I know you would translate Turkish
10,280 parallel translation
- I know you would, my love.
- Biliyorum aşkım.
I know you would.
- Olacagini biliyorum.
I don't know what I would do without you.
Sen olmasan ne yapardım bilmiyorum.
I-I thought a trip like that would help bring me and my son... you know, closer together.
Gezinin oglumla yakinlasmamiza yardimci olacagini dusunmustum.
You know better than to think I would betray her confidence.
Ona ihanet edeceğimi nasıl düşünürsün.
You know, it would be just my luck it would ricochet and hit you and then I'd have two murders to contend with.
Ateş edersem kilitten sekip sana gelirse, çözmem gereken iki cinayet olur.
Well, I would dial the authorities for you, but I wouldn't know which ones.
Peki, senin için yetkililere çevirir, Ama hangilerini bilemeyiz.
I don't know about you, but I would really like to get in there and look at those security tapes.
Seni bilmem ama ben oraya gidip güvenlik kamerası görüntülerini izlemeyi isterim.
Come on, you know that I've always believed that you would do great things, even when you didn't believe it.
Her zaman harika şeyler başaracağına inandım ben... Sen inanmadığında bile.
Here I was worried, you know, what you would do without me.
Ben de burada bensiz ne yaparsın diye endişeleniyorum.
Well, I would rather love life, but, you know, that's the great thing about college.
Hayatı sevmeni isterdim ama üniversiteyi güzel kılan şey de bu.
And I thought that, you know, Valencia would be cool with it since we won't technically be alone. - Right?
Hem yalnız olmayacağımız için Valencia da sorun çıkarmaz diye düşünmüştüm, değil mi?
Look, I know you're upset, but if Dr. Katz was here, she would tell you to do the same.
Moralinin bozuk olduğunu biliyorum ama Dr. Katz burada olsaydı aynısını söylerdi.
You know, when I was a kid every time I'd stick up for someone weaker than me, my mom would always say, "You remind me of your daddy."
Biliyor musunuz, ne zaman benden daha güçsüz birine arka çıksam annem hep bana babanı hatırlatıyorsun derdi.
Oh, I don't know... maybe Latino people who would think that you're exploiting your heritage and demeaning yourself.
Bilmem. Belki Latinler köklerini kendi çıkarın için kullandığını ve kendini küçük düşürdüğünü düşünebilirler.
I don't know what I would do if I lost you.
Selam iyi haberlerim var.
You know, figured it would be cruel to show him how ambulatory I am.
Bilirsin işte, ona ne kadar hareketli olduğumu göstermek istedim.
I come home to you exhausted, Lola, and it would be nice to know, on occasion, that you want me as much as I want you.
Eve senn için aşırı yorgun bir halde geldim Lola ve durumu bilmek iyi olurdu benim seni istediğim kadar senin de beni istediğini bilmek.
You know, my father left us on my sixth birthday, and I always thought, "If I were only prettier or smarter, he would've come back."
Biliyorsun, babam bizi ben altıncı yaşgünümdeyken terketti... ve hep düşünüyordum : "Keşke biraz daha şirin veya akıllı olsaydım, belki geri dönerdi."
Would it surprise you to know that I've been here before?
Daha önceden de buraya girdiğimi duysan şaşırır mısın?
Why do you pretend not to know? Why would I?
- Neden bilmiyormuş gibi yapıyorsunuz?
So Zoe would hang out with you because you were the popular one? - I don't know.
Yani Zoe siz popülersiniz diye sizinle takılıyordu?
You want to know what I would do?
Ben olsam ne yapardım bilmek ister misin?
Look, the truth is that the Sergeant talked to me, and, yeah, he offered me money to give him information, but you don't think I'd do something like that? I'm not a traitor. Ricky, you know I would never do that, right?
Bak, aslında Çavuş benimle konuştu ve evet, ona bilgi vermem karşılığında bana para teklif etti ama böyle bir şey yapacağımı düşünmüyorsun, değil mi?
But if I did, you know, it would be completely normal.
Ama olsaydım, tamamen normal bir şey olurdu.
I know you have other priorities but I would love to see you there.
Biliyorum başka önceliklerin var ama gelirsen çok sevinirim.
I don't even know why you would even need one.
Neden bir insanın ihtiyacı olur onu bile anlamıyorum.
I would have called, but after I gave you my number and didn't hear from you, I thought, you know, "she doesn't want to talk to me."
Arayacaktım ama sonra, sana numaramı vermiştim ve sen hiç aramadın ben de benimle konuşmak istemiyordur die düşündüm.
You know, when I hung up my shingle as a P.I., I knew I would have to follow some wives.
Özel dedektif olduğum zaman bazı eşleri takip edeceğimi biliyordum.
Well, I don't have much experience dating, so I decided it would be good for me to, you know, get out there a little.
Çıkma konusunda pek bir tecrübem yok biraz çıkıp denemenin bana iyi geleceğini düşündüm.
