Call him back translate Turkish
935 parallel translation
- I'll call him back.
- Geri ararım.
Call him back.
Geri çağır.
- Tell him the bishop will call him back. - Yes, Mrs. Brougham.
- Ona piskoposun daha sonra arayacağını söyleyin.
If you doubt me, call him back.
Benden kuşkulanıyorsan onu geri çağırsana!
It was foolish to call him back.
Onu geri çağırarak aptallık ettik.
I said I'd call him back.
Onu arayacağımı söyledim.
Then call him back and cancel it.
Öyleyse ara ve iptal et.
I'll call him back and you can ask him.
Buraya çağırayım da kendisine sorun.
- If a guy calls tell him I'll call him back.
- Biri ararsa onu arayacağımı söyle.
- Tell him you'll call him back.
- Onu sonra arayacağını söyle. - Sizi sonra arayacağım.
Tell him I'll call him back.
Ona geri döneceğimi söyle.
Why don't you call him back again and see what happened? I did.
Onu tekrar arayıp ne olmuş öğrensene.
Call him back and say I'm not goin'.
Onu arayıp gitmeyeceğimi söyle.
I know Haganah would call him back, if you would only use your influence.
Nüfuzunu kullanırsan Haganah'ın onu geri çağıracağını biliyorum.
- Freddy, could you call him back?
- Freddy, tekrar arayabilirmisin.
Call him back then, absolve him if he loves you, give him back his power, but do something.
O zaman onu geri çağır. Seni seviyorsa suçunu bağışla. Ona gücünü geri ver.
Shall I call him back, sir?
- Tekrar arayayım mı efendim?
Tell him I'll call him back.
Kendisine onu arayacağımı ilet.
- I'll call him back.
- Tekrar ararım.
Don't call him back, you idiot!
Geri çağırma, seni aptal!
Call him back!
Onu geri çağır!
All right. Call him back and say yes, and find out what time.
Pekâlâ onu geri ara ve evet de.
I'll call him back.
Onu sonra ararım.
Call him back!
- Koruma görevlilerimiz onu tutukladı.
Master... Sugata is back. Call him.
Usta Saam geri döndü.
Let him call back...
Tekrar arasın...
Dear God, make him call back...
Sevgili Tanrım, n'olur tekrar arasın...
Dear God, make him call back....
Sevgili Tanrım, n'olur tekrar arasın...
Call him back.
Geri çağırttır.
If Sawyer shows up, I'll have him call you right back.
Eğer Sawyer gelirse, sizi hemen aratacağım.
We must call Ellsworth Toohey and take him back.
Ellsworth Toohey'i arayıp geri çağırmalıyız.
And I'm not gonna call him one, to his face or his back.
onun yüzüne veya arkasından hiçbir şey söyleyemem.
I'll call him as soon as we get back.
Döner dönmez onu ararım.
Call Dr Matoba and tell him that we've just got back from Tokyo
Dr Matoba'yı ara ve Tokyo'dan misafirimiz olduğunu söyle.
Zach, will you call Langley Field, ask for Russ Peters, tell him to get the boys up and say I'm on my way back there now.
Zach, Langley Alanı'ndan Russ Peters'i arar mısın? Ona, çocukları toplamasını söyle oraya geliyorum.
We had a call that Mr. Stanger had a sick spell... and they hauled him back in his private plane.
Bay Stanger'ı çağırmıştık ki o bir hastalık nöbetine yakalandı ve onu özel uçağıyla geri gönderdiler.
I told him if we weren't back there in 15 minutes, for him to call the American Consulate at Casablanca.
Eğer 15 dakikaya kadar oraya dönmezsek, Kazablanka'daki Amerikan Konsolsoluğu'nu aramasını söyledim.
Well, when he comes back, tell him to call...
Dönünce aramasını söyle.
Tell him to call me right back.
Döndüğünde de beni aramasını söyle.
- Call him right back.
- Mario, sen onu ara.
- Ask him to call me back.
- Beni ne zaman çğıracağını soracaktım.
- Tell him to call back.
- Tekrar aramasını söyle.
I'll have him call you back.
Söylerim, seni sonra arar.
Would you ask him to call me back right away, please?
Lütfen ona beni hemen aramasını söyler misiniz?
Don't call him back.
Onu arama.
If you insist on speaking to him, then you'll have to call back later.
Kendisiyle görüşmekte ısrar ediyorsanız daha sonra tekrar aramanız gerekiyor.
I told him you had left and you'd call him as soon as you get back.
Ona yola çıktığını ve döner dönmez onu arayacağını söyledim.
We were gonna go back to town and call the police, but I just couldn't leave him there.
Kasabaya dönüp polis çağıracaktık ama onu orada bırakamadım.
Call him back.
Onu ara.
So, after you've talked to him, call me back at the cabin, will you, and let me know what he decided.
Onunla konuştuktan sonra arayıp, neye karar verdiğini bana söylersin.
- Did you call him back?
Onu geri aradın mı?
call him 398
call him again 29
back 1915
backup 83
backstrom 34
backs 42
background 48
backgammon 25
backwards 110
backstage 37
call him again 29
back 1915
backup 83
backstrom 34
backs 42
background 48
backgammon 25
backwards 110
backstage 37
backpack 27
back the fuck up 47
back it up 216
back to work 469
back to the future 36
back up 1292
back in town 16
back off 1570
back to the beginning 16
back then 441
back the fuck up 47
back it up 216
back to work 469
back to the future 36
back up 1292
back in town 16
back off 1570
back to the beginning 16
back then 441
back me up 80
back home 188
back to school 26
back in business 17
back soon 22
back to square one 51
back door 80
back in 260
back in the day 245
back me up on this 16
back home 188
back to school 26
back in business 17
back soon 22
back to square one 51
back door 80
back in 260
back in the day 245
back me up on this 16