Start it up translate Turkish
826 parallel translation
Now, start it up again.
Tamam, şimdi çalıştır.
Start it up slowly.
Yavaşça yukarı çekmeye başlayın.
Start it up. Let me know when you're minus 10 the pressure.
- Başla. 10'dan geriye sesli say.
Start it up.
Bekle orada.
- Then they better start it up again'cause it's gonna- -
- Öyleyse, yine çalıştırsalar iyi olur, çünkü...
B.A., you might as well start it up now.
B.A. sen de hemen başla.
Start it up.
Çalıştır.
You can start by clearing it up.
Siz buraları temizleyin.
But once you start to add it all up, the Director seems the most obvious suspect.
Ancak hepsini eklemeye başladığınızda, direktör en açık şüpheli gibi görünüyor.
It will be the same under our new enterprise, which will now start up before your very eyes.
Şimdi gözlerinizin önünde işlerliğine başlayacak yeni fabrikamızda da durum bu şekilde olacak.
The starter has his flag up, and it looks like...
Start hakemi bayragi kaldirdi ve...
Maybe it'll clear things up if we start from the beginning.
En başından başlarsak her şeyi daha net görebiliriz.
Yeah, but my battery is run down, it won't start up again.
Evet, ama aküsü azaldı, tekrar çalışmaz ki.
And it's got to be done before that suit of yours comes to trial... and Lola gets a chance to sound off... before they trip you up on the stand, and you start to go in drag me down with you.
Davan mahkemeye gelmeden herşey hazır olmalı. Ve Lola konuşup, seni sıkıştırdıklarında, beni de kendinle batırmaya çalışacaksın.
Maybe if I start the lower hall and scrub my way up today, it'll make something special out of it for me.
Belki bugün, alt merdivenlerden yukarı doğru temizlemeye başlarsam benim için de özel bir gün olur.
But it just seems so silly to start a thing for her up there when it's not true.
Gerçek olmayan bir şey için, bir şeyler başlatmak aptalca görünüyor.
When are we going to start dividing it up?
Ne zaman pay etmeye başlayacağız?
What do I do about it... start the same thing all over again and wind up the same way?
Ne yapayım her şeye en baştan başlayıp kendimi yine aynı noktada mı bulayım?
So long as you're gonna open it tonight, I better start rounding up the boys.
Bu gece şişeyi açacağına göre, çocukları toplamaya başlasam iyi olur.
You start mussin'me up and you're gonna get it, d'you hear?
Bana bulaşırsan karşılığını görürsün, duydun mu?
If men of war start to use them to muster up courage, it means that it's all really over.
Askerler savaşma cesaretlerini bulmak için onları kullanıyorlarsa bu iş gerçekten bitmiş demektir.
They can start typing it up.
Kağıtları hazırlamaya başlasınlar.
I'll go in and start puttin'it up.
Ben gidip hazırlayayım.
Maybe it'll start up again.
Belki yine başlar.
It needs some fixing up, but it's a good place to start.
Biraz tadilat gerekiyor ama başlamak için iyi bir yer.
I think it's darling of course but if you absolutely hate it, we can rip everything up and start from scratch.
Bence çok güzel oldu ama eğer beğenmezsen her şeyi atıp baştan döşeriz.
And when I start, it's all up with the...
Ve başladığımda arkası geliyor.
Okay, start closing it up.
Tamam, kapatmaya başla.
Once a week we photograph the stuff, and clean it up so that he can start on another lot.
Haftada bir kez tüm bu şeyin fotoğrafını çekeriz, ve tahtada... ne varsa sileriz, bunun üzerine gelip başka bir şema çizebiliyor.
You can still make up for it! " And I start trying harder to bring the film to life.
Ekranda gösterilenler şimdi daha canlı olmalı.
All I'm saying is, you know, the next time you start adding up what I owe you... just put it in the book, huh?
Benim söylediğim, sıra borcumu tahsil etmeye gelince... kitabın içine koy, ha?
You're going to spend the rest of your life getting up one more time... than you're knocked down, so you better start getting used to it.
Bütün ömrünü, her yere serilişinde ayağa kalkarak geçireceksin buna bir an önce alışsan iyi olur.
It was a pretty queer experience to start making yet another movie... and end up making yet another... with a story line rotten with coincidence.