I know you need someone to blame right now, but Elizabeth would never order the death of another monarch for fear that someone would dare to kill her.
Şu an suçlayacak birine ihtiyacının olduğunu biliyorum ama Elizabeth kendini öldürme cesaretini bulan kişinin onun korktuğu başka bir hükümdar olmasını öldürme emrini asla vermez.
I would never, ever advocate this course of action, but, you know, you pop the patient code into the computer, you never know what you might find out.
Bu hareketi asla ama asla desteklemem ama hasta kodunu bilgisayara girdiğinde ne bulacağını asla bilemezsin.
And now that Valencia says that it's cool for me and Josh to hang out, you know, I thought I would learn, so he and I could, like, chill and skate and hang.
Valencia, Josh'la takılmamda sorun olmadığını söylediğine göre ben de kaymayı öğreneyim dedim böylece kaykayla kayıp, takılabiliriz.
I mean, I know you wanted to get to the bottom of this, and... I just hated the thought that a nice girl like Susie would...
Demek istediğim bu işin sonuna gitmek istediğini biliyorum ve Susie gibi iyi kızın böyle bir şey yapması fikrinden nefret etmiştim.
♪ I would surely know if ♪ ♪ You're... you're ♪
# Şundan emin olurdum ki # # Sen... sen #
Won't be an issue. You know, I always hoped Yorbalinda would be the first baby of this new world.
Yorbalinda'nın bu yeni dünyaya gelecek ilk bebek olmasını umuyordum.
I wanna know about that. Would... would you write me a... a report on all things Brian Finch?
Brian Finch'le ilgili kapsamlı bilgi içeren bir rapor yazar mısın?
Brian, I don't know how you're doing all of this, but it means so much, and I know it would to my mom too, so thank you.
Brian... Tüm bunları nasıl yapıyorsun bilmiyorum ama anlamı çok büyük. Annem de böyle hissederdi eminim, o yüzden teşekkürler.
You know, I-I never thought I would find someone to share this with. And I don't want to lose that.
Bunu paylaşabileceğim birini bulacağımı sanmazdım ve kaybetmek istemiyorum.
So why would I risk this when you don't even know if I have an infection?
Yani enfeksiyon olduğundan emin bile değilsiniz. Neden risk alayım ki?
You know, I actually, uh, promised I would help repair these toys.
Oyuncakların tamirine yardım edeceğime söz verdim.
Seriously, I would get up and hug you. But the, you know, the swelling.
Ayağa kalkıp size sarılmak istiyorum ama şişlik yüzünden yapamam.
What would you know about what I've been through?
Ne yaşadığım hakkında ne biliyorsun ki?
I know, you never would, because you
Biliyorum, istemezsin de.
You know I would.
Sen isterim biliyorum.
I mean, today she left me a voice-mail about how drowning would be a beautiful way to die, but otherwise, you know, same old Liv.
Bu gün bana boğularak ölmenin ne kadar güzel bir ölüm şekli olduğuna dair bir sesli mesaj bırakmış. Ama onun dışında bildiğimiz eski Liv.
Why would you want moments like that in your life? Yeah, that sucks. But you know what I was just thinking?
Kardeşimle böyle şahane bir an yaşasaydım bunun olmasını sağlayan kişiye teşekkür ederdim.
I know, I know, you can't promise anything... that would be unethical... but she's planning to give everybody in her company a raise to $ 75,000 a year.
Biliyorum, biliyorum, hiçbir şey için söz veremezsin... bu etik olmaz ama şirketindeki herkese yıllık 75 bin artış vermek istiyor.
I'm sure you would've gotten me something very personal. Hey, you know what?
Ama ne var biliyor musun?
Huh, which, you know, I think would be impossible, because I always keep him on the leash unless I'm in the dog park.
Böyle bir şeyin olmayacağını sanırdım çünkü her zaman tasmalı gezdiriyorum köpek parkında olmadığımız müddetçe.
You know, I would really love that actually because I'm really very lonely and I would love to have a sibling, okay?
Çok hoşuma giderdi bir kere! Beverly çok yalnız ve kardeşim olmasını çok isterdim!
i know you wouldn't 21
i know 63170
i know you can do it 61
i know you don't like me 31
i know that 3661
i know you will 227
i know who you are 1036
i know you 1720
i know everything 279
i know you can 181
i know 63170
i know you can do it 61
i know you don't like me 31
i know that 3661
i know you will 227
i know who you are 1036
i know you 1720
i know everything 279
i know you can 181
i know you don't know me 17
i know how you feel 379
i know you're tired 50
i know it 1515
i know it's been a while 32
i know you're scared 181
i know that's right 19
i know her 343
i know what you mean 503
i know what it is 314
i know how you feel 379
i know you're tired 50
i know it 1515
i know it's been a while 32
i know you're scared 181
i know that's right 19
i know her 343
i know what you mean 503
i know what it is 314