We'd better translate Turkish
3,885 parallel translation
# You'd better change it back or we will both be sorry #
Fikrini tekrar değiştirsen iyi olur yoksa üzülürüz ikimiz de
We'd better shut this gate.
Kapıyı kapatsak iyi olacak.
We'd better put some salt on it.
- Üzerine biraz tuz koysak iyi olur.
We'd raise that boy way better than you and that nut-job mama of yours can.
Biz o çocuğu senin o kaçık annenden çok daha iyi büyütürüz.
Yeah, uh, well, we just do body work, so better not.
Evet. Ama biz sadece dışına bakıyoruz.
And we were close enough that Deputy Marshal Potter and me thought we'd better ride over ourselves and investigate.
Şerif Yardımcısı Potter ile oraya oldukça yakın olduğumuz için gidip kendimiz bir bakalım dedik.
- We'd better run...
- Kaçsak iyi olur...
Well, we'd better get on with it then, haven't we?
Öyleyse acele etsek iyi olur.
You'd better show Crowther where you think we'll be this evening,'cause I don't bloody know.
Bu akşam nerede kalacağımızı tahmin ediyorsan Crowther'a göster çünkü benim hiçbir fikrim yok.
I mean, the market's a bit slow, but I was hoping we'd do better
Piyasanın durumu kötü ama daha iyisini yapacağımızı umuyordum.
I'd save your mother first, so we had a better chance of working together to save you.
İlk önce anneni kurtarırdım. Böylece sonra iki kişi olarak seni kurtarmamız daha kolay olurdu.
It would have been better if we'd met her before.
Önceden tanışsak daha hoş olurdu.
Come on, Sam, we'd better hurry up.
Hadi Sam. Hızlı olmamız lazım.
Maybe we'd be better off waiting for them to find us. We don't know how long
Belki de onların bizi bulmalarını beklemek daha iyi bir fikirdir.
No idea, but we'd better figure it out, and quickly.
Bir fikrim yok, ama bulsak iyi olur, hızla.
I just think we'd be better off If we focused on this insuranc e-scammer thing
Sanırım bence bütün dikkatimizi şu sigorta dolandırıcılığına yoğunlaştırıp
Well, maybe we'd better ask Baron Dedushka.
Belki de Baron Dedushka'ya sorsak daha iyi olur.
Maybe if we didn't allow him to wear a pirate costume to school, he'd fit in a little better.
Belki de okula giderken korsan giysisi giymesine izin vermeseydik arkadaşlarıyla daha iyi kaynaşacaktı. Bir saniye, bir saniye.
Then we'd better take it all.
O zaman hepsini alsak iyi olur.
I think we'd better talk personally.
Yüz-yüze konusursak daha iyi olur.
We'd have better luck just walking the 30 miles, man.
Dostum 50 km yürüsek bundan daha çok şansımız olur herhalde.
I just thought maybe we'd be better off if she knew, sir.
Öğrenmesi bizim işimizi kolaylaştırır diye düşünmüştüm, Efendim.
We'd better stay put.
Olduğumuz yerde kalsak iyi olacak.
We'd better check it out.
Kontrol edelim.
Well, Anders could chat all day, so we'd better push on.
Anders böyle tüm gün konuşabilir. En iyisi biz gidelim.
I think we'd better move it!
Bence gitsek iyi olacak!
We'd better do something about your hair and buy you some new clothes.
Şu saçlarını değiştirip, sana yeni kıyafetler alsak iyi olur.
Why don't we take a quick walk outside, Get to know each other better?
Neden biraz dışarıda yürüyüp, birbirimizi daha yakından tanımıyoruz?
Have him call me, we'd better put it off.
Söyle beni arasın, şimdi kapatmalıyız.
We'd better get her out of the storm.
Onu fırtınadan korusak iyi olur. Onu taşıyabilir misiniz?
Look, we'd better get this thing going before people start leaving.
İnsanlar gitmeden bu işe başlasak iyi olacak.
Wait a second, if you've seen Santa Claus, we'd better get you to the elves.
Bir dakika, Noel Baba'yı gördüysen seni elf'lere götürmeliyiz.
Of course, w'd all be better off If we could avoid making stupid choices inhe first place.
Elbette, ilk başta böyle hatalar yapmaktan kaçınmak en güzeli.
We'd better talk to Kensi.
- Kensi'yle konuşmalıyız. - Evet.
We'd better start looking.
Aramaya başlasak iyi olur.
We'd better hurry.
Elimizi çabuk tutsak iyi olur.
Well, we'd better start looking for a new bar.
Yeni bir bar aramaya koyulsak iyi olur. Ne-
We'd better go.
Gitsek iyi olur.
It's late. We'd better get going.
Geç oldu, gitsek iyi olur.
I think we'd be better off without'em.
Dünya nükleer silahsız daha iyi olur.
We'd better make sure the background holds up.
Arka plandaki detayların ikna edici olmasını sağlamalıyız.
He'd better shut up before every nip on this island knows we're here. Quiet that man down.
- Japonlar yerimizi öğrenmeden sesini kesse iyi olur.
We'd better pray tomorrow repeats.
Daha çok uğraşmalısın.
Well, do that, then get that lot up there to help and you'd better come back to the house. I think we should talk further.
Konuşmamız gereken başka konular var.
And then you figured we'd be better off without anyone?
Sonrada hiç kimsesiz daha iyi durumda olacağımızı mı düşündün?
Well, we'd better get forensics down here.
Buraya adli tıbbı çağırsak iyi olacak.
We'd see your eyes better.
Gözlerini daha iyi görebiliriz.
We'll find him, boss. We'd better- -
- Daha fazla zarar vermeden bulsak iyi olur.
Goodness, we'd better get going.
- Biz en iyisi kaçalım.
Because then we'd be no better than the Turners.
- Bunu yaparsak onlardan bir farkımız kalmaz.
Then I guess we'd better find some creep to test it on too.
Üzerinde denemek için sefilin tekini bulmalıyız o zaman.
we'd better go 60
we'd better get going 32
we'd better hurry 26
better 1689
better safe than sorry 106
better than sex 19
better than me 42
better watch out 24
better luck next time 114
better than ever 45
we'd better get going 32
we'd better hurry 26
better 1689
better safe than sorry 106
better than sex 19
better than me 42
better watch out 24
better luck next time 114
better than ever 45
better late than never 142
better you than me 22
better than what 22
better than you 74
better than nothing 32
better than good 18
better than 39
better than anyone 25
better be careful 25
better get going 29
better you than me 22
better than what 22
better than you 74
better than nothing 32
better than good 18
better than 39
better than anyone 25
better be careful 25
better get going 29