The family translate Turkish
39,988 parallel translation
The family's chauffeur has the day off.
Şoförleri bugün izinli.
You want the resident registration of the family that moved in, right?
Taşınan ailenin tapu sicili kayıtlarını istemiştiniz değil mi?
You renamed the family diner after yourself.
Lokantanın ismini bile kendi soy ismin olarak değiştirdin.
Back home, my younger brother was given the family business to run when clearly I had the business gene.
Eve döndüğümde, küçük kardeşime aile şirketi işletildi. Açıkçası işletme genim vardı.
I find it helps in understanding the child to know the family.
Evet. Bunu çocuğun aileyi anlaması gibi algıladım.
When a child recovers, the family will generally choose to forget.
Çocuklardan biri anladığında aile bırakmayı tercih ediyor.
It's where all this comes from, the wealth of the family.
Ailenin zenginliği de, oradan geliyor.
Whenever the family wanted me to get some fresh smells, we all got in the car for a ride.
Ailem ne zaman temiz hava almamı istese arabayla geziye çıkardık.
I'm gonna make sure that you guys are all taken care of, the rest of the family, some loyal employees.
Hepiniz ilgilenildiğinizden Ailenin geri kalanı, sadık çalışanlar.
- Yeah, yeah, the family account.
Evet, aile hesabına.
I know about the family account.
Aile hesabı muhabbetini biliyorum.
What was that business with Howard about the family account?
Howard'la konuştuğunuz aile hesabı işi nedir?
I know, but what did it have to do with the family account?
Anladım, ama aile hesabımızla ne ilgisi var?
Using the family account, what an idiot.
Hem de aile hesabını kullanarak, ne kadar aptalca.
You know what my father always said about your side of the family?
Babam, ailenin siz tarafı hakkında hep ne derdi, biliyor musun?
- Yeah, it runs in the family.
Evet, babana çekmişsin.
I'll go get the doctor and the family.
Gideyim de sizinkilerle, doktoru çağırayım.
We're gonna spend some quality time with the family.
Ailecek biraz kaliteli zaman geçirelim dedik.
I like it here... -... the family does.
Burayı sevdim, aile işleri falan.
There was a child who came from Hanyang to visit his mother's family's house to play at the beach.
Kumsalda oynayabilmek için akrabalarını ziyarete gelen Hanyanglı ufak bir çocuk vardı.
But fast-forward through the decades, and in the year 2000, the Shotwell family sells their now antique heirloom for $ 200,000.
Ama on yılları hızlıca geçersek 2000 yılında Shotwell ailesi artık bir antika olan aile yadigarını 200.000 dolara satar.
I know you live a tough life with your aunt's family since you're an orphan but you're not the only one going through a tough time.
Teyzenin vesayeti altında zor bir hayat yaşadığını biliyorum ama zorluk çeken tek kişi sen değilsin.
The part-time job, my aunt's family, and a boyfriend.
İş, teyzemler ve erkek arkadaş! Ne biçim koruyucu meleksin?
This was the site of Kim Dam Ryeong's family home.
- Kim Dam Ryeong'un hanesinden bahsediyorum.
His close family member, who was next in line for the throne, died and a great number of his entourage died, as well.
Tahtın sonraki vârisi öldü ve bu meseleyi irdeleyen memurlar da öldü.
There was a change in Park Joong Won's plans to fortify the royal family due to the late king's will.
Rahmetli Kral'ın son arzusu Kral'ın üzerinde mutlak hâkimiyet kurmayı plânlayan Park Jong Won'un plânlarını bozmuştu.
So now you understand the plights of the royal family, do you?
Bir kralın endişelerini artık anlıyorsun, değil mi?
Did your older brother tell you that you were the only hope for your lowly family?
Değersiz olan senin, değersiz olan ailenin tek umudu olduğunu mu söyledi ağabeyin? !
Due to a single military man having come to so much power your civil servants'power have become undermined and the power of the royal family is quickly wavering, Your Highness.
Aşağılık bir askeri görevli güç ediniyor. Askeri görevliler güç kazandıkça kraliyet ailesi dehşetli bir buhrana sürükleniyor.
It brings a family honor to offer a child to the Kirin Tor.
Çocuğunu Kirin Tor'a vermek aileye onur getirirmiş.
There is no other man I would entrust the safety of my family to, Varian.
Ailemin güvenliğini sağlayacağına güvendiğim başka bir adam yok Varian.
Eight, indecent cousins including Infamous Kate, the Millner family nymphomaniac.
