English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ P ] / Party time

Party time translate Turkish

1,454 parallel translation
party time.
Parti zamanı.
The rash is a total snooze, unless it's connected to the pneumonia, then it's party time.
Ama pnömoniyle ilişkisi varsa parti var demektir.
Party time.
Parti zamanı.
It's party time here.
Burada parti var oğlum.
OK, party time for the El Dude Brothers! Agh! Agh!
Pekâlâ, El Ahbap Kardeşler için parti zamanı!
Party time!
Parti zamanı!
You know, I mean, after April 15th, that's what we in the biz like to call party time.
Yani, 15 Nisan'dan sonrasına iş yerinde "Parti Zamanı" deriz.
Party time, people!
Parti zamanı, millet!
- [Buzzing] - It's party time!
- Parti zamanı!
So what time's this party?
Parti kaçta peki?
That's okay, it was a long time ago when we met. Kind of a crowded party.
Önemli değil, uzun zaman önceydi, çok kalabalık bir partiydi.
- every time you have a party...
Kusura bakma.
As long as we get back in time for the party.
Madem ki, partiye geri dönüyoruz.
Logan was at his sister's engagement party... having a perfectly lovely time when I showed up and dragged him off.
Logan ablasının nişanındaydı ve harika vakit geçiriyordu. Ben geldim ve onu sürükledim.
Of course I'd have to leave now and pick up some dilithium crystals on the way to fix the warp drive in my Jeep so that I could drive there and back in time to meet the wedding party back at the inn,
Tabii şimdi çıkıp, otelde düğün grubunu karşılayacak saatte dönmek için cipimin warp iticisini tamir etmek için dilityum kristali almalıyım ama bu yapılabilir.
And the bigger the party, the less time for bad sex.
Parti ne kadar büyük olursa kötü hokey oyuncusuyla kötü sekse o kadar az zaman kalır.
He'll jack it up, slap on a tire and we'll be at party number three in no time.
Önemli değil, arabayı kriko ile kaldırıp yeni bir lastik takacak ve hiç vakit kaybetmeden üç numaralı partiye gideceğiz.
As you all know, my new show Deep Powder is premiering next week - my official unveiling as a big-time celebrity - and someone gets to come with me to the party as my guest.
Hepinizin bildiği gibi, yeni şovum Deep Powder'ın haftaya galası olacak. Yüksek düzey bir ünlü olarak ilk resmi gösterimim ve biri benim konuğum olarak partiye benimle gelecek.
I DON'T NEED TO GO TO HIS LITTLE PARTY ANYWAY. WE'RE NOT GONNA HAVE TIME.
Yani onun küçük partisine gitmeye ihtiyacım yok.
So now might not be the best time to throw him a surprise party?
O zaman şu an ona sürpriz bir parti hazırladığımız açıklamak için uygun bir zaman olmayabilir, değil mi?
And by the time the poor hopeless bird realizes it's missing, it never even occurs to her that rock star Charlie bloody Pace could be responsible for such larceny, and the bloody party continues.
Ve zavallı çaresiz kuş onun yokluğunu fark ettiğinde, rock yıldızı Charlie kahrolası Pace'in böyle bir hırsızlıktan sorumlu olabileceği aklına bile gelmeyecek.
What time am I suppose to be at Richie's going away party?
Ricky'ye veda partisine kaçta gidebilirim?
You know I have a party at the crab shack on my birthday- - dj dave raps, and it's the one time a year i get drunk enough to break dance.
Doğum günümde Yengeç Barınağı'nda parti verip, yılda bir kez Dj Dave eşliğinde sarhoş olup break dans yaptığımı biliyorsun.
He went to Miami to party it up like he always does this time of year...
Oh. O, Miami'ye gitti, eminim çılgınca eğlenecektir, yılın bu zamanları, ara verdiğimizde hep yaptığı gibi.
My first time... was at this party at my parent's beach house.
İlki... ailemin sahil evindeki bir partideyken olmuştu.
Tree Hill High, school is out and it is time to party!
Tree Hill Lisesi, okul bitti ve şimdi parti zamanı!
