English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Y ] / You quit

You quit translate Turkish

6,711 parallel translation
I-I know money wasn't the reason you quit my case, but maybe it'll be the reason you come back.
Davayı bırakma sebebinizin para olmadığını biliyorum. Ama belki de geri dönmeniz için bir sebep olur.
- I came here. - You quit?
- Öyle birden işini mi bıraktın?
You know what's really great for me? I was going to fire you and then you quit.
Seni kovacaktım ama istifa ettin.
You quit on me as best man, I'm not talking to you.
Bana siren çalma. Sağdıcım olmayı bıraktın. Seninle konuşmuyorum.
If you ask me, Frank's just pointing at something shiny so you quit looking at him.
Eğer Frank size birini yem diye atıyorsa, büyük ihtimalle peşini bırakın diyedir.
Tell Kantos you quit.
Kantos'a istifa ettiğini söyle.
You quit... - Lina :
- Bırakıyorum.
Why did you quit, buddy?
Niye bıraktın kanka?
Why don't you quit worrying about what I'm...
Sokak çocuğu gibi göründüğünü sanıyorsun.
So why don't you quit?
Peki neden istifa etmiyorsun?
I thought you quit.
Bıraktın sanıyordum.
So why'd you quit?
Peki neden bıraktın?
Think how it'll look if you quit your only job in 20 years.
Yirmi yıl içinde yaptığın tek işi de bırakırsan, nasıl görüneceğini bir düşün.
Are you really going to quit tutoring?
Gerçekten özel dersi bırakacak mısın?
- Quit it, you'll wake everyone up.
Herkesi uyandıracaksın!
If I was you, I'd quit looking for it.
Sizin yerinizde olsam, araştırmayı keserdim.
Thought you quit those a long time ago. Quentin.
Quentin.
Unfortunately, Scylla is a game you can't quit.
Scylla bırakamayacağın bir oyundur. O kızın ölü kalması gerekli.
Okay, you can quit your act now.
- Numara yapmayı bırakabilirsin artık.
I quit. I told you that, it's...
- İşi bıraktığımı söylemiştim.
- Come on. - No man wants that, but... you can't quit, either.
- Hiçbir erkek bunu istemez, ama bırakamazsın da.
Tyler, I told you, quit hanging around these crazy honkeys.
Tyler, söyledim sana, o çılgın beyazlarla dışarıda takılmayı bırak.
Dr. Hartman, we're here for you to help Peter quit smoking.
Dr. Hartman, buraya Peter'ın sigarayı bırakmasına yardım etmeniz için geldik.
I thought you quit!
George Michael da popo isteğini bırakamıyor.
And-and now you're just gonna quit?
Ve şimