English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Leave us

Leave us translate Turkish

7,384 parallel translation
You can't leave us here without our phones.
Telefonlarımız olmadan bizi burada bırakamazsı.!
Leave us.
Git hadi.
I suppose that would leave us with less straightening out to do.
Ben bunun hareket alanımızı kısıtlayacağından endişeleniyordum...
Please leave us.
Lütfen bizi rahat bırakın.
Sillaeus, leave us.
Sillaeus, bizi yalnız bırak.
If we hand him over, Durant will leave us be.
Eğer onu teslim edersek, Durant bizi böylece bırakır.
You use us as bait, and now you leave us to die.
Sen bizi yem olarak kullandın, ve şimdi ölüme terk ediyorsun.
If you want to leave us, you should leave.
Bizi bırakıp gitmek istiyorsan, o zaman gitmelisin.
Leave us in peace!
Bizi rahat bırak!
- Will you leave us alone then?
- Sonra bizi yalnız bırakacak mısın?
Please leave us alone.
Lütfen bizi yalnız bırakın.
I'm requesting you to leave us alone.
Bizi yalnız bırakmanızı rica ediyorum.
RICHARD : Where does that leave us?
Ne durumdayız?
- You will leave us this plow?
- Pulluğu bize mi bırakacaksınız?
Please leave us two alone.
- İkimizi yanlız bırak.
You can't just leave us in here!
Bizi burada bırakamazsınız!
Can't imagine they'd just leave us.
Bizi bırakacak halleri yok ya.
Leave us...
Bizi yalnız bırakın...
Leave us now!
Şimdi gidebilirsin!
No! Don't leave us!
- Hayır, bırakma bizi!
Please, don't leave us!
Lütfen bizi burada bırakma!
He'd never leave us in peace.
Asla peşimizi bırakmaz.
Now leave us.
İzin ver şimdi.
Leave us alone.
Bizi yalnız bırakın.
Please, just leave us alone.
Lütfen, yalnızca bizi yalnız bırak.
Leave us alone, go to hell!
Bizi yalnız bırak. Siktir git.
And you were just gonna leave us all behind to wonder what in God's name you were doing God knows where?
Ve sen bizi öylece geride kimbilir nerede ne yapıyordur diye düşünür halde bırakacaktın?
Leave us alone now.
- Hye Jin, bizi yalnız bırak artık.
Could you leave us alone, sweetheart?
Bize müsaade edebilir misin canım?
You leave us alone, and we swing the vote to you?
Bizi rahat bırak, sana oy verelim.
Leave us alone!
Bizi rahat bırakın!
Leave us.
Yalnız bırakın bizi.
They afraid something bad happen to us here. So they leave me with my grandfather and they go in Donovich.
Burada başımıza bir şey geleceğinden korktular ve beni dedemin yanına bırakarak Donovich'e gittiler.
I think, um..... I didn't want to be the only one of us to... leave.
Sanırım bizden geri dönebilen tek kişi olmak istemedim.
Omar's death forced us to leave that house where we'd been so happy to seek safety in a well-guarded hotel.
Ömer'in ölümü yüzünden çok mutlu olduğumuz o evden ayrıldık. Sıkı korunan bir otele sığındık.
All right, just leave it to us.
Pekala, gerisini bize bırak.
Leave the hardware up to us servants.
Donanımı biz hizmetçilere bırak.
You must leave for the US.
Senin Hindistan'a gitmen gerekiyor.
Leave us.
Bizi yalnız bırakın.
You want one of us to leave?
Birimizin ayrılmasını istiyor musun?
One of them will make a mistake, leave a clue, tell us where she is.
Bir tanesi hata yapacaktır, ipucu bırakacaktır, onun nerede olduğunu bize söyleyecektir.
You told us to leave it at the gate.
Bize kapıdan girerken dışarıda bırakmamızı söylemiştin.
No. No, if we leave it to them, someone will sell us out.
Hayır, bu işi onlara verirsek içlerinden biri bizi satar.
Why don't you leave him here with us?
Neden onu bize bırakmıyorsunuz?
Leave this with us.
- Bunları bize bırak.
We should just leave, all of us, join a new show.
Hep birlikte buradan ayrılıp yeni bir gösteriye katılmalıyız.
Okay, you leave that to us, Johnny.
Orasını bize bırak Johnny.
[Weak applause] - Let's leave before he sees us.
- Bizi görmeden gidelim.
We were both determined to leave the castle and the trial far behind us, hopeful the distance would overshadow the questions that remained unanswered.
İkimizde kaleyi ve mahkemeyi ardımızda bırakmaya karar verdik. Mesafenin cevapsız kalan soruları gölgede bırakacağını umut ediyorduk.
You still want me to go after he tells you what he told us... then I promise I will leave you alone.
Bize söylediği şeyleri sana söyledikten sonra gitmemi istersen söz veriyorum seni yalnız bırakacağım.
I'm just saying. Leave reality to us.
Demek istediğim, gerçek hayatı bize bırak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]