I was sitting there at a perfectly decent party, like I have a thousand times before and... maybe, for the first time, I just felt like I was meant for something more, you know?
Orda harika bir partide oturuyordum, daha önce defalarca yaptığım gibi. ve... Belki, hayatımda ilk kez, daha değerli şeyler yapabileceğimi düşündüm, anlıyormusun?
When was the last time I got off with someone at a party?
Ya, evet. En son ne zaman bir partide birini buldum?
Great party, huh? Everybody seemed to have a good time.
Evet.
Next time those guys get to party, over busting some soul brother, better be out of my earshot.
Gelecek sefer o heriflerin muhabbetini siyah bir kardeş basabilir, kulak mesafesinin dışında olsalar iyi olur.
Now, are you coming to my party or you gonna give me a hard time?
Evet, şimdi partime geliyor musunuz? Yoksa işimi zorlaştıracak mısınız?
Now, it's time for the party games.
Parti oyunlarının zamanı geldi.
All yours, ditching his party this week end cause I don't want him to get all crazy violent everytime a boy undresses me with his eyes, which happens all the time, it's not my fault, I can't help it.
Senin olsun hepsi, Bu hafta sonundaki partisine gelmeyeceğim çünkü onun o kıskançlık krizlerini çekemem bir erkek bana asılırken ki bu her zaman başıma gelir, Bu benim suçum değil.
It's time to see if any of the party people of europe know where Amelia Delongpre might be.
Bakalım Avrupa'daki parti insanları Amelia DeLongpre'nin nerede olduğunu biliyorlar mı?
The last time I crashed an 09er party, I got ridiculed, roofied... and woke up missing my underwear. You can imagine how glad I am to be back.
En son bir 09'lular partisine geldiğimde Alay konusu olmuş ve iç çamaşırlarım olmadan uyanmıştım.
Birthday-party attendees said he was there the entire time.
Doğum gününe katılanlar, onun oradan hiç ayrılmadığını söyledi.
Next time I ask to go on a landing party, talk me out of it, okay?
Bir daha çıkartma ekibiyle gitmek istersem beni vazgeçir, tamam mı?
There's a time when the operation of the machine becomes so odious... I shall not seek and I will not accept the nomination of my party for another term as your president.
Öyle bir zaman ki ülkenin işleyişi öyle bir iğrenç hal aldı ki, bir daha asla, başkanınız olarak partim ile birlikte adaylığımı koymayacağım.
It's time to party!
Parti zamanı!
Remember, what about that time when we went to Jino party and I told you we seen it...
Hatırladın mı sana Jino'nun partisine gittiğimizde onu gördüğümüzü söylemiştim.
Hey, Morgan, what time's that party at?
Hey, Morgan, parti saat kaçta?
I will go there, attend the meeting and be back as soon as possible in time for the party.
Niye değil? Ben, oraya gideceğim, toplantıya katılacağım, ve geri geleceğim Tam partide
What time the party start?
Parti kaçta başlamış?
She remembered the first time she met Irena... at the party in Bloomsbury.
Bloomsbury'deki partide lrena'yla ilk kez karşılaşmasını hatırladı.
- It's getting very, very late and it's time that, yöu know, we were ending our dinner party and everything.
- Saat çok geç oluyor ve artık zamanı geldi yemeği ve her şeyi bitirmemizin.
- Southern Strategy. - He said we've delivered the South to the Republican Party for a long time when he signed the Act.
- Güney'i kanunu imzalamadan önce Cumhuriyetçi Parti'ye devrettiğini söylemişti.
I brought party favors this time.
Bu sefer parti için bir hediye getirdim.
But would you be back in time for Maeby's surprise party?
Ama Maeby'nin sürpriz partisine yetişebilecek misiniz?
After every party comes the time for cleaning.
Her partiden sonra temizlik vakti gelir.
Even I couldn't make this and have time to get ready for a party.
Ben hem yemeği yapıp hem de sunmaya vakit bulamazdım.
First time I laid eyes on Matt was at a tailgate party.
Matt'i ilk kez bir iş partisinde görmüştüm.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]