But what's the point translate Turkish
308 parallel translation
I could burden you with advice, but what's the point?
Öğütle size sıkıntı veriyor olabilirim ama amaç ne?
Well, sure, but I mean, what's the point, Mr. Adams?
Tabii, ama bunun sebebi ne ki Bay Adams?
- But what's the point of it?
- Ama bunun amacı ne?
But what's the point?
Ama ne anlamı var?
But what's the point?
Fakat anlamı ne?
Oh, but what's the point of making a fuss.
Sızlanmanın ne anlamı var ki...
.. but what's to prevent me to get a bullet in the back of my head about one second after I point him to Pardee?
.. ama Pardee'yi bulduğumuzda ensemden bir kurşunla vurulmamı ne engelleyecek?
But what's the point of it?
Fakat ne yararı var?
Oh, you can change the future so that we don't end up in those cases, but if we're all dead, what's the point?
Kabinlerde olmadığımız şekilde de geleceği değiştirebilirsin. Ama ölürsek ne anlamı kalır ki?
There's lots more I'd like to know about you Harry Tristan Dean but if you insist on this ridiculous crime spree what's the point?
Senin hakkında daha çok şey öğrenmek istiyorum Harry Tristan Dean. Ama bu saçma suç oyununa devam etmek istiyorsan ne önemi var.
But what's the point of a revolution without general copulation?
Ama ne anlamı var ihtilalin yoksunsa umumi çiftleşmeden?
But what's the point of killing people if you don't know what you'll do next, if you don't know what terms...
Öyle olsun, ama insanları öldürmek neye yarar? Hele sonrasında ne yapacağını bilmiyorsan.
But Murph, what's the point?
Ama Murph, olay nedir ki?
Now, I know it's a stupid point, Doc, and it doesn't mean anything, but you were only, uh, four pounds overweight, and I was wondering what happened to the other nine pounds
Geri döndüğünüzde, biliyorum aptalca olacak, bir anlamı da yok, ama sadece iki kilo fazlanız vardı, merak ediyordum acaba kalan dört buçuk kiloya ne oldu?
But I don't see what's the point.
Ama bunun ne anlamı olabilir ki?
I don't, I don't know what the returns will come up to up to what it's cost or not, but the point is that it's happening. And I suppose the returns will also be good.
Servete!
Oh, I could, naturally, but what's the point?
Oh, tabii, yazabilirim, fakat ne anlamı olur ki?
You may have your heart set on this, but what's the point?
Sen kalbini buna ayarlamış olabilirsin, ama ne anlamı var?
But what's the point?
Yine de... anlayamıyorum. Neden?
Yes I ordered the white coats, but what's the point of all this secrecy?
Evet ben çağırdım. Bu kadar gizliliğin ne gereği var?
Yes, but if he sliced off their faces, what's the point of shooting them in the mouth?
Evet, ama zaten yüzleri çıkarmış, bir de ağızlarından vurmasının anlamı ne?
- They changed back to The Regulars, so we could've been The Originals, but what's the point?
- Gruplarının ismini "Adamakıllılar" yaptılar, böylece biz "Orijinaller" olabilirdik, ama nedir ki yani?
That's a really moving story, Sophia, but what exactly is the point?
Gerçekten çok etkileyici bir hikâye Sophia ama konumuzla ilgisi ne?
- We were, but now what's the point?
- Öyleydik ama şuan ne önemi var?
- Yes, but what's the point?
- Evet de varmak istediğiniz nokta nedir?
We can know it at the rational level, discuss things in it, have an enormous vocabulary, but... And here's the point, how do you get to know what lies hidden behind the words, the syllables?
Mantıksal olarak, sözcüklerle mükemmel ifadeler kullanabiliriz, ama sözcüklerin arkasında hangi yalanların gizlendiğini nasıl bilebiliriz?
But what's the point of spending all your energy trying to get even with everybody?
Öyleyse neden zamanını seni senirlendiren insanlardan intikam alarak geçirmek istiyorsun?
But it's also possible that what Faraday meant was that there's no point in bringing a baby into the world, if all it's going to do was work to go on living, to go on living, and work to go on living, again.
Fakat bundan başka Faraday'in demek istediği dünyaya bebek getirmenin bir anlamı olmadığı olabilir. Eğer tüm yapacağı ; yaşamak, yaşamaya çalışmak ise, ve eğer yaşamın tüm anlamı buysa, o halde burada olmamızın sebebi nedir?
