English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Y ] / You make me sick

You make me sick translate Turkish

558 parallel translation
You make me sick.
Midemi bulandırıyorsun.
You make me sick.
Beni hasta ediyorsun.
If you only knew how you make me sick!
Senden ne kadar nefret ettiğimi bir bilsen!
- Thief! You make me sick.
- Hırsızsın!
You make me sick.
Uyuz ediyorsun beni!
You make me sick!
Yeter artık!
Ah, shut up. You make me sick.
Kes sesini, beni hasta ediyorsun.
- You make me sick! I thought you were a fool but you're a pathetic Tartuffe.
Budala olduğunuzu bilirdim de, bu kadar acınacak hâlde olduğunuzu değil.
You make me sick!
Tiksindiriyorsun beni!
You make me sick!
Beni hasta ediyorsun!
You make me sick.
Sen işine dön. Sinirlerimi bozuyorsun.
- You make me sick to my stomach.
- Midemi bulandırıyorsun.
You make me sick, all of you!
Beni hasta ediyorsunuz, hepiniz!
You make me sick.
Beni hasta ediyorsunuz.
- You make me sick.
- Beni hasta ettin.
You really make me sick! You make me sick!
Asıl sen beni hasta ediyorsun!
Because if you wanna know, you make me sick to my stomach!
Çünkü bilmek istiyorsan, benim midemi bulandırıyorsun.
You make me sick!
Midemi bulandırıyorsun!
You make me sick, all of you.
Hepiniz beni hasta ediyorsunuz!
You make me sick!
Kimseye saygınız yok! Bunu neden yapıyorsun?
Yeah, well, and you make me sick.
Ben de senden iğreniyorum! İn haydi!
You make me sick!
Midemi bulandırıyorsun.
- You make me sick!
- Midemi bulandırıyorsun!
- You make me sick!
- Beni hasta ediyorsun!
You're old and ugly, and you make me sick!
Sen yaşlı ve çirkinsin ve midemi bulandırıyorsun!
Oh, Driffy, you make me sick.
Ah, Driffy, midemi bulandırıyorsun.
Nothing doing! You make me sick!
Mahvettin beni.
You make me sick.
Midemi bulandırıyorsunuz.
Women like you make me sick!
Senin gibi kadınlar beni hasta ediyor!
- You make me sick. - That's different.
- Sen benimkini bulandırıyorsun.
- Casper, you make me sick.
- Casper, sen beni öldüreceksin.
And tell them also that you make me sick.
Ve benim midemi bulandırdığınızı da söyleyin.
You make me sick, you and the rest of those bleeding hearts.
Sen ve senin şu yufka yüreğin, beni uyuz ediyorsunuz.
You make me sick!
Beni iğrendiriyorsun.
Your tactics are disgusting. You make me sick to my stomache.
İğrenç taktikleriniz başımı ağrıttı.
I'm out of it, and now you make me sick.
Ben artık yokum, ve şu an midemi bulandırıyorsun.
You make me sick. If we thought like you...
Senin gibi düşünsek...
You make me sick sometimes.
Bazen beni deli ediyorsun.
You think it didn't make me sick?
Bu durumun beni de iğrendirdiğini düşünemedin mi?
I was going to have dinner on the boat but... I guess you could make me just as sick as the boat could.
Sürekli sorun çıkarıyordu, bir güvenlik görevlisiydi yani silahı olduğunu biliyorum.
You have a right to know right now that words like yid and kike and kikey and nigger and coon make me kind of sick no matter who says them.
Şunu bilin ki çıfıtık, Siyonist, semitik, marsık veya gündüz feneri gibi kelimeler midemi bulandırır.
- You big he-men make me sick!
- Siz maço erkeklerden iğreniyorum!
Sick at my stomach, you make me.
Midemi bulandırıyorsunuz.
You make me sick.
Hasta ediyorsun beni.
You all make me sick.
Midemi bulandırıyorsunuz.
If you are sick, come unto me! And I will lay my hands on you And my hands will make you well.
Hastaysanız, bana gelin ki, ellerimi size süreyim, ellerim sizleri iyileştirir.
You guys make me sick!
Midemi bulandırıyorsunuz!
You men just make me sick.
Siz erkekler beni hasta ediyorsunuz.
Because now you're doing exactly the same things he did, only when you do them they make me sick to my stomach.
Çünkü şimdi sen, tam olarak onun yaptıklarını yapıyorsun,... ama sen yapınca, sadece midem bulanıyor.
You know, you people make me sick.
Sizin gibi insanlar beni hasta ediyor.
you make me sick, you weed!
Midemi bulandırıyorsunuz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]