Still the same translate Turkish
2,051 parallel translation
No matter where it is, every convocation is still the same.
Mühim olan yer değil tüm mezuniyetler aynıdır.
You're still the same scared, pathetic, perfect little girl.
Sen hala o korkmuş, acınası, harika küçük kızsın.
You're still the same bitter, lonely loser... who can't stand to see me have a life... because you never had one.
Sen de benim bir hayatım olduğuna senin olmadığı için dayanamayan aynı kinci eziğin tekisin.
We're still the same people, except we're Jewish and they're considering changing my blood type.
Biz aynı insanlarız. Yahudi olmamız hariç ve kan grubumu değiştirmeyi düşünüyorlar.
he's still the same man.
Aslında hala aynı kişi.
Well, I'm still the same person. No.
Tamam, ben hala aynı insanım.
The weather conditions are still the same.
Hava durumu halen aynı.
I have a problem. But i'm still the same person inside.
Bir problemim var... ama ben hala aynı kişiyim içimde...
I'm still the same girl.
Hala aynı kızım.
We haven't seen each other for years. You're still the same.
Yıllardır görüşmedik.
Maybe because I'm still the same person that let her go then.
Belki de aynı kişiyim hala.
Still the same phone number, isn't it, Murray?
Ama telefon numarası aynı değil mi, Murray?
You just have to remember that even if things are changing all around you, deep down, you're still the same person.
Hatırlaman gereken şey, etrafındaki şeyler değişiyor olsa da özünde, aynı insansındır.
Still the same thieving scumbag.
Hala aynı hırsız pislik.
No one on my block, that I grew up with, has been here, and a lot of people I grew up with are still in the same hometown, drinking beer at the same bars they did when they turned 21,
Benim etrafımda kimse de bunu farketmedi birlikte yaşadığım bir çok kişi hala aynı 21 yaşına girdikleri barda bira içiyorlar, ben o hayatı istemiyorum
At the same time, I think that she's also still drawn to him, you know?
Aynı zamanda da ona doğru bir çekildiğini hissediyor. Anlatabiliyor muyum?
So I hope that when I return they still think of me as the same guy.
Bu yüzden geri döndüğümde beni hala aynı kişi olarak göreceklerini umuyorum.
Do you think Andrew was still visiting the same place?
Sence, hala aynı yere mi gidiyor?
So you and Oliver are still in the same apartment that you all used to live in?
Yani siz Oliver'la hâlâ eski dairenizde kalıyorsunuz?
So you still feel the same way as you felt before, that you're just not ready to stay with your dad... just yet.
Peki hâlâ önceki gibi mi hissediyorsun babanda kalmaya hazır olmadığını... şimdilik.
You still look the same.
Sen hala aynı görünüyorsun.
- Still on the same side, Maurice? - Pete.
- Hala aynı tarafta mıyız Maurice?
Still on the same side, Maurice?
- Hala aynı tarafta mıyız Maurice?
And no matter how hard you try, he's still gonna be the same jerk who sent you into this office in the first place. Oh.
.. ve ne kadar zorlarsan zorla, seni ilk gün bu ofise getiren o aynı ahmak olarak kalacak.
I guess he still is, but it's never the same when somebody's getting all into somebody new, so it's kind of like I've lost both those things, the penis and the friend.
Sanırım hâlâ öyle ama birisi, yeni biriyle yeni bir keşfe başladığında her şey değişir o yüzden iki şeyi de kaybetmiş sayılabilirim hem penisi hem arkadaşı.
I needed to make sure that when the dust settled, we still felt the same.
Tozlar durulduğunda aynı şekilde hissettiğimizden emin olmak istedim.
I needed to make sure that we still felt the same.
Birbirimize karşı hissettiklerimizin bitmediğine emin olmam gerekti.
Before "gossip girl," there was edith wharton, And how little has changed. The same society snobs still reigned,
Dedikoducu Kız'dan önce, Edith Wharton vardı ve görün ki ne kadar az şey değişti aynı sosyetik züppeler saltanatlarını sürüyorlardı yalnızca korse ve at arabası içindeydiler.
Can't you check it out and still be the same Jake?
Gözden geçirmeyip, hala aynı Jake olamaz mısın?
