Kneel down translate Turkish
364 parallel translation
Kneel down and pray as the others are doing.
Diz çök ve diğerlerinin yaptığı gibi dua et.
You'll have to kneel down.
Diz çökmen gerekiyor.
- Kneel down, Dude.
- Diz çök Dude.
- First we sing a little hymn then kneel down and have a prayer.
- Önce ufak bir ilahi sonra diz çöküp dua ederiz.
Kneel down upon the earth.
Toprağa diz çökün.
At this moment, I could kneel down and give thanks to Leonardo.
Şu anda dizlerimin üstüne çöküp, Leonardo'ya teşekkür edebilirim.
Kneel down.
Diz çök.
Sit down, why don't you tell me to kneel down and beg his pardon for bringing up an unpleasant subject?
Oturmak mı? Neden diz çökmemi söylemiyorsun... Ve nahoş bir konuyu gündeme getirdiğim için, ondan af dilememi?
Start here by the head, back up a bit and kneel down.
Baştan itibaren başlayın, sadece biraz yedekleyin! Bu iyi.
Kneel down!
Diz çök!
- Kneel down here.
- Buraya diz çök.
Join your hands and kneel down.
Ellerinizi birleştirip diz çökün.
Kneel down so I can look at you.
Çömel de, sana bir bakayım.
I am determined to kneel down in front of Barbara and her father,
Eğer onları kırdıysam, Barbara ve babasının önünde
You mustn ´ t kneel down for anybody.
Kimseye diz çökmemelisin.
Couldn't you kneel down next to me and clasp your hands?
Ama sen de diz çöküp ellerini benim yanımda kavuşturamaz mısın?
Kneel down, all you miserable scum of the earth, and acknowledge.
Diz çökün dünyanın sefil pislikleri ve boyun eğin.
Kneel down, you scum of the earth.
Diz çökün pislikler.
I said to this girl, I said, "Let us kneel down and pray together."
Bu kıza dedim ki, "Hadi diz çöküp birlikte dua edelim."
Kneel down at the altar, confess your sins and repent.
Mimberin önünde diz çök ve günahlarını itiraf et pişmanlık getir.
Let's kneel down to pray.
Hadi dua etmek için diz çökelim.
Then I had to kneel down before him and worship him like a god so he'd be good.
"Sonrasında ise onun önünde diz çöküp kendisini iyi hissetmesi için tanrıymış gibi ona taptım."
- Kneel down.
- Diz çök.
The blood of the worthy Argentinean is ready disposed to rebel against all repression... they will not be made to kneel down
Değerli Arjantinlilerin kanı tüm baskılara karşı dökülmeye hazır durumda. ... bize diz çöktüremeyecekler.
That one day... kneel down for God as... humiliated men.
Tanrının önünde utançla diz çökmelerini.
And we will kneel down and weep.
Sonra diz çöküp ağlayacağız.
Let's kneel down.
- Ne yapılacağını bilmiyorum. - Dizlerinin üstüne çök.
Kaiyun Come here and kneel down
Kaiyun gelip diz çök
Signore, in Italy, when a coffin passes by... people cross themselves. They kneel down sometimes in the middle of the road.
İtalya'da, yoldan tabut geçiyorsa insanlar istavroz çıkartır.
Kneel down
Diz çökün!
Please kneel down
Lütfen diz çökün!
Of course, she wanted you to kneel down
evet, sizden diz çökmenizi istedi
"Better to kneel down and live than stay put and die."
"Diz çökerek yaşayacağına ayakta öl daha iyi."
Heretics, kneel down.
Tanrıtanımazlar, diz çökün.
Kneel down!
Diz Çök!
Kneel down, I said!
Diz çök, dedim!
Would you like to kneel down?
Diz çöküyor musun?
Kneel down
Diz çök
Kneel down... and receive the royal decree
Diz çöküp... Kraliyet fermanını kabul edin
I woke my little brothers and sisters and made them kneel down to pray.
Ben küçük kardeşlerimi kaldırdım ve onları diz çöktürerek dua ettirdim.
Now go on up there and you kneel down and you know, just say whatever comes into your heart.
Şimdi çık oraya ve diz çöküp... yüreğinden ne geçiyorsa söyle.
Kneel down.
Dizlerinin üzerine çök.
Kneel down there.
Şuraya diz çök. Öyle. Evet, güzel.
Kneel down.
Çök.
Kneel down, Jason.
Çök, Jason.
Now, Harry, I want you to kneel down and start pulling the sand into the hole.
Şimdi, Harry, çömelmeni isteyeceğim. Ve kumları çukura doldurmaya başla.
Let us kneel down and unite in a heartfelt prayer.
Haydi diz çöküp kalpten bir dua için birleşelim.
Ain't got time to kneel and pray Don't you let me down today
Dua edecek zaman yok Senin korumana güveniyorum çok
- Kneel before I knock you down.
- Köteği yemeden diz çök.
They'll drag you down, make you kneel before their idol.
Seni yerlerde sürükleyip putlarının önünde diz çöktürecekler sana.
I promise you, the moment they kneel to pray I will bring the whole edifice down on their unworthy heads.
Sana söz veriyorum, dua etmek için diz çöktüklerinde o büyük mabedin tamamını aşağılık başlarına yıkacağım!
down 3353
downtown 201
downstairs 319
downs 77
downey 56
downton abbey 33
downers 18
down the street 38
down on your knees 79
down the hall 119
downtown 201
downstairs 319
downs 77
downey 56
downton abbey 33
downers 18
down the street 38
down on your knees 79
down the hall 119
down low 42
down the stairs 50
down the road 38
down the line 26
down on the floor 28
down there 402
down the hatch 65
down below 33
down the drain 18
down you go 36
down the stairs 50
down the road 38
down the line 26
down on the floor 28
down there 402
down the hatch 65
down below 33
down the drain 18
down you go 36
down here 450
down on the ground 130
down to business 31
down now 22
down in one 23
down to 41
down in front 26
downing street 23
down on the ground 130
down to business 31
down now 22
down in one 23
down to 41
down in front 26
downing street 23