It better not translate Turkish
2,450 parallel translation
It better not be that ostrich thing with the balls.
Toplarla alakalı devekuşundan iyi olamaz.
It better not involve this.
Bunlarla ilgisi olmasın.
It better not be in P.E. or I'm a hit you in your throat.
P.E olmasinda Yoksa bogazina yumrugu yersin.
Better to have lube and not need it Than need lube and not have it.
Kremin olduğunda lazım olmaması lazım olduğunda kremin olmamasından daha iyidir.
And something looks grim in the dark, you know it's not gonna be better in the day, don't you?
Geceleri korkunç görünen bir yer, gündüzleri daha iyi görünür.
Great vibe, no need to drink too much or take anything to make it better. Could not get better, could it?
Müthiş bir atmosfer var Daha iyi hale getirmek için çok fazla içmeye ya da bir şeyler kullanmaya gerek yok.
It's not gonna get better.
Daha iyi olmayacak.
Maggie put the mechanism under the skylight and I mean right under it and do not let anybody move it there's less than ten minutes left, I'm going up stairs but I may need a diversion, the messier the better.
Ama tam altında dursun ve kimse dokunmasın. 10 dakikadan az kaldı. - Tamam. - Yukarı çıkıyorum ama onları oyalamamız gerek.
It's not getting any better for him.
Durum onun için iyiye gitmiyor.
There's not a person alive who knows it better than I do.
Burayı benden daha iyi bilecek tek bir kişi bile yoktur.
It's not like you're ever gonna lie better than this..!
Ne de olsa bundan daha iyi yalan... atamazsın..!
It is better that you do not know, Wichai.
Bilmemen senin için daha iyi Wichai.
The lab, it could not have gone better.
Deneyi bundan daha iyi olmazdı, Kepner'ı bir görmeliydin.
My suspicion is that extraterrestrials would be more inclined to come to these energetic places, not just because it would make their technology work better, but because their bodies are going to vibrate at a frequency that's more appropriate for the universe or the world that they inhabit.
bu sadece cihazları ve teknolojileri daha iyi çalışacak diye değil, ama aynı zamanda vücutları da alışık oldukları evren veya daha yüksek bir frekansta titreşecek ortamın titreşimlerine daha uygun olacaktır.
It's obvious to me I'm not welcome here, but somebody better tell me who did this, or else I'm leaving.
Burada istenmediğim belli ama biri bana bunu yapan kim söylesin yoksa giderim.
NARRATOR :... the better they will be able to protect their migratory routes. These elephants don't give us a moment to rest, they keep moving, we keep having to work really, really hard to try and find them, and, even with the tracking data, it's not an easy job. WALL :
Bu filler bir an bile dinlenmemize izin vermiyor.
It knows better than to take on a full grown Kronosaurus... not when there are easier targets,
Yetişkin bir kronosaurus yerine daha kolay hedefler bulmayı iyi bilirler.
You're only a teeny-weeny bit better than you were when you started out, it's not because of some amazing improvement I praised you, you know.
İşe başladığından beri, sadece bir gıdım ilerleme kaydettin. Birkaç şaşırtıcı gelişme yüzünden seni övdüm diye hemen kendini salma.
Because you do not have a family, so it would be better to have a family?
Aileniz olmadığı için harika bir şey olduğunu sanıyorsunuz.
Not yet, but it's getting better.
Henüz değil ama iyileşiyor.
You'd better not take it as a day off!
Ne demek lise sonlar için spor müsabakası? "Boş verelim!" gibi şeyler düşünemezsiniz.
That's about it. So, you'd better not expect something but go to sleep.
Yani bir şeyler bekleme ve hemen uyu.
A plastic bag would be better. Hey, it's not like you're going to marry the stuntwoman, right?
Hey, bir dublörle mi evleneceksin?
It's better to not have people who know your identity by your side.
Kimliğini bilen insanların yanında olmaman daha iyi.
I think it's better if you're not there.
Orada olmazsan daha iyi olur.
It's better to have money than not.
Parası olmamasından daha iyi.
It is better not to irritate him.
Onu sinirlendirmesen iyi olur.
Not even Aaron, but, if it makes you feel any better,
Aaron'a bile, ama eğer daha iyi hissetmeni sağlayacaksa,
We are even much in the minority... do not you think it's better to wait the rest, so we have an advantage... so we no heavy losses lead to our best fighters?
