This stuff translate Turkish
15,769 parallel translation
But the kids are paying for this stuff.
Ama çocuklar bu şeye para ödüyor.
I'm gonna put this stuff in the car.
Eşyaları arabaya yerleştireceğim.
I don't know how to talk about this stuff.
Bu şey hakkında nasıl konuşulur bilmiyorum.
I got cases of this stuff, and quite frankly...
Ve dürüst olmak gerekirse, ki gayet dürüstüm...
How does he afford all this stuff?
Bu şeyleri nereden bulmuş?
It's so great you know this stuff.
Bu illeti bilmek çok güzel.
Come on, you gotta rehearse this stuff.
Haydi, bunun provasını yapmalısın.
- This stuff is purchasable at any corner drugstore.
- Bunları her eczaneden alabilirsiniz.
I had to clear all this stuff.
Bunları temizlemek zorundaydım.
- You know a lot about this stuff.
- Bu konularda bayağı bilgilisin.
How long's this stuff been going on?
Bu durum ne zamandır böyle?
Apparently, some of the less athletic types go nuts for this stuff.
Anlaşılan sporcu olmayan tipler böyle şeylere bayılıyorlar.
I... I mean, it's not like they were forcing her to do any of this stuff.
Onu bunların hiçbirine zorlamıyorlardı.
How does he afford all this stuff?
Tüm bunlara nasıl parası yetiyor?
Well, hell, I mean, I don't want to force a reluctant woman to have to come in here and talk about all this stuff.
E o zaman ben de isteksiz bir kadını buraya çağırıp da konuşmaya zorlamak istemem.
How can I explain all this stuff they say about me?
Bana söylenenleri ona nasıl açıklayabilirim?
Does he not have a point when he says the leakage of this stuff, the dirty character of it amounts in part at least to an attempting lynching of Clarence Thomas?
Aslında haklı olabilir mi? bu şeyin ortaya böyle çıkarılması en azından hemen kötü bir karakter yaratılması, Clarence Thomas'ı linç etmeye çalışmak gibi değil mi?
- Except this stuff doesn't belong to us.
- Bu şey bizim değil.
Then why did we do all this stuff?
O zaman tüm bunları neden yaptık?
Get this stuff off me, man!
Bu şeyleri bana bırak adamım!
You took all this stuff with you from Australia?
Bunları ta Avustralya'dan buraya yanında mı getirdin?
It's red and gross, so I bought this stuff.
Kırmızı ve iğrençtiler. O yüzden ben de bunu aldım.
I wanted to clear their debts, buy them things, and then it was for me, to get nice stuff, cars, clothes, all this stuff.
Borçlarını ödemek, onlara bir şeyler almak istedim. Sonra ben geldim, güzel eşyalar, arabalar, giysiler, böyle şeyler aldım.
Kimmy, what is all this stuff?
Kimmy, ne bunlar bu kadar?
Wow! They're not kidding when they say this stuff attracts women!
Bu şey kadınları çeker derken yalan söylemiyorlarmış!
This is heart-rending stuff, man.
Yürekler eriyecek oğlum bununla.
I just feel like I can talk to you about this kind of stuff. Yeah?
Seninle bu tarz şeyleri konuşabileceğimi hissediyorum da.
Maybe you dig this cops-and-robbers stuff.
Belki bu hırsız, polis işlerini sen araştırmalısın.
- Confirmation? You want to read the sick stuff this bitch said?
O sürtüğün dediği iğrenç şeyleri okumak ister misin?
I have a den in the house where I do the financial stuff but this is where all the big ideas happen.
Mali işlerimi evdeki çalışma odamda yapıyorum. Burası ise bütün büyük fikirlerin çıktığı yer.
I don't know if I ever mentioned this, but I never had a father to do this kind of stuff with.
Daha önce bahsettim mi bilmiyorum... bu tür şeyleri yapabileceğim bir babam olmadı.
It's so easy to disregard all of this, all this, like, being able to get married stuff and what it means, but when we were in city hall today, in public, in front of total strangers...
