Anything you can find translate Turkish
518 parallel translation
- Seal the door with anything you can find.
- Bulduğunuz herhangi birşeyle kapıyı kapatın.
Ropes, tablecloths, belts, anything you can find.
İpler, kemerler, masa örtüleri, bulabildiğiniz herşeyle.
Use iron bars, anything you can find.
Kapıyı açmayı deneyelim!
A blanket or anything you can find.
Bir battaniye ya da bulabileceğin başka bir şey.
to find your family, is there any special things you can do or have anything that was given to you before you were adopted.
Ailenizi bulabilmemiz için hatırladığınız fiziki özellikler veya ailenize ait eşyalarınız var mı?
We're not heroes, but no one's going to find out anything, I can tell you that.
Bizler kahraman değiliz. Ama bizden bir şey öğrenemeyecekler. Buna emin ol.
Mr. Dowd, can't you think of anything else that might help us to find the doctor?
Bay Dowd, doktoru bulmamıza yardım edecek bir şey aklınıza gelmiyor mu?
If you find out it's anything more than a down-at-heel Gloucestershire squire, you can have my services for nothing.
Chelm'in pejmürde bir Gloucestershire köy ağasından fazlası olduğunu öğrenirsen sana bedava hizmet ederim.
You can't find anything.
Hiçbir şey bulamıyorsunuz.
- How can you find anything to laugh about?
- Gülecek bir şeyleri nerden buluyorsun?
I find you can get used to anything if you have to.
Mecbur kalırsan her şeye alışabileceğini görüyorum.
- If you want to, you can find arguments for anything.
- İstenirse karşı gerekçeler bulunabilir, tabii.
If you get anything out of the mother, can you find your way back to town?
Anneden bir şey öğrenirsen - şehre tek başına dönebilir misin?
You can stay with me if you can't find anything better.
Eğer yapacak başka işin yoksa, bana yardım edebilirsin.
See if you can find anything outside.
Bakalım dışarda bir şey bulabilecek misin?
We must find the gold of Juarez, and we can do it if you help us. Riza and his men don't mean anything to us now.
Önce Juarez'in altınlarını bulmalıyız ve yardım edersen başarabiliriz.
Bones, see if you can find out anything about the vegetation and your parasite.
Bones, bak bakalım bitki örtüsü ve parazitinle ilgili bir şey bulacak mısın.
Should you wish to use any, you may fabricate anything you desire out of what you can find around you.
Etrafınızda bulduklarınızla istediğiniz şeyi üretebilirsiniz.
But what if you can't find anything?
ya kanıt bulamazsanız?
It probably doesn't have anything to do with anything but just as a precaution when you go out, if you tell me where you're going to go a phone number where I can find you.
Muhtemelen hiçbir ilgisi yok ama sadece bir önlem olarak dışarı çıktığında bana nereye gideceğini,... seni bulabileceğim bir telefon numarasını söyler misin? .
Can you never find anything new? Different?
Daha yeni ve farklı bir şey bulamaz mısın?
But where can one find anything as beautiful as you?
Fakat senin kadar güzel bir şey nereden bulunabilir ki?
Lieutenant, if there's anything you can do, do it. - Go out there and find him.
Komiserim, yapabileceğiniz bir şey varsa durmayın yapın, neredeyse bulun onu.
Sometimes you have to lose yourself before you can find anything.
Bazen bir şeyi bulmadan önce kaybolman gerekir.
Can't you find anything else?
Başka iş bulamadın mı?
You can communicate Reichsführer - - That the Allies did not find anything.
Reichsführer'e, müttefiklerin hiçbir şey bulamayacağını söyleyebilirsiniz.
You can find just about anything on this beach, mostly beer cans.
Bu sahilde ne ararsan bulursun, çolğunlukla da bira kutuları.
Mind you, if you're kinky for northern hygiene which I am... you can hardly find anything more compelling than a Scottish lady dentist.
Doğrusunu istersen benim gibi, Kuzeyli hijyeni için fazlaca müstehcen biriysen... diş doktoru bir Iskoçyalı bayandan daha saygın birini bulman zor.
