English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Y ] / You make me laugh

You make me laugh translate Turkish

289 parallel translation
You make me laugh.
Beni güldürüyorsun.
You make me laugh!
Güldürmeyin beni!
You make me laugh!
Beni güldürüyorsun!
Oh, you make me laugh.
Güldürme beni.
You make me laugh.
Amma da komiksiniz.
You make me laugh, you fool!
Beni güldürme, budala!
You make me laugh, broken!
Güldürme beni şimdi!
Ah, you make me laugh. I'll show you something.
Dur bakalım, ben sana nasıl konuşulur göstereyim.
You make me laugh.
Güldürme beni.
You make me laugh!
Güldürme beni!
You make me laugh with your questions!
Sizi ihbar ettiler mi?
You make me laugh.
Beni eğlendiriyorsun.
You make me laugh, poor Christine!
Beni güldürüyorsun, zavallı Christine!
I love you because you make me laugh. So laugh!
- Beni güldürdüğün için seni seviyorum.
You make me laugh, you know that?
Beni güldürüyorsun.
- You make me laugh.
- Beni güldürüyorsun.
Yet here I am, still at your side, because you make me laugh.
Buna rağmen hâlâ senin yanındayım çünkü beni mutlu ediyorsun.
- You make me laugh.
- Güldürme beni.
You make me laugh.
Güldürüyorsun beni.
Oh, you make me laugh.
Güldürmeyin beni.
You're a nice guy, you make me laugh but our policy is : we can't give your money back.
İyi bir adamsın, beni güldürdün ama politikamız şu, paranızı geri veremeyiz.
You make me laugh, you know nothing exists without a model.
Beni güldürüyorsun. Bir model olmadan hiçbirşeyin olmayacağını biliyorsun.
You make me laugh.
O adam aklını kaçırmış.
You always make me laugh
Beni her zaman güldürüyorsun.
You still make me laugh.
Beni hâlâ güldürüyorsun.
I suppose you liked me because I knew a couple of jokes and could make you laugh.
Sanırım, benden birkaç espri bildiğim ve seni güldürebildiğim için hoşlandın.
You all make me laugh!
Güldürme beni!
You could always make me laugh.
Beni hep güldürürsün.
You know, some of you guys make me laugh.
Bilirsin, senin gibilerden bazıları beni güldürür.
Don't make me laugh. You know what they say in here?
İçeride ne söylediklerini biliyor musun?
You always make me laugh.
- Sen herzaman beni güldürüyorsun.
- You'll make me laugh once again...
- Beni bir defa daha güldüreceksiniz...
You make me laugh with your trendy psychoanalysis.
Psikanalizlerin beni güldürüyor.
You Guineas make me laugh.
Siz Gineler beni güldürüyorsunuz.
Remember how you used to make me laugh?
Beni nasıl güldürürdün hatırlasana.
You two make me laugh with your games.
İkinizin oyunları beni güldürüyor.
You went to a lot of trouble to make me laugh tonight.
Bu akşam beni güldürmek için bir sürü zahmete girdin.
Love me every time I make you laugh
* Seviyorsun beni, seni her güldürdüğümde *
Why, you could set the table and turn on some nice music... and when I come back, make me laugh, huh?
Sen masayı kurup hoş bir müzik açabilirsin. Ayrıca döndüğümde de beni güldür, olur mu?
If you can't make me laugh, just hold my hand.
Beni güldüremezsen, elimi tut yeter.
You don't make me laugh.
Güldürme beni.
And that if you provoke me, I shall make you laugh after another fashion?
Eğer kafamı bozarsanız sizi başka türlü güldürmesini bilirim. Yavaş olun...
You want to make me laugh?
Güldürme beni.
Why is it you can make me laugh at the saddest times in my life?
Böyle üzgün bir anımda, beni nasıl güldürebiliyorsun?
Maybe I should keep you around just to make me laugh.
Belki seni beni güldürebilmen için etrafta tutmalıyım.
You're not gonna make me laugh, I don't have a sense of humor.
Beni güldüremezsin çünkü ben şakadan hiç anlamam.
I must admit, you three do make me laugh.
İtiraf etmeliyim, siz üçünüz beni güldürüyorsunuz.
You do make me laugh.
Elbette.
Don't deliberately make me laugh at you... when I've brought you here to tell you one essential thing.
Seni, önemli bir şey söylemek için buraya getirmişken böyle davranıp kendine güldürtme.
When you wanted to, you could make me laugh.
İstediğinde beni güldürebiliyordun.
You guys make me laugh.
Beni güldürüyorsunuz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]