English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Bye to

Bye to translate Turkish

3,437 parallel translation
Just don't go too far, sweetie,'cause I want to say bye to you before I go, okay?
Çok uzaklaşma canım, çünkü gitmeden önce sana hoşça kal demek istiyorum, tamam mı? - Tamam. - Hemen geleceğim.
I was saying good-bye to an old friend.
Eski bir dosta elveda diyordum.
Look, just say good-bye to Jack for me.
Bak, Jack'e benim için hoşça kal dersin.
Say good-bye to paradise, honey!
Cennete veda et, tatlım!
- Say bye to Grandpa.
- Dedeye güle güle de.
Say bye to the detective, Euan.
Dedektife görüşürüz de hadi Euan.
Say good-bye to Dr. King for me. And, uh... you know, congrats and all that. She is something.
Dr. King'e benim için hoşçakal deyin ve her şey için tebrik edin.
I would have loved to say good-bye to him.
Keşke bir hoşça kal deseydim ona.
I just wish I could have said good-bye to her.
Sadece ona bir hoşçakal diyebilmeyi isterdim.
Because tomorrow you're gonna say good-bye to everyone you've ever known.
Çünkü yarın, tanıdığın herkese elveda diyeceksin.
I just need to say good-bye to my room!
- Odama veda etmeliyim!
Say bye to your boyfriend, honey.
Erkek arkadaşına hoşça kal de tatlım.
I've just got on board saying bye to grandma.
l've sadece kurulu söyleyerek var büyükannem için güle.
♪ After saying good-bye to my family members ♪
Evdekilere güzelce güle güle deyip...
- I said he wants to wave good-bye to you. - Okay.
Size el sallamak istedi dedim.
Say good-bye to your friend, Jack.
Arkadaşına güle güle de Jack.
I just have to say bye to Maja.
Önce Maja'ya bir hoşçakal demem lazım.
No, I was just saying good-bye to my daughter.
Tam da kızıma hoşça kal diyordum.
I'm saying good-bye to my friends.
Ben arkadaşlarıma elveda diyorum.
He came over to say good-bye.
Bana hoşça kal demek için uğradı.
♪ All I got to say to you is good-bye ♪
# Sana tek söyleyeceğim şey güle güle #
I'd like a moment alone to say good-bye.
Elveda etmek için biraz zamana ihtiyacım var.
I know you were not about to let me leave without saying good-bye.
Bana veda etmeden gitmeme izin vermeyeceğini biliyordum.
Bye, baby, mama's going to get day-laid.
Hoşçakal, tatlım. Anne bugün mala vuracak.
And I just wanted to say good-bye and thank you for everything.
Sadece hoşçakal demek istedim,... ve her şey için teşekkkürler.
I came to say good-bye.
Veda etmeye geldim.
I mean, we wouldn't have to say good-bye every other Sunday night.
Böylece her Pazar gecesi birbirimize veda etmek zorunda kalmayız.
I got to run. Yeah, take care of yourself, bye.
Tamam, kendine iyi bak, güle güle.
I may not even get to say good-bye.
Belki de ona hiçbir zaman veda edemeyeceğim.
Bye, overzealous Asian kids lining up to be the first ones in school tomorrow.
Görüşürüz yarın okula ilk gelmek için sıraya giren Asyalı çocuklar.
No time to say "bye."
Görüşürüz demeye vaktim yok.
Bye. You know, she's too young to not believe in Santa Claus.
Biliyorsun, Santa Claus'a inanmamak için çok küçük.
Bye! Are you still only willing to drink bad blood?
- Beni bekleme.Hoş çakal! Hala sadece kötü kan mı içiyorsun?
Got to say good-bye.
- Güle güle demeliyim.
I don't want to say good-bye.
Ben veda etmek istemiyorum.
All I wanted to say was come down if you're ever free, and I'm good. Bye.
Demek istediğim o ki işin gücün yoksa atla gel, bir de ben iyiyim, hoşçakal.
Try to find a trauma for her therapist to work on... bye.
Terapistinin üzerinde çalışacağı bir travma bulmaya çalış. Görüşürüz.
Bye. My aunt. She doesn't even pretend to like me any more.
Teyzem bile benden hoşlanıyormuş gibi davranmıyor.
Well, I'll talk to you s- - Bye.
- Peki, seninle sonra... - Görüşürüz.
I've come to say you "Good-Bye"
"Elveda" demeye geldim.
I'm sorry, it has come down to this... you know in our game..... failure is not an option..... Good Bye..
Olay buralara geldiği için üzgünüm. Bizim oyunumuzda başarısızlık kabul edilemez. Elveda.
I wanted to say good-bye.
Ben de hoşçakal demek istedim.
You got to say good-bye.
Hoşça kal demen gerekiyor.
Bye. Nice to meet you.
- Memnun oldum.
Unless you want to. - Bye.
En azından sen istiyorsun.
- Enough Okay, bye bye I got to go
Gitmem gerekiyor, hadi güle güle.
I just came to say good-bye
* Sadece veda etmeye geldim *
Bye. Yes, Liz, I'll be sure to get a good night's sleep.
Tamam Liz, kesin iyi bir uyku çekerim.
Talk to you later, bye.
Tamam. Sonra konuşuruz, hoşça kal.
Nothing, I just want to say bye.
Yok bir şey. Sadece hoşça kal demek istedim.
No, I just meant it's nice to say bye.
Sadece güzel bir hoşça kal demek istemiştim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]