I want to be all the help I can to you,... but I've been through my notes on Mr. Morlar and I can't find anything that would prompt someone to assault him the way you suggest.
Size elimden gelen yardımı yapmayı isterim Müfettiş ama Bay Morlar hakkındaki notlarıma bakıyorum da söylediğiniz gibi onu saldırmayı düşünecek birine dair hiçbir iz bulamıyorum.
Master Jacques, you can assure him that if he grants me Marianne he will always find me the most submissive of men and that I shall never do anything contrary to his pleasure.
Jacques Usta, ona de ki eğer Marianne'ı bana vermeyi kabul ederse, beni dünyanın en itaatkar insanı olarak görecek karşısında ; onun isteği dışında tek bir şey yapmayacağım.
Hey, listen, anything you can't find in this box we're gonna buy when I get back.
Bak bu kutuda her şeyi bulamazsan, döndüğümde satın alırız.
You can't find anything here.
Burada bir şey bulamayacağız.
If there's anything urgent, you can find me there
Acil bir şey olursa, beni orda bulursun
Suppose you find a hole where you can drop out all dead dirt... what kind of top soil is that I gonna leave you for raising anything? Where did you get all these information?
Bir şeyler yetiştirmek için radyasyonlu toprağı dökebileceğimiz... bir delik bulabileceğinizi mi sanıyorsunuz?
What Face means is... you can find almost anything you want to know about a person... providing you have the proper psychological approach.
Face demek istiyor ki uygun psikolojik yaklaşıma bağlı olarak biri hakkında bilmek istediğin hemen hemen her şeyi öğrenebilirsin.
Can I help you find anything?
Yardım edeyim mi?
Well, if you can't find anything there, we have a lot of good gift catalogues.
Eğer orada bir şey bulamazsan bizde bir sürü hediye kataloğu var.
Can't you find anything?
Bişey bulabildin mi?
Let's see if we can find anything of interest to you.
Bakalım, belki işinize yarayacak bir şeyler bulabiliriz.
If you can't find anything, bring in the shed.
Bulamazsan kulübeyi getir.
How can you find anything?
Bu kadar şeyi nasıl buldun?
Just for fun, see if you can find anything in your books about sparrows.
Kitaplarda serçelerle ilgili bir şey bulabilir misin, bir bak bakalım.
Can I help you find anything?
Aradığını bulmana yardımcı olabilir miyim?
this place is such a pigsty. you never can find anything.
- Buranın ahırdan farkı yok.
you know, i can't find anything in here.
Hiçbir şeyi bulamıyorum.
Just examine it for explosives, alloys, powder, whatever you can find. Anything.
Hemen analiz et patlayıcı alaşım, toz, ne olursa.
My friend has traveled a long way to find this gentleman Anything you can do to help us we would appreciate Anything at all
Arkadaşım bu adamı bulmak için çok uzaktan geldi, her türlü yardımınız bizi memnun eder.
If there's anything in my memory, anything that I missed or forgot you can find it.
Hafızamda gözden kaçırdığım veya unuttuğum bir şey varsa onu ancak sen bulabilirsin.
You can't overlook anything to find a job.
İş bulmak için bir şeyi görmezden gelemezsin.
You can't find anything less interesting.
Ondan daha sıkıcı bir şey bulamazsın.
See if you can find anything that might be a holographic generator.
Bakalım etrafta sanal jeneratöre benzeyen bir şey var mı.
anything you want 299
anything you can do 21
anything you need 253
anything you say 115
anything you want to tell me 32
anything you like 53
anything you want to talk about 20
anything you want to say 21
you can find him 16
anything 4271
anything you can do 21
anything you need 253
anything you say 115
anything you want to tell me 32
anything you like 53
anything you want to talk about 20
anything you want to say 21
you can find him 16
anything 4271
anything else i can help you with 18
anything else 1903
anything is possible 128
anything can happen 91
anything for you 105
anything goes 61
anything else you need 38
anything for me 24
anything missing 28
anything at all 445
anything else 1903
anything is possible 128
anything can happen 91
anything for you 105
anything goes 61
anything else you need 38
anything for me 24
anything missing 28
anything at all 445