Millner ailesinin ünlü olmayı başaramamış erkek delisi Kate ile beraber diğer münasebetsiz kuzenler.
But when it came to the relay, being part of your team, your Olympic team, your family,
Ancak röle geldiğinde, Ekibinizin bir parçası olmak, Olimpiyat ekibinizi, ailenizi,
Well, that'd be easier if he wasn't the only family member I have left.
Geride bıraktığım tek aile üyesi olmasaydı daha kolay olurdu.
The money Madoff stole from my family had been set aside to take care of my brother because he's gonna need medical assistance for the rest of his life.
Madoff'un ailemden çaldıkları para Kardeşime bakmak için bir kenara bırakılmıştı Çünkü hayatının geri kalanında tıbbi yardıma ihtiyacı olacak.
If he's attempting to protect his family, he should not be given the opportunity because we, his victims, did not have the same opportunity to protect our families.
Ailesini korumaya çalışıyorsa, Ona fırsat verilmemelidir Çünkü kurbanları biz,
But while we're on the subject, you say you wanted to protect your family.
Ancak biz konuya devam ederken, Ailenizi korumak istediğini söylüyorsun.
Here's the thing. You know my family.
Sorun şu ki, ailemi tanıyorsun.
Or a housewife out in the woods apart from her family just long enough.
Ya da ormanda, ailesinden yeteri kadar uzak kalan bir ev hanımı.
The famous Templar family ring.
Ünlü templar ailesinin yüzüğü.
She's the glue that holds that family together.
Nan, aileyi bir arada tutan, tutkal gibiydi.
And then we go back to the island with the second boat so you can get your family.
Ve sonra başka bir tekne ile adaya gideceğiz ve aileni alacaksın. Ama hiç suları yok.
Think about your family, your family is on the line.
Aileni düşün, ailen hâlâ orada.
I am the only one who knows where your family is.
Ve ailenin hangisinde olduğunu bilen tek kişi benim.
We have to focus on your family and then we'll find the fisherman.
Şu an ailene odaklanmış durumdayız ondan sonra balıkçıyı buluruz.
Is it possible that your family was not on the boat as you said?
Söylediğin gibi ailen teknede değil miydi?
I am the only one who knows where your family is.
Ve ailenin yerini bilen tek kişi benim.
Family has fun and whatnot and we go to the beach, and but I've been stuck, you know, with my wife and the kids in the same hotel room for a week now, you know what I mean?
Herkes eğleniyor işte plaja falan gidiyoruz, ve... Ama tüm hafta boyunca resmen karım ve çocuklarla aynı otel odasında sıkıştım, ne dediğimi anlıyor musun?
And if by some miracle we do track him down through the buyer there's no guarantee that the fisherman will talk in time to save your family.
Diyelim bir mucize oldu ve alıcı vasıtası ile adamı yakaladık, balıkçının ailenin yerini söyleyeceği ile ilgili garantin var mı?
But in the meantime I need every available resource out there searching for your family and that includes you.
Ama aynı zamanda ailenizi kurtarmada yardımcı olacak tüm kaynaklara ve bilgilere sahip olmalıyım.
It looks like you were either involved in a money laundering scheme or you paid the fisherman to get rid of your family and then you got rid of him.
Para aklamaya çalışıyorsunuz gibi görünüyor, ya da balıkçıya ailenizi ortadan kaldırması için para verdiniz. Ve sonra da siz onu ortadan kaldırdınız.
the family business 35
family 1231
family is everything 18
family first 36
family guy 58
family comes first 25
family dinner 19
family and friends 25
family only 25
family emergency 19
family 1231
family is everything 18
family first 36
family guy 58
family comes first 25
family dinner 19
family and friends 25
family only 25
family emergency 19
family reunion 17
family stuff 23
family members 20
family law 16
family history 17
family man 38
family too 21
family business 42
family meeting 38
the floor is yours 27
family stuff 23
family members 20
family law 16
family history 17
family man 38
family too 21
family business 42
family meeting 38
the floor is yours 27
the flash 89
the first one 115
the forest 35
the first of many 20
the first time i saw you 26
the floor 53
the final frontier 122
the first time we met 43
the future 293
the french 76
the first one 115
the forest 35
the first of many 20
the first time i saw you 26
the floor 53
the final frontier 122
the first time we met 43
the future 293
the french 76
the fool 54
the food 120
the front 31
the father 151
the first 240
the facts 28
the front door was open 16
the first day 25
the fire 114
the fuck is this 18
the food 120
the front 31
the father 151
the first 240
the facts 28
the front door was open 16
the first day 25
the fire 114
the fuck is this 18