I leave translate Turkish
53,624 parallel translation
I leave comments sometimes, though under an alias.
Bazen sahte isimle yorum yazıyorum.
He gets a job where you work the day I leave?
Benim gittiğim gün çalıştığın yerde işe başlaması mı?
I leave friends behind every two years.
İki yılda bir arkadaşlarımı bırakıp giderim.
- Can I leave this?
- Kaskı buraya bırakabilir miyim?
And I will talk to Max tomorrow morning before I leave for the airport.
Yarın sabah havaalanına gitmeden önce Max'le konuşacağım.
I will leave you.
Seni terk ederim.
You touch me like that again, and i will fucking leave you!
Bir daha bana öyle dokunursan kapıyı çarpar giderim!
She wouldn't leave if she knew i had cancer.
Kanser olduğumu bilse gitmezdi.
If i ever do that again, she would leave me.
Bir daha öyle bir şey yaparsam beni terk edeceğini söyledi.
I can't imagine why she would leave us, and we... we do everything together after my son died, and...
Bizi neden terk etti aklım almıyor ve... oğlum öldükten sonra her şeyi birlikte yapardık ve...
I think you fellas should leave.
Gitseniz iyi olur.
I don't leave my house.
Evden çıkmıyorum.
I'm not on house arrest, but I can't leave the house.
Ev hapsinde değilim, fakat evden çıkamam.
I don't wanna leave you alone tonight.
Bu akşam seni yalnız bırakmak istemiyorum.
I just don't know why she won't leave him.
Babamı niye terk etmiyor bilmiyorum.
I'm only taking it because I want you to leave.
Gitmeni istediğim için alıyorum sadece.
I told him leave it where he found it.
Bulduğu yerde bırakmasını söyledim.
Although I find it idifficult to go into detail... because I haven't had much desire to leave the house in a while.
Gerci ayrintiya pek giremeyecegim bir suredir hic disari cikmayi arzu etmedim.
You're all I've got. I'm not going to leave here without you.
O yuzden buradan sensiz gitmeyecegim.
But if you want to leave after, I will hold open the door.
Ama sonrasında gitmek isterseniz kapıyı sizin için kendim açarım.
I mean, since Ben had to leave to do all that king stuff.
Yani, "Ben" kral olacağı için takımı bırakmak zorunda kaldı.
I mean, this is a truth gummie, so take it or leave it.
Evet. Demek istediğim, bu bir doğruluk iksiri. Bu yüzden, yutup yutmamak sana kalmış.
I'm not ready to leave you.
Seni bırakmaya hazır değilim.
I can't leave my brothers that were in the porn industry behind.
Porno endüstrisinde olan kardeşlerimi geride bırakamam.
I had to leave. I got out.
Gitmek zorundaydım.
I prefer to leave my lectures in the lecture hall, but, you know... there's actually an important lesson to be learned from a hangover.
Nutuklarımı ders salonunda bırakmayı tercih ederim ama akşamdan kalmalıktan alınacak önemli bir ders var.
And if you leave, which I suggest you do, you'll see.
Eğer gidersen görürsün, ki gitmeni öneriyorum.
I think you should leave.
Gitsen iyi olur.
I couldn't get up and leave or scream.
Ayağa kalkamadım, gidemedim, bağıramadım.
Guys, leave Zach alone.
Zach'i rahat bırakın.
I was going to cut away the past... and leave it all behind.
Geçmişi silip atacak ve her şeyi geride bırakacaktım.
But I figured you'd just give up and leave her alone.
Vazgeçip onu rahat bırakacağını düşündüm.
- I don't want to make you leave.
Benim yüzümden gitme.
I wanted to leave.
Gitmek istiyordum.
Uh, I have to leave.
Gitmem lazım.
- I'm not gonna leave you alone.
- Seni yalnız bırakmam.
I made arrangements... to ensure that when we leave here, it is with compromises in place that will diffuse any threat of widespread rebellion.
Çeşitli ayarlamalar yaptım. Buradan ayrılırken geniş çaplı bir isyan başlatacak tehditler ortadan kalkmış olacak.
But I will stand here with you... for an hour, a day, a year... while you find a way to accept this outcome... so that we might leave here together.
Yanında kalırdım. Ama bir saat. Ama bir gün.
You leave them right here and I won't pick up the phone and tell the cops
Onları burada bırakıyorsun ve ben almayacağım telefon polislere söyle
I mean, just the fact that you knew I didn't leave, that you searched and found me, that you, seeing these numbers, you seemed so... glad.
Sizi terk etmediğimi anlamış olmanız araştırıp beni bulmuş olmanız, bunca insanı görüp de çok memnun görünmen...
If I say something, you know... Rick won't leave there without their guns.
Bu konuda bir şey söylersem Rick onları, silahlarını almadan rahat bırakmaz.
I'd be a lot less stressed if you'd leave my doctor.
Tamam. Doktorumu bırakırsanız daha az stres olurum.
Just because I brought her in a casket doesn't mean she has to leave in it.
Onu tabutun içinde getirmem, içinde kalmak zorunda olduğu anlamına gelmez.
Well, you might as well order some pancakes, because I don't see the need to leave this part of my brain.
Krep de söyle bari çünkü beynimin bu kismini terk etmeyi düsünmüyorum.
I will leave you two to your adventures.
ikinizi serüvenlerinizle bas basa birakayim.
Alternatively, I have a freaking portal gun, and I can leave the two of you here forever!
Alternatif olarak, benim lanet bir portal silahım var. Ve siz ikinizi sonsuza kadar burada bırakabilirim.
I know you leave Fortitude a much better place than you found it.
Fortitude'u geldiğinden daha iyi bir hâlde bıraktığını biliyorum.
I'm going to have to ask you to leave.
Gitmenizi istemek zorundayım.
You're the one who suddenly has to leave and I am the one who disappoints.
Ne? Aniden ayrılması gereken senken bizi yarı yolda bırakan ben oldum.
I'm just gonna leave you the key and I'll clear it with the office.
Anahtarları size bırakıp ofisi bu konuda bilgilendireceğim.
I'm going to have to ask you to leave.
Dükkandan gitmeni istiyorum.
i leave tomorrow 26
i leave you 20
leave me 436
leave 1433
leaves 53
leave it here 29
leave me the fuck alone 22
leave it with me 73
leave me in peace 46
leave a message 819
i leave you 20
leave me 436
leave 1433
leaves 53
leave it here 29
leave me the fuck alone 22
leave it with me 73
leave me in peace 46
leave a message 819
leave me alone 2886
leave it to me 292
leave us alone 361
leave it 1083
leave it out 59
leave it there 89
leave me a message 124
leave her 167
leave us 380
leave now 176
leave it to me 292
leave us alone 361
leave it 1083
leave it out 59
leave it there 89
leave me a message 124
leave her 167
leave us 380
leave now 176