şu an oldukça küçük bir azınlıktayız... bu onlar için bir avantaj geride kalanları beklemeliyiz.... bu yüzden ağır kayıplar verip en iyi savaşçılarınızı kaybeder misiniz?
"and if there's a soul, we must perceive it. " Otherwise it's better not to believe.
Swami Vivekananda kitabının birinde şöyle diyordu :
And it's better not to be too close from my son.
Ayrıca oğlumun çok yakınında olmamak daha iyi.
Do not do that, it is better that is in your community...
Hayır, hayır. Bunu kendi topluluğumuz içinde halletmemiz çok daha iyi olur.
Hey, you better not take it for a joyride.
Sakın gezintiye çıkmaya kalkmayın.
Tonight I thought it was best not to think about whether he gets better or doesn't.
Bu gece, hastalığı hakkında konuşmasak daha iyi olur aslında.
Reducing the violence is not a band-aid, it's actually the essential pathway to a neighborhood being able to develop, for the schools to be able to get better, for the kids to get rid of their stress disorders,
Siddeti önlemek geçici bir çözüm önemli olan bunu önlemek için belli bir gelisim saglayip okullarin önemini arttirmak..
I do not see how to be better than it was.
Ben daha iyi nasıl görmüyorum.
The important thing is that it is better and will return home, is not it?
Önemli olan şey, daha iyi ve eve dönmek değildir?
Listen, it's better not to go up there, it's not a pretty sight.
Dinle oraya gitmemek daha iyi, bu hoş bir manzara değil.
I told you that it is better not to go up there.
Yukarı çıkmamanın daha iyi olacağını sana söyledim.
Do you see why it's better to do a round-robin tournament and not a direct elimination?
Anlıyor musunuz, niye eleme usulü yapmayıp... lig usulü yaptığımızı?
If not there,'re better than like the place... it will be your home sweet home forever, son.
Gelemezseniz oraları sevmeye başlamanızın zamanıdır çünkü orası sizin için sonsuza kadar yuvanız olacak evlat.
Of course it can not. And get better.
Tabi.. gelin
Would not it be better to call him to say that I'm on my way?
Sağ salim indiğimi ve seçmelere gittiğimi arayıp söylesem iyi olacak.
That better not be what I thought it was, young lady.
Düşündüğüm şey olmasa iyi olur, küçük hanım.
Doctors Lederman and Pulde use food as treatment because they feel it's the best medicine available... medicine that not only makes their patients feel better but that truly improves their health.
Doktor Lederman ve Pulde yemeği tedavi olarak kullanıyor çünkü bunun mevcut en iyi ilaç olduğunu düşünüyorlar. Hastaya sadece daha iyi hissettirmeyen, sağlığını da geliştiren bir ilaç.
It is better for you that old metal monster now bless... because it will be your home for a while. Come on let's not hang around the rest on board.
bir süre evimiz olacak hadi sana etrafı göstereyim şu malzemeleri güverteye taşıyalım
Not yet, but it's better for us, isn't it, to wait until... after.
Henüz değil, ancak böylesi daha iyi, değil mi, bekliyoruz... şeye kadar.
It is better to not go into many details.
Daha fazla detaya girmene gerek yok.
I mean, it could be lying around, you might not even notice it, and then, boom, she tells you it's better in bed than you are.
Diyorum ki, o öylece etrafta olabilir, onu fark etmezsin bile, ve birdenbire yatakta senden daha iyi olduğu söylenir.
It could not have gone better.
Daha iyi olamazdı.
It's not that there's more action, just better action.
Daha hareketli değil ama daha bereketli.
it better be good 19
it better 38
it better be 85
better not 94
nothing 25771
not allowed 48
note 183
noth 18
not yet 7691
notebook 23
it better 38
it better be 85
better not 94
nothing 25771
not allowed 48
note 183
noth 18
not yet 7691
notebook 23
notes 105
notice 40
not really 5709
notorious 29
not at all 5606
nottingham 42
noticed 24
nothin 482
notch 62
noted 237
notice 40
not really 5709
notorious 29
not at all 5606
nottingham 42
noticed 24
nothin 482
notch 62
noted 237
nothing to see here 87
nothing else matters 82
not me 3274
nothing to hide 21
nothing much 304
not anymore 2246
nothing more 611
not my type 47
not tonight 725
nothing happened 754
nothing else matters 82
not me 3274
nothing to hide 21
nothing much 304
not anymore 2246
nothing more 611
not my type 47
not tonight 725
nothing happened 754