English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Breaker

Breaker translate Turkish

1,086 parallel translation
The fourth notebook is a deal-breaker.
Dördüncü defter anlaşmalarla ilgili.
Breaker there, Earl.
Devam ediyorum Earl.
Want some gum, Breaker?
Sakız ister misin, Breaker?
Breaker.
Breaker.
- The kind that you like, Breaker.
- Tam senin sevdiğin tip Breaker.
Preston and Breaker with Guthrie...
Preston ve Breaker Guthrie ile...
She sure does, Breaker.
Kesin yener, Breaker.
Breaker, do you box?
Ya sen Breaker, boks yapar mısın?
As long as you're having fun, Breaker.
Eğlen eğlenebildiğin kadar, Breaker.
- Breaker, you like history?
- Breaker, tarih sever misin?
Now, Breaker.
Şimdi, Breaker.
- Where?
- Neredeler Breaker?
Nose down, Breaker.
Burnu indir, Breaker.
Jimmy's being a ball-breaker.
Jimmy açgözlü davranıyor.
This sanguine coward, this horseback-breaker... this huge hill of jelly!
Bu onulmaz korkak, bu ayı kılıklı yaratık,... bu yağ tulumu!
This one's set for a neck-breaker.
Bu boynunu kırmak için.
You home-breaker!
Seni aile yıkıcı!
- So she's a ball-breaker sometimes...
- Bazen çok sert olabiliyor...
No, it's the code-breaker.
Hayır. Bazı belirli şifreler.
Mr. Breaker... ... you better be candid with us here tonight.
Bay Breaker bu akşam bize samimi olmanızı öneririm.
Six months ago, Tom Breaker canceled Operation Cleopatra.
Altı ay önce, Tom Breaker Kleopatra Operasyonunu iptal etmişti.
Mr. Breaker, would you explain how this nut could hold a top position... ... in an intelligence agency?
Nasıl oluyor da bir istihbarat teşkilatında, yüksek bir mevkide bir deli bulunabiliyor?
Check the breaker box.
Sigorta kutusuna bakın.
Vomiting is not a deal-breaker.
Kusma anlaşmayı bozan bir şey değildir.
Problem is, I've always been a better rule-breaker than a rule-maker.
Ama kötü olan benim de bazen kuralları çiğnemem.
He's a record breaker!
Olağanüstü mü? O bir rekor!
What are they supposed to say? "We've become friends with the son of Sidney poitier, barrier breaker of the'50s and'60s."
- Ne derlerdi? "50 ve 60'ların yıldızı Sidney Poitier'in oğluyla tanıştık." mı?
She's the breaker.
Ayrılan o.
I was a champion window-breaker.
Cam kırıcılarının en iyisi bendim.
Breaker, this is Man from Uncle with a distress call.
Dikkat, Amca'dan tehlike içinde olduğunu bildiren çağrı aldım.
It looks like they've got a new test pilot for the YF-19. He's supposed to be a chronic req-breaker.
VF-19 için yedek pilot sonunda geldi.
There's a breaker board there.
Orada bir sigorta kutusu var.
I'm tellin'you, I'm not gonna let that one issue be a fuckin'deal-breaker on this.
Beni dinle, sana söylüyorum.. Tek bir problemin anlaşmayı bozmasına izin vermeyeceğim.
I cut the main breaker.
Sigortayı kapattım.
Circuit breaker caution and warning main B closed.
Ana şebeke B'nin kesici uyarısını kapat.
That's mine - here comes the breaker - nobody cry...
Bu benim. Dev dalga geliyor. Kimse ağlamasın.
Code breaker.
Şifre çözücü. İyi.
Gilder, Trilling and Tom Breaker, A.S.A.P.
Gilder, Trilling ve Tom Breaker'ın hemen bulunmasını istiyorum!
Breaker, what...?
Breaker, sen...
What a ball breaker!
Sanki top atışı yapıyor!
- How about an Ice breaker?
Buz kiracagi nasil olur?
- And what exactly is an Ice breaker?
Buz kiracagi gerçekte nedir?
Ice breaker it is.
Hey, buz kiricilarina.
Breaker-breaker!
Dikkat dikkat!
What a fuckin'ball breaker here.
Ne kadar takıntılı herifsin ya! ..
An ice-breaker.
Buzları eritmek için.
I found out he's a bad breaker-upper.
Öğrendim ki kötü-ayrılıkcıymış.
This is a deal breaker, Alex.
Bu anlaşmayı bozar, Alex.
The breaker box is in your closet.
Sigorta kutusu dolabın içinde.
She's gonna be a heartbreaker... or an arm-breaker.
Çok kalp kıracak ya da kol kıracak.
So it's a code-breaker.
Demek bir şifre kırıcı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]