Way down translate Turkish
7,346 parallel translation
And nuthatches, they fly to the top of the trunk, work their way down.
Sıvacı kuşları da ağaç gövdesinin tepesine konup aşağı iniyor.
Cigarette. I quit on the way down the stairs.
- Merdivenlerden çıkmadan bıraktım.
At its completion, we will hold the heights... here, as well as our right flank along the second ridge all the way down to the water.
Bittiğinde, Tepeleri almış olacağız... burası, Bununla birlikte sağ kanadımız iki numaralı sırttan aşağı, denize kadar olacak.
Get everything packed, make your way down to the beach.
Her şeyi toplayıp doğruca sahile inin.
We made our way down to the ridge and watched while they ferried it all into their holds.
Tepeden aşağıya indik ve altını gemilerine yüklediklerini gördük.
She's on her way down.
Başkan aşağı iniyor.
I didn't come all the way down here, Peña, to sit on the fucking sidelines.
O kadar yolu kenarda oturmak için gelmedim, Pena,.
The house should have a basement, let's find a way down.
Bu evin bir bodrumu olmalı, aşağıya giden yolu bulalım.
We begin with Mr. Keating here, in New Haven, at 7 : 02 P.M., then, if you follow the red line, you can see how he traveled along I-95 south and continuing all the way down to Philadelphia.
Bay Keating, 19 : 02'de New Haven'dayken başlıyor. Kırmızı çizgiyi izleyecek olursanız I-95 güney otobanında seyahat ettiğini görebilirsiniz ve yol Philadelphia'ya kadar devam ediyor.
You didn't come all the way down here to talk about that.
Onca yolu bunu konuşmak için gelmedin.
On our way down to King's Landing, with my father and Arya and...
Kralın Şehri'ne giderken, babam ve Arya ile...
Now every morning, I make my way down to the canals.
Artık her sabah, kanallardan yola koyuluyorum.
Tony, I want you to know your father's already been contacted, and he's on his way down here.
Tony, babanla temasa geçildiğini bilmeni istiyorum, şimdi buraya geliyor.
- You're way down.
- Tam içindesin.
And we're gonna keep the party going'round the clock, 24 / 7, till everyone in DC who wants a job can make their way down here and sign up.
Bu partiyi, başkentte iş isteyen her insan buraya gelip kaydolana kadar gece gündüz, 7 gün 24 saat devam ettireceğiz.
Okay, I'm on my way down.
Tamam, aşağı geliyorum.
Slow it down, slow it way down.
Yavaşla, yavaşla...
Somebody told me that they fly down to the bottom of the tree and work their way up.
Ağacın dibine konup yukarı tırmandıklarını duymuştum.
- Move out the way, I'll break it down.
- Kenara çekil, kapıyı kıracağım.
I have no problem putting her down the way I did.
Onu öldürmem konusunda içim çok rahat.
There's no way out down there!
Oradan çıkamaz!
And then you insisted on going all the way to Brooklyn, dragged me down to Josh's place for a ridiculous Swedish tattoo, and then you threw a rock through his window.
Brooklyn'e gitmek için direttin, Sonra saçma sapan İsveç dövmesi için beni Josh'un evinin orada alçalttın, Ondan sonra da adamın camına taş attın.
There's a farm down the way claims they're hearing voices from a barn full of animals.
Yolun aşağısında bir çiftlik var. Hayvanlarla dolu bir ahırdan garip sesler duyduklarını idda ediyorlar.
Well, I know what it is, but there ain't no way I'm gonna go digging down there.
Ben orada olanı biliyorum ama hayatta orayı kazmam.
That's gonna move it all the way from the 24, down inside the 10-yard line to the nine, Joe.
Şimdi 24 yard yerine. 9 yarddan başlayacaklar, Joe.
Smart move, you know, if someone's way out of your league you got to make sure to lock that down. Yeah, I wouldn't say she's way out of my league, but, you know.
Akıllıca, senin liginden üstünde birisini bulunca elinden kaçırmaman lazım benim ligimin dışında demezdim ama.
And Donny, friggin'"elnh-enh-elnh" Donny, says the only way that I can keep my costs down
Ve Donny, kahrolası...... Donny. Düşük maliyetimi, ancak bir işçi kaybedersem...
I couldn't pay him back for the way he brought me up and also for instilling that animal in me that I become in the ring, who refused to be beat, refused to be knocked down.
Beni böyle yetiştirdiği için içimdeki ringde ortaya çıkan yere serilmeyi reddeden hayvanı yavaş yavaş eğittiği için onun hakkını ödeyemem.
