is for Milena to get bored with you... as soon as possible... and it may come as a surprise to you, more for her sake than for mine.
Milena için her şeyden çok istediğim tek şey, sizden sıkılmasıdır olabildiğince çabuk. Ve size sürpriz yapmak için gelebilir, benden çok sizin hatırınız için.
Anything's possible, all right?
Bu mümkün, öyle değil mi?
With that Stegman kid, anything's possible.
İşin içinde Stegman varsa her şey mümkün.
Now, if Randy's the computer genius he appears to be, anything is possible.
Şimdi, eğer Randy bilgisayar dahisi ise ki öyle görünüyor, her an her şey olabilir.
It's possible, anything's possible.
Bu mümkün, her şey mümkün olabilir.
Anything is possible, but what's funny about a hole in the head?
Her şey olabilir ama en son isteyeceğin şey ne demek?
Anything's possible.
Herşey mümkün.
I doubt it, but anything's possible.
- Sanmam ama olur mu olur.
- Anything's possible.
- Her şey mümkündür.
I gotta believe anything's possible!
Her şeyin mümkün olduğuna inandım!
Every time we've been up against the wall, you made us believe anything was possible.
Ne zaman başımız sıkışsa, bizi her şeyin mümkün olduğuna inandırdın.
That's what I want more than anything else - but it's not possible, not yet.
Bunu her şeyden çok istiyorum... ama imkansız, henüz olmaz.
I am here, I am free. I can imagine anything. It's all possible.
Burdayım, özgürüm.Her şeyi hayal edebilirim.Her şey mümkün.
Whenever you have a small group of people with an aggregate lQ of over 1,000, anything's possible.
Ne istiyorsun? Toplam IQ'su binin üzerinde küçük bir grup insan birlikte olduğunda her şey mümkündür.
Why, anything's possible.
Neden? Her şey olası.
If the Cubs can win the World series, anything's possible, right?
Cubs Dünya kupasını kazanabildiyse her şey mümkündür, değil mi?
Well, anything's possible.
Hiçbir şey imkânsız değildir.
Every time I came down here I thought : " This is where anything's possible.
Buraya her geldiğimde, burada her şey olabilir diyorum.
Then I think, "Somebody knocked up my neighbor, so anything's possible."
Aman neyse.Biri benim karşı komşumu hamile bıraktıktan sonra her şey mümkündür herhalde
Oh, yeah, honey, anything's possible except both of us being satisfied after sex.
Evet, hayatım.Her şey mümkündür Seksten sonra ikimizin birden tatmin olması hariç.
Your good deed made possible my reinstatement in the Continuum, and I resent owing you anything.
Senin iyi davranışın Süreklilik'teki haklarımın iadesini sağladı, ve sana bir şey borçlu olmak gücüme gidiyor.
If we evacuate, anything's possible.
Tahliye olmamız gerekirse, her şey mümkün.
Anything's possible.
Her sey mumkun.
Anything's possible, Mario.
Herşey mümkündür, Mario.
It's possible, but please do call me... if you're concerned about anything else, anytime. OK.
Bu mümkün, ama herhangi bir şey hakkında endişelenirsen beni istediğin zaman arayabilirsin.
Anything's possible when love is involved.
İşin içine sevgi karıştıysa, herşey mümkündür.
Is it possible? Sure. Anything's possible.
- Her şey mümkün.
Our children still believe in miracles, they believe anything's possible.
Çocuklarımız hala mucizelere inanıyor, onlar için her şey mümkün.
If our history has taught us anything it's to avoid contact with solids whenever possible.
Tarihimiz bize bir şey öğrettiyse o da, katılardan mümkün olduğunca uzak durmaktır.
It's the best part of each one of us, the belief that anything is possible.
Hepimizin inandığı ortak tek bir şey var. Her şey mümkündür.
Well, anything's possible.
Her şey mümkün.
- Hey, anything's possible.
- Hey, her şey mümkündür.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]