I think he feigned the insanity that sent him away. But at some point, he lost the ability to distinguish between what's right and what's wrong.
Bence onu hastaneye kaldırmalarına neden olan deliliği, yalnızca numaraydı ama bir süre sonra doğruyu yanlıştan ayırma yetisini kaybetti.
But let's imagine what the ancestors of the squid and octopus did when they got to this junction point here.
Şimdi de mürekkep balığıyla ahtapotun atalarının bu yol ayrımına geldiklerinde ne yaptığını bir düşünelim.
To be pushed out, for good, seems harsh but what Entwari really needs now is time and space to mature to the point where he, too, can have a family of his own.
Temelli olarak kovulmuş olmak çok acımasızmış gibi görünüyor ancak şu anda Entwari'nin ihtiyacı olan şey ; zaman ve olgunlaşmak için kendi ailesine sahip olabileceği bir mekân.
I might wanna sing, but it ain't gonna happen, so what's the point?
Şarkı söylemek istiyorum. Ama bu gerçekleşmeyecek. Neden deneyeyim?
But then, what's the point...
Hadi bakalım, geç oldu.
But, you know, what's the point?
* Amacı ne yani?
I could go to New York if I wanted to, but what's the point?
Hayır.
Others of you may think it's horrendous. But right now the point is that the Board of Trustees doesn't care what you think.
Gidiyorum diye birbirimize yardım etmeyecek değiliz.
But what's the point?
Ama ne önemi var ki?
But I can't date somebody that won't. What's the point?
Ama bunu asla yapmayacak biriyle çıkamam.
But why the big production number? What's the point?
Ama neden bu kadar büyük bir prodüksiyon?
But what's the point?
Ama anlamı ne?
But what's the point?
Onunla beraber. Ne önemi var ki?
But what's the point if you forget more than you learn?
Ama bildiğinden fazlasını unutacaksan ne anlamı var?
What's the point of having kids, if they die? ... left us free to choose what we do with the life He gave us, but killing never solved problems. God gave us life for living, not destroying.
Okulda ne öğrendikleri, ne hatırladıkları,... tarihin şimdiyle bir bağlantısı olduğunu düşünüp düşünmedikleri,... mevcut konunun bugünün dünyasını anlamlandırmalarını mümkün kılıp kılmadığı ya da tarihin kendisi değişirken tarih öğretiminin de değişip değişmediği sorulunca,
But then what's the point of having a tab?
O zaman açma halkası ne işe yarıyor?
What's the point of ruling if there's nothing remaining but ashes?
Geride külden başka bir şey kalmadıysa hükmetmenin ne anlamı var?
But if that's really true, then what's the point of living?
Fakat eğer bu doğruysa, yaşamın anlamı ne?
- But what's the point?
- Mantığı ne peki?
I'd tell you not to step on the evidence, but, uh... Yeah, but what's the point?
- Kanıtlara basma derdim ama- -
It's what's gone on after that's been the problem, but- - lf we were to continue, where would we even go at this point?
Sonradan hep sorun çıktı ama- - Eğer devam edeceksek de, artık nereye gideceğiz ki?
I would ask who you are, but in view of your shredded clothes... and the fact that the Chateau d'If is two miles away, what's the point?
Kıyafetlerinin durumu... ve Chateau d'lfin buraya 4 km uzaklıkta olduğu hesaba katılırsa, kim olduğunu sormak zorundayım.
- But now you're neither, so what's the point? - What are you talking about?
Şimdi ikisi de olmadığın için anlamı yok
but what's going on 31
but what's done is done 21
but what's this 19
what's the point 785
what's the point of that 32
what's the point of this 18
the point is 1527
the point 85
the point being 31
the point is this 23
but what's done is done 21
but what's this 19
what's the point 785
what's the point of that 32
what's the point of this 18
the point is 1527
the point 85
the point being 31
the point is this 23
but why 1666
but why not 79
but why me 74
but why are you here 25
but why now 44
but why you 19
but why here 30
but what 850
but we haven't 20
but what about 35
but why not 79
but why me 74
but why are you here 25
but why now 44
but why you 19
but why here 30
but what 850
but we haven't 20
but what about 35
but whatever 187
but we're friends 22
but we're okay 18
but what can i do 75
but wait 362
but we can't 95
but what are you doing here 40
but who cares 101
but we do 80
but whatever happens 27
but we're friends 22
but we're okay 18
but what can i do 75
but wait 362
but we can't 95
but what are you doing here 40
but who cares 101
but we do 80
but whatever happens 27