Yaşadıklarımız, bir filme başlamaya yetecek ve hikaye yapısının tesadüfen bozulmasıyla... tamamen başka bir filme dönüşecek kadar... acayip bir tecrübeydi.
It seemed to start when we picked up that signal, and it's gotten worse.
Sinyali aldığımızda onlara bir şey oldu... ve her an kötüye gidiyor.
You tear off half of the nail, bruising the spots where it is attached to the flesh ; you tear away the cuticle nearly all the way back to the top joint until beads of blood start to appear, until your fingers are so painful that, for hours, the slightest contact is so unbearable that you can no longer pick things up and you have to go and immerse your hands in scalding hot water.
Tırnağının yarısını koparıyorsun, etine tutunduğu yerden sökerek kaldırıyorsun ölü derileri artık kanayana parmakların saatlerce en ufak temasta hiç bir şeyi tutamayacak, artık dayanamayıp elini sıcak suya sokacak derecede acıyana kadar.
You can't start up a conversation, you can't make it say what it will never be able to say to you.
Diyaloga giremezsin asla söyleyemeyeceği şeyleri söyletemezsin ona.
It'd start squealing and freaking out, they'd have to... come up and bash'em 2 or 3 times.
Bağırmaya, ciyaklamaya falan başlarlar. Onların da gelip iki üç kez daha vurmaları gerekir.
- Shall we start drinking it up?
- İçmeye başlayalım mı?
He picked up the money, put it in a hidden place, and wanted to start making business with me.
O, parayı orda bir yere gizlemiş, bu sayede benimle pazarlık yapmayı düşünüyordu.
It's a Iot easier if I just come up and we start working on the material.
Seninle yukarı çıkıp çalışmaya başlasak daha iyi olmaz mı?
Listen, when things start going good for me, I'll make it up to you.
Lou dinle. İşlerim yoluna girince borcumu ödeyeceğim.
We took up a little collection along the midway and it ain't a lot, but it'll help you start and help you get back on your feet.
Panayır alanında biraz para topladık, fazla değil ama işe başlayıp belinizi doğrultmanıza yardımcı olur.
If they start tearing us up... it's the only place we got to run to.
Zora düşersek... Kaçabileceğimiz tek yer orası.
I better type this up before you two start trying to improve on it.
Siz ikiniz bunu geliştirmeye çalışmadan evvel yazılı hale getirsem iyi olacak.
If we take the cigarette and start to remove it... the quarter will seem to, um, seal itself up.
Sigarayı alıp çıkartmaya başlarsak bozukluk, tekrar kapanıverir.
Jon, the reason you're hesitant about Mandro, about starting it up again, is because you know the moment you start earning a living,
Mandro'yu yeniden başlatma konusunda tereddüt ediyorsun, çünkü para kazanmaya başladığın anda
It'd start out in the bedroom, but we end up in the living room.
Yatak odasında başladı ama oturma odasında sol buldu.
We could start up the engine and drive the anchor winch off of it.
Halatı yerleştirip, makineyi çalıştırabiliriz.
Papers follow up on this, it might start a panic, you know.
Gazeteler bunu yazar. Bir panik başlayabilir, biliyorsun.
Mr. Pupkin, we mean what we say when we thank you for stopping up. And we mean it when we tell you that you can call us when you start working. - Goodbye.
Bay Pupkin, geldiğiniz için teşekkür ederiz çalışmaya başladığınız zaman bizi tekrar arayabilirsiniz.
"I wish they'd keep that goddamn noise down." I hear it, I wake up automatically, start thinking about shit I did.
Ama ben o sesi duyar duymaz otomatik olarak yapmış olduğum şeyleri düşünmeye başlıyorum.
uptight 38
upsy 47
uppercut 41
upstate 42
upham 30
upper east siders 33
up you go 144
up next 81
up yours 130
upside down 57
upsy 47
uppercut 41
upstate 42
upham 30
upper east siders 33
up you go 144
up next 81
up yours 130
upside down 57
up top 130
up to you 126
up against the wall 84
up and at' em 72
up call 187
up guy 119
up north 49
up the stairs 74
up we go 50
up now 50
up to you 126
up against the wall 84
up and at' em 72
up call 187
up guy 119
up north 49
up the stairs 74
up we go 50
up now 50