Bütün bunları, hepsini, evlenmekle ilgili şeyleri ve geldiği anlamı falan önemsememek çok kolay. Ama bugün belediye konağındaydık, herkesin içinde ve tamamıyla yabancıların önünde...
I did your laundry today and I threw in some of the girls'stuff and, uh, I think it was this little fella to blame.
Bugün çamaşırlarını yıkadım ve bazı şeyleri makineye attım ve sanırım suç bu arkadaşın.
Well, whose stuff is all this?
Bu eşyalar kimin? Jess geri mi döndü?
I remember after, right after, we went home, parked the car in the driveway, and you don't make this kinda stuff up, right there, the Mulaney kids.
Sonra, eve dönerken, bunu uyduramazsın. Tam orada, çocuklar oyun oynuyorlardı.
He did a lot of card and coin stuff, but there was this one thing he did that just stuck with me forever.
Bir sürü kart ve para numarası yaptı ama sonsuza dek aklımdan çıkmayan yaptığı tek şey vardı.
I mean, when something like this happens, your mind makes up stuff for you to cope, you know?
Böyle bir şey olduğunda, başa çıkabilmen için zihnin bir şeyler uydurur.
Which means there's a world out there where none of this tragic stuff ever happened.
Yani, bu trajik olayların hiç yaşanmadığı bir dünya var.
- It's this cheesy school dance, where you go in the gym and dance to music and stuff.
- Aptal bir okul balosu. Spor salonunda dans filan ediliyor.
It's just like this bogus movie rental stuff and this Angela Wright.
Film kiralama kayıtları ve Angela Wright'a yapılan gibi sahte.
You do this kind of stuff all the time?
Bu tür şeyleri her zaman yapar mısın?
My father don't care about stuff like this.
Babam böyle şeyleri umursamaz.
You know, we're in mediation, which is why I need to pull all this financial stuff together.
Anlaşmalı boşanacağız, o yüzden, bu finansal dökümlere ihtiyacım var.
Hey, you know, if you ever want to talk about this Josh stuff, I'm here.
Hey, eğer Josh hakkında falan konuşmak istersen ben burdayım.
You do this kind of stuff all the time?
Bunları her zaman yapar mısın?
Do we have to keep prefacing it with all this nice-guy stuff?
Sürekli şu iyi adam laflarıyla başlamak zorunda mıyız?
This is strong stuff.
- Bayağı sertmiş.
First of all, I just wanna say this, that I think that we, as moms, do way too much stuff.
İlk olarak şunu söylemek istiyorum ki bir anne olarak, hepimizin yapacak çok fazla şeyi var.
This is old spiritual stuff here.
Bu eski ruhani bir durum.
This is the stuff you wanted, right?
İstediklerin bunlardı, değil mi?
But you licked this one, and did all sorts of other weird stuff to it.
Ekmeğe tecavüz ettin ama.
stuff 485
stuffed 27
stuffing 22
stuff happens 27
stuff like that 238
stuff it 26
stuff and nonsense 20
this is 5015
this way 5411
this is my bedroom 18
stuffed 27
stuffing 22
stuff happens 27
stuff like that 238
stuff it 26
stuff and nonsense 20
this is 5015
this way 5411
this is my bedroom 18
this is your captain speaking 58
this is it 3373
this is important 545
this is bullshit 584
this is bad 606
this is awesome 376
this one 1756
this isn't you 235
this is me 479
this is different 405
this is it 3373
this is important 545
this is bullshit 584
this is bad 606
this is awesome 376
this one 1756
this isn't you 235
this is me 479
this is different 405
this is weird 356
this is crazy 1291
this is fun 448
this is a 428
this is ridiculous 1419
this isn't right 330
this is the guy 68
this is for you 917
this is not good 352
this time 1599
this is crazy 1291
this is fun 448
this is a 428
this is ridiculous 1419
this isn't right 330
this is the guy 68
this is for you 917
this is not good 352
this time 1599
this is a bad idea 175
this isn't going to work 72
this is good 1083
this morning 1627
this isn't 241
this is serious 534
this is amazing 700
this guy 1059
this isn't going to work 72
this is good 1083
this morning 1627
this isn't 241
this is serious 534
this is amazing 700
this guy 1059