Come to me translate Turkish
29,411 parallel translation
P.S. In the future, you should always come to me with any work questions.
Ayrıca, gelecekte işle ilgili bir sorun olduğunda bana gel.
Just get on a chopper and come to me. "
Helikoptere atlayıp yanıma gel. "
Come to me.
Bana gel.
MALE VOICE : Come to me.
Bana gel.
Why didn't you come to me?
- Neden bana gelmedin?
So now you come to me and accuse me of lying about his condition at his funeral?
Gelip de cenazede beni babanın durumu hakkında yalan söylemekle mi suçluyorsun?
Really? Tricking me to come up here.
Beni buraya çıkmak için kandırdın mı?
Do you want me to come with you?
- Seninle gelmemi ister misin?
I don't know, I... I kind of panicked and had to call Mama to come pick me up.
Bilemiyorum, bir şekilde panik oldum ve Anneciği aradım.
I need you to come with me to my orchard.
Benimle bahçeme gelmeniz gerekiyor.
There are memories, thoughts that feel like memories... .. that are starting to come back to me.
Hatırlamaya başladığım anılar anı gibi olan düşünceler var.
Come on. You know you want to see me play.
Beni çalarken izlemek istediğini biliyorum.
Oh. So I'm supposed to just come running whenever you need me?
Yani ne zaman ihtiyacın olursa koşa koşa gelmeli miyim?
And, now, I'm on my way to... buy a bike, which I was actually gonna ask you to come with me to do, so...
Şuan bir bisiklet satın almak üzereyim ki aslında benimle gelir misin diye soracaktım, yani...
I begged her to come to Lakewood and... help me research for a documentary about Brandon James.
Lakewood'a gelmesi ve Brandon James belgeseli için araştırma yapmama yardım etmesi için yalvardım.
Audrey, you did not have to come with me, really.
Audrey, benimle gelmek zorunda değildin, gerçekten.
You want me to come with you?
Seninle geleyim mi?
You see, I keep Nadia quiet, and in return, you let me come in and peruse the racks from time to time.
Ben Nadia'yı sustururum, sen de karşılığında arada bir buraya gelip giysilere şöyle bir bakmama izin verirsin.
Come sit next to me.
Gel yanıma otur.
Paula made me come up here to get a better video.
Paula daha iyi video çekmem için beni buraya yolladı.
Come back to me.
Gel benimle.
Yeah, but she can be available to me when I come to accept and embrace the choices that she's made.
Evet ama bana ancak yaptığı seçimleri kabullenirsem uygun olabilir.
I just want to make it clear that Jim and Dave didn't come over and help out just'cause they work for me.
Jim ve Dave'in benim altımda çalıştıkları için yardıma gelmediklerini açıklığa kavuşturmak istiyorum.
Patients come to me, and I assess them, then I refer them forward to the appropriate next step...
Hastalar bana gelir ve onları değerlendiririm.
I'm not going to let you come with me, not in your condition.
Bu hâldeyken benimle gelmene izin veremem.
You want to lead me through what is to come?
Bana gelecek için liderlik etmek mi istiyorsun?
If you ever come back again or mention the princess to me... then I might disrespect you.
Eğer geri dönmek istersen benim için prensesinden sözetmen, o zaman sana saygısızlık edebilirim.
Just come to London with me... and save his life.
Bmimle Londra'ya gel... ve omun hayatını kurtar.
You told me to come.
- Beni sen davet ettin.
'Cause it seems to me like... one of those paintings that... the more you look at it, the more it seems to come into focus.
Bana daha çok, şu baktığın renkli tablolar gibi değil de odaklanmak için bir şeymiş gibi geldi.
Kirk will come, I'll have his head, and you'll end up in the Oval Office where you can pay off your debt to me with a full pardon.
Ben onu öldüreceğim ve sen de bana olan borcunu affederek ödeyeceğin Oval Ofis'e gideceksin.
So I want you to come up here and draw for me exactly what you're gonna tell your backers and how you're gonna adjust your secondary.
Şimdi buraya gelip oyunkurucularına ne söyleyeceğini ve nasıl ayarlama yapacağını çizmeni istiyorum senden.
I want to thank you for staying immature long enough for me to come back and witness it.
Sana yeterince uzun süre çocuksu kalarak tanıklık ettiğin için teşekkür ederim.
If he gets nauseous or dizzy, you got to come back and see me.
Mide bulantısı veya baş dönmesi olursa, gelip beni görmeli.
You want to shoot me, come sit in my lap, be my guest!
Vuracak mısın, kucağıma oturacaksın?
And if you would've told me that the day would come... when I'm in a hospital corridor torn up inside, almost to the point of tears, because my man is in a room, with his life hanging in the balance... and... I swear, man, I'd gladly take his place.
Gün gelecek hastane koridorlarında perişan halde ağlamamak için kendini zor tutacaksın çünkü adamım ölümle pençeleşirken sen "Yemin ederim, seve seve onunla yer değiştiririm." diyeceksin desen "İlaçlarını almamışsın sen." derdim.
But both of you need to come with me.
Ancak sizin de benimle gelmeniz lazım.
= Come out give the key to me! =
Dışarı çıkıp anahtarı bana ver!
Mitch, would you tell Trotter to change course to Portugal, then come see me?
Mitch, Trotter'a rotayı Portekiz'e çevirip sonra beni görmesini söyler misin?
You should've let me come to find Peabody.
- Peabody'yi bulmaya beni de götürmeliydin. - Vale!
It was stupid of me to even come here.
Buraaya gelerek aptallık ettim.
And you've come to me because?
Peki neden bana geldin?
Your father and I made a deal for me to live here, so I'm sure you and I can come to some agreement.
Babanla burada kalmam için bir anlaşma yapmıştık ve eminim seninle de yapabiliriz.
I need his help to get my son to come back home with me.
Oğlumun benimle eve dönmesini sağlamak için yardımına ihtiyacım var.
If I tell you this, you have to come completely clean with me, Mother.
Eğer sana bunu söylersem bana karşı tamamen dürüst olman gerekiyor anne.
35 years ago, Father, He asked me to come down here to bless a couple who was unable to have a child.
35 yıl önce babam dünyaya gelip çocuk sahibi olamayan bir çifti kutsamamı istedi.
I wanted to come home right away, but Axl made me stop for biscuits and gravy.
Ben eve dönmek istedim ama Axl bisküvi ve sos almak için durdu.
♫ Feel the fever burning inside of me ♫ - So, tell me, why'd you really want to come with me?
Bana gerçeği söyle, neden benimle gelmek istedin?
Me? No, I didn't come here to...
- Hayır, buraya senin için gelmedim.
Do you want to come with me to the house?
Benimle eve gelmek ister misin?
Not one guy has come up and talked to me tonight.
Bu gece burada kimse gelip selam dahi vermedi. Kimin umurunda?
come to daddy 102
come to my room 21
come to think of it 380
come to my house 24
come to mama 72
come tomorrow 54
come to bed 181
come to my place 28
come to your senses 45
come to mommy 20
come to my room 21
come to think of it 380
come to my house 24
come to mama 72
come tomorrow 54
come to bed 181
come to my place 28
come to your senses 45
come to mommy 20