Pack up translate Turkish
2,345 parallel translation
I'm gonna go and I'm gonna pack up my balls!
Gidip toplarımı toplayacağım!
Pack up,. who?
Ne paketlemesi?
I'll go pack up my things.
Eşyalarımı toplayım.
That's why you asked me to help pack up your apartment. That's why we're going through your vests.
Bu yüzden daireni toplamak için benden yardım istedin ve bu yüzden yeleklerini gözden geçiriyoruz.
Let's just pack up some food and get out of here.
Biraz yiyecek alıp çıkalım buradan.
Bonnie : We should pack up the grimoires.
Büyü kitaplarını toplamalıyız.
Pack up your things, guys.
Pılınızı pırtığınızı toplayın, beyler.
Decided to pack up a few boxes of Ron.
Ron'un kutularını kullanmayı düşündünüz.
I suggest you go pack up and bring your stuff down.
Eşyalarını toplayıp aşağı indirsen iyi edersin.
I would just pack up my car and just go.
Sadece arabaya atlayıp öylece giderdim.
Were moving back to base camp until this area stabilizes, let's pack up.
Bu alan kararlı hale gelinceye kadar, ana üsse geri dönüyoruz, toparlanın.
Not Black Pike, lest they pack up, declare bankruptcy, and disappear with what's coming to me.
Black Pike'ın değil, toplanıp, iflas ettiklerini ilan ederler ve hakkımla ortadan kaybolurlar.
- Then pack up! - Fine!
- Topla pılını pırtını o zaman!
College is to broaden your world... not pack up your English teacher, bring him with you.
Üniversitenin amacı, ufkunu genişletmen ; İngilizce öğretmenini birlikte götürmen değil.
He wanted her to pack up and go with him, but she didn't want that.
Ablamın da onunla gitmesini istedi, ama o gitmek istemedi.
You know, I'm just about done here... so I'll probably pack up my stuff and head back up to camp.
Görüyorsunuz, burada işim neredeyse bitti... bu yüzden eşyalarımı toplayıp kampa dönmeliyim.
No joke. You know it would be really easy to just pack up and go home.
- Biliyor musun, eşyaları toplayıp eve dönmek daha kolay.
And wouldn't it be a huge waste of time to pack up, drive all the way out here, and turn around and go home after just a couple of hours?
Sence de eşyaları toplayıp, onca yolu tekrar geri gitmek ve saatler sonra eve varmak zaman israfı olmaz mı?
And you can pack up and move out of the house while you're at it!
İşini düzgün yaptığında eşyalarını toplayıp evi terk edersin!
Alright, I'm going to pack up my stuff, alright?
Peki, neyim var neyim yok topluyorum, tamam?
You pack up and get out of here in five minutes.
Pekala, hemen pılınızı pırtınızı toplayıp 5 dk. içinde toz olmanızı istiyorum.
Why don't we just pack up everything and we get out of here. - Okay!
Neden herşeyi alıp buradan çıkmıyoruz?
Let's pack up all the gear and let's go.
Eşyaları toplayalım ve sonra gidelim.
I don't expect you to pack up your bags and come with me right now.
Senden hemen valizlerini toplayıp şimdi benimle gelmeni beklemiyorum.
- Pack up.
- Toplan.
If I may say, sir, it seemed that you were in quite a hurry to pack up the place just now.
İzninizle. Az önce burayı toplamak konusunda aceleniz vardı sanki.
Pack up some stuff and leave it here...
- Ben toplamaya başlıyorum.
You need to pack up your stuff and leave.
Eşyalarını toplayıp gitmelisin.
Fuller, brenner, et's pack up.
Fuller, Brenner. Hazırlanın.
And I'm here to help you file that paperwork and... -... pack your stuff up for a new place.
Burdayım sana yardım etmeye geldim..
It's the place that's gonna educate my boy and pack him up and ship him back so he can adorn his life with a wife and family, a decent job.
Hani bavulunu toplayıp, gemiye binip eşine, ailene ve adam gibi işe sahip olmak için gideceğin eğitim kurumu olan yer var ya.
So, pack up.
Hazırlan.
Yeah, but if he's a maintenance worker, he could've picked up the bag after the dye pack went off.
Evet, ama eğer bina sorumlusuysa, çantayı boya tüpü patladıktan sonra da alabilirdi.
I wish I could just pack you up in a widdle doggie bag.
Keşke seni mini minnacık bir torbaya koyup götürebilsem.
Let's pack it back up!
Geri dönüyoruz.
Pack all this up.
Her şeyi topla.
♪ Pack it up, pack it in, let me begin ♪
♪ Pack it up, pack it in, let me begin ♪
Jenna was supposed to pack all this up but she kept putting it off.
Jenna güya bunları toplayacaktı ama... Sürekli erteliyor.
Pack it up.
Yollanın.
- No! Pack it all up!
- Hayır, hepsini paketle!
Go and pack his clothes up.
Şimdi gidip eşyaları topla onun.
Were you out picking up a 12-pack?
Bara mı gittiniz? Çok içtiniz değil mi?
You can move up in this pack.
Sürüde yükselebilirsin.
What you said, about me movin up in the pack?
Sürüde iyi yerlere gelebilirsin tarzında bir laflar etmiştin.
Shut your mouth, pack your stuff, and get back to Sweden before you fuck up anything else for us.
Çeneni kapat, ve her şeyi berbat etmeden önce eşyalarını paketleyip İsveçe geri dön.
- Gotta pack him up.
Onu gömmemiz gerek.
Pack it up.
Toplanın.
That's over. Kiddo, you have to help mom pack and suck it up like a man.
Ufaklık annene toplanmasında yardım et, adam gibi.
We're just gonna pack it up, move to vermont,
- Hayır, öyle bir şey demedim. - Devam.
So pack them up.
O yüzden hazırlanın.
Hey, pack that up, all right?
Toparlanın, tamam mı?
upsy 47
upstate 42
uppercut 41
upham 30
upper east siders 33
up you go 144
up next 81
up yours 130
upside down 57
up top 130
upstate 42
uppercut 41
upham 30
upper east siders 33
up you go 144
up next 81
up yours 130
upside down 57
up top 130
up to you 126
up against the wall 84
up guy 119
up and at' em 72
up call 187
up the stairs 74
up north 49
up we go 50
up high 87
up now 50
up against the wall 84
up guy 119
up and at' em 72
up call 187
up the stairs 74
up north 49
up we go 50
up high 87
up now 50