No, I think he put us down here to see if we'd figure a way out.
Çıkmanın bir yolunu bulup bulamayacağımızı görmek için yaptı bunu galiba.
But, then again, in Colombia... nothing goes down the way you think it will.
Fakat bir kez daha hatırlatayım Kolombiya'da hiçbir şey düşündüğünüz gibi olmaz.
And I love watching you bend down and pick something up'cause you use your body in a really strange way.
Ve eğilip bir şeyleri almanı izlemeyi seviyorum çünkü vücudunu çok garip bir şekilde kullanıyorsun.
They go the wrong way and end up down here.
Yolunu şaşırdı ve buraya düştüler.
On the way back I saw a huge bear down on the Foreshore dragging a kill across the rocks and ice-floes.
Geri dönerken suların çekilmiş olduğu yerdeki kayaların ve buzların arasında büyük bir ayıyı birini öldürmek için sürüklerken gördüm.
Yes, we need to find a way to quiet down the public.
Evet. Bir an önce kamuoyunu sakinleştirecek bir yol bulmamız gerek.
You can find them just down that way.
Onları şu yolun ilerisinde bulabilirsiniz.
By the way, I'm expanding down here in the cellar for a new attraction.
Bu arada bodrumu da yeni bir atraksiyon için genişleteceğim.
From down Georgia way.
Georgia tarafından.
If you were just a ding-dong, I would just slap a flag pin on you. I'd pour some Valium down your throat and just shove you behind the podium way upstage.
Eğer aptal sarışının teki olsaydın üstüne bayraklı bir rozet iliştirir, ağzından içeri avuç dolusu sakinleştirici tıkar ve ve sahnenin en arkalarına atardım.
I am sorry I let you down, ok, all of you, but the way that you are feeling right now...
Sizleri yüz üstü bıraktığım için hepinizden özür diliyorum.
No way I'm going down on those trumped-up bullshit charges.
O uydurma saçma suçlamalarla dibe batmamın imkânı yok.
There are issues we need to deal with now, or it's gonna cost us way more down the road.
Şu anda ilgilenmemiz gereken meseleler var. Yoksa bu süreçte bize çok daha fazlasına mâl olacak.
I'm gonna do whatever I fucking want to you, and you're gonna lie down and you're gonna take it, because that's the way this works, isn't it?
Seninle ne istersem onu yapacağım sende uzanacaksın ve alacaksın çünkü bu işler böyle yürüyor, değil mi?
And I will take anything down that gets in my way.
Ve önüme çıkan her şeyi ezeceğim.
But, sir, I don't... There's a storehouse 100 yards down the way.
Ama efendim, ben... 100 metre aşağıda bir dükkan var.
- I'm good, I'm good. Oh, we were literally just walking down your street on our way to dinner and I thought about this fucking blue door.
Ah, biz tam olarak sizin sokaktan akşam yemeği yiyeceğimiz yere doğru gidiyorduk ve ben bu lanet mavi kapıyı düşündüm.
By the way, you're down to four minutes and 53 seconds.
Bu arada, zaman daralıyor, dört dakika 53 saniye kaldı.
The only way to get home is down 104th Street.
Eve giden tek yol 104. Sokak.
Cosima's temperature's down to normal, by the way.
Cosima'nın ateşi normal seviyeye düştü bu arada.
I thought, what the heck, I doubt if I'll be down this way again, I might as well enjoy myself.
Sonra "kahretsin bahse varım bir daha beş parasız kalırsam keyfime bakacağım" diye düşündüm.
It's the only way to put him down for sure.
Onu indirmenin tek yolu bu! - Kara ne?
- No, there's no way we're going down there. - [Groans]
Oraya ölsek de gitmiyoruz.
down 3353
downtown 201
downstairs 319
downs 77
downey 56
downton abbey 33
downers 18
down the street 38
down on your knees 79
down the hall 119
downtown 201
downstairs 319
downs 77
downey 56
downton abbey 33
downers 18
down the street 38
down on your knees 79
down the hall 119
down low 42
down the stairs 50
down the road 38
down the line 26
down on the floor 28
down there 402
down the hatch 65
down below 33
down the drain 18
down you go 36
down the stairs 50
down the road 38
down the line 26
down on the floor 28
down there 402
down the hatch 65
down below 33
down the drain 18
down you go 36
down here 450
down on the ground 130
down to business 31
down in one 23
down now 22
down to 41
down in front 26
downing street 23
down on the ground 130
down to business 31
down in one 23
down now 22
down to 41
down in front 26
downing street 23