English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / Turn away

Turn away translate Turkish

1,279 parallel translation
Don't turn away...
Dönüp gitme...
People can't turn away from an accident.
İnsanlar bir kazaya bakmaktan kendilerini alamazlar.
And thence from Athens turn away our eyes to seek new friends and stranger companies.
Atina'dan gittikten sonra yeni dostlar ve yeni bir yaşam edineceğiz.
Don't turn away.
Arkanı dönme.
You want to turn away good fortune, then so be it
Nimeti tepiyorsun
And what ifyou're wrong and he does turn away?
Ya yanılıyorsan? Ya sırtını dönerse?
Don't turn away from your conscience.
Vicdanınızın sesini dinleyin.
I'm going to turn away and walk away... and not look at him, and not see my man, my Earl.
Arkamı döneceğim ve gideceğim. Ve ona bakmayacağım. Adamımı görmeyeceğim.
Turn away in front of elders.
Büyüklerinin yanında içerken kafanı çevir.
If you do not understand something you begin to destroy it, you begin to turn away from it.
Eğer bir şeyi anlamazsanız, onu yok etmeye, olduğu halden uzaklaştırmaya başlarsınız.
And I'm not going to turn away from you, Andie.
Sana sırtımı dönmeyeceğim, Andie.
- Turn away from temptation.
Cazip gelen şeylere sırt çevirin.
You must turn away, Jessica, or it will drive you mad.
Dönmelisin Jessica, yoksa çıldıracaksın.
We don't usually service that level of action... but I hate to turn away a new customer.
O kadar yüksek miktarda oynatmıyoruz. Ama yeni bir müşteriyi geri çevirmeyi sevmem.
Turn away, nephalim.
Etrafına bir bak.
You can just turn away and smoke your cigarettes and play with your child or your dog!
sigaranı yakıp Uzaklara gidip çocuğun ya da köpeğini alıp oynamak kadar.
Miss Bart, don't turn away.
Bayan Bart, benden uzaklaşmayın.
Why did you turn away from me?
Neden bana sırtını döndün?
Seemed like it would've been so easy for him to just... turn away a little so it didn't show.
Bence onun için bunu göstermemek oldukça kolay bir iş olurdu. Birazcık dönerek kimseye göstermezdi.
Sensitive viewers may want to turn away.
Duyarlı izleyiciler bu haberi seyretmesinler.
Why did you turn away from me when you were talking to him?
Onunla konuşurken niye bana arkanı döndün?
I ought to turn away, but I can't. Such beauty.
Geri çevirmeliyim ama böyle güzelliği geri çeviremem.
We take old customers and turn away the rest.
Yaşlı müşterileri alalım ve dinlenmelerini sağlayalım.
Always, before I can finish, you close the door, hang up, or turn away to leave.
Her zaman, daha sözümü bitirmeden kapıyı yüzüme kapattın. Telefonu kapattın. Ya da dönüp arkanı gittin.
He can't turn away scantily clad women, from any dimension.
Herhangi bir boyuttan gelen, tehlike içindeki kadınları asla geri çeviremez.
If need be, this will turn away evil spirits.
Eğer ihtiyacınız olursa bu, kötü ruhları uzak tutar.
As soon as I turn this over, Kung Lao is twenty-four hours away from being mine.
Burada bocaladığım sürece Kung Lao benden yirmidört saat uzakta olmaya devam edecek.
Well anyway, I don't wanna give away the ending, but I will say that it spirals toward an incredible twist turn that parallels my own life.
Neyse kitabın sonunu ele vermek istemiyorum, Fakat benim hayatımla da paralelliği bulunan muazzam şaşırtıcı bir dönüm noktasına doğru geliştiğini söyleyebilirim.
The serial killer makes us believe that he's guilty, In turn diverting the suspicion away from the real estate lady?
Seri katil, emlakçı kadından şüpheleri uzaklaştırmak için bizi suçlu olduğuna inandıracak?
She knew that the light from a child's face would turn me away from her darkness.
Bir çocuğun yüzündeki ışığın beni onun karanlığından uzaklaştıracağını biliyordu.
And remember You're always free to turn to the light that drives away all darkness.
Ve hatırlayın... ışığa dönmek için her zaman özgürsünüz. Bu sizi bütün karanlıklardan uzaklaştırır.
But, man, once I turn it into art, I can't give it away.
Bunu sanata dönüştürünce başkalarına veremem.
"Let things be... do not turn your face away"
"Senden başka şeyleri düşüneyim."
And now this wall of lies has been destroyed... so that this court may fi nally see the truth... and, pray God, not turn its eyes away.
Şimdi bu yalanlar duvarını yok edeceğiz. Nihayet bu mahkeme gerçekleri görecek ve umuyorum buna sırtını çevirmeyecek.
Don't turn away from the truth.
Gerçeğe sırtınızı dönmeyin.
If I find it I'll turn it in right away, Mr...
Eğer bulursam derhâl teslim ederim, yoldaş.
"Turn into a cloud or a bird and fly away."
Bu nedenle şehir insanları tatil için köye gelirler
Faith's turn to the dark side of the force put the kibosh on any away plans for me. UC Sunnydale.
Faith'in kötülerin tarafına geçmesi şehirden uzaklaşma hayallerimi tamamen boşa çıkardı.
Do you think this clumsy ruse will turn me away from Matala?
Bu acemi oyununun beni Matala'dan uzaklaştıracağını mı düşünüyorsun?
I could turn around and run away or I could smile, be brave and walk on over.
Arkamı dönüp kaçabilirdim ya da gülümseyip, cesur olup ona doğru gidebilirdim.
Now you get it back and turn them away! Sal!
Şimdi geri al ve onları yolla!
My turn to steal your life away.
Şimdi ben de senin hayatını alacağım.
We turn around to walk away.
Arkamızı dönüp yürüdük.
I'm gonna turn pro, and I'm gonna move far away from here.
Profesyonel olacağım, ve çok uzaklara taşınacağım.
Look away, children! Turn a blind eye!
Başka yöne bakın çocuklar, gözünüzü kapatın!
We can only follow our hearts thats exactly what I am doing... now its your turn - if your heart says that this is right then put your hand forward... otherwise walk away, and I promise I " ll never come in your way.
Biz sadece kalplerimiz takip edebiliriz, ki ben bunu yapıyorum zaten. Şimdi eğer kalbin diyorsa ki... bu doğrudur, elini uzat... Yoksa, yürü git, söz veriyorum.
Turn that scramble phone on, test it out straight away.
Şifreli cep telefonunu çıkar ve hemen dene.
Go if you want, turn your back, run away, whatever.
İstersen git, arkanı dön kaç.
The people of Adom never turn strangers away.
Adom halkı yabancılara asla sırt çevirmez.
You turn your cannon away from our ship, and I'll return this potential husband and father.
Siz topu gemimizden uzaklaştırın ve ben de bu potansiyel koca ve babayı geri vereyim.
- Jr. walks in and you turn him away?
- Jr. geliyor ve onu geri mi çeviriyorsunuz?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]