But I still keep asking myself the same question.
Ama kendime sürekli şu soruyu sormadan edemiyorum.
I'll still have the same lips, the same hot ass.
Hâlâ dudaklarım ve bu ateşli popom duracak.
We're up the same creek and we still need a paddle.
Aynı sandaldayız ve hâlâ kürek çekmemiz gerekiyor.
Why was the same PR firm employed by the tobacco industry to persuade the public that smoking is healthy, then employed by the oil industry to convince us there was still doubt about climate change?
Neden bizi sigara içmenin sağlığa zararlı olmadığına ikna eden halkla ilişkiler şirketi, petrol endüstrisi tarafından işe alındı ve bizi küresel ısınma konusunda şüpheler olduğuna ikna etmeye çalışıyor?
Forever after, it will still be the same every day
Bundan sonra da hep böyle olacak.
Half the staff's still out with the same bug, and they need me to cover for a while.
Aynı virüs yüzünde kadronun yarısı yok... Bu yüzden yerlerine bir süre benim de bakmam gerek.
It's still an egg, but it's not the same.
Hala yumurtadır ama eskisi gibi de değildir.
"Let this time stand still and I stay the same way I am."
Zaman dursun Ben de hep böyle kalayım
You think that lex is still that same man you saved on the bridge eight years ago?
Lex'in 8 yıl önce köprüde kurtardığın adam olduğunu mu sanıyorsun?
But we may still reach many of the same conclusions, given similar data sets.
Ama benzer veri setlerimize bakarsak, yine de aynı kararlara varabiliriz.
Are you still having sex with the same guy?
Hala aynı adamla seks yapıyor musun?
I've been the same since we met, and I'll still be the same fool in 20 years!
Üniversiteden beri hiç değişmedim. 2000'li yıllarda nasılsam şimdi de aynı boktan herifim.
And whoever killed Galligan is still here. And it's the same person who killed Max Hawbacker.
Ve Galligan'ı öldüren kişi hala burda, Max i öldüren kişiyle aynı
We'vejust received intelligence he may still be alive-in Switzerland. And my friend received the same intelligence... and has dispatched his people to find Kolben.
Hala İsviçre'de yaşıyor olabileceğinin istihbartını aldık, ve arkadaşım da aynı istihbaratı aldı.
Do you still feel the same way about Josh?
Josh hakkında hala aynı şekilde mi hissediyorsun?
When you wore the same shirt to the office every day for a month. I still do.
Bir ay boyunca ofiste aynı gömleği giydin.
Nobody's joining the Klan, but a lot of people... still hire the white guy over the black guy with the same rà © sumà ©.
Klana kimse katılmıyor ama hala birçok insan aynı özgeçmişe sahip siyahi adam yerine beyaz adamı işe alıyor.
Do you still feel the same way about Josh?
Josh'la ilgili hissettiklerin hala aynı mı?
But, yeah, that stuff is still all the same.
Ama evet, o halim hala değişmedi.
I am Roshan Abbas, and we are still discussing the same topic...
Ben Roshan Abbas ve yine aynı konuyu tartışıyoruz...
We're still doing the same thing we did in high school.
Bir düşünün. Hala lisede yaptıklarımızı yapıyoruz.
We're still on the same side.
Hala aynı taraftayız.
still there 93
the same goes for you 21
the same to you 32
the same as you 50
the same one 32
the same thing happened to me 16
the same 389
the same thing 67
the same way 23
the same night 17
the same goes for you 21
the same to you 32
the same as you 50
the same one 32
the same thing happened to me 16
the same 389
the same thing 67
the same way 23
the same night 17
the same day 16
same 401
sameen 56
same shit 36
same here 431
sameer 18
same place 91
same to you 169
same old shit 20
same for me 44
same 401
sameen 56
same shit 36
same here 431
sameer 18
same place 91
same to you 169
same old shit 20
same for me 44
same as usual 40
same as me 59
same age 24
same old 229
same as before 48
same as yesterday 19
same as you 248
same goes for you 33
same question 21
same as last time 25
same as me 59
same age 24
same old 229
same as before 48
same as yesterday 19
same as you 248
same goes for you 33
same question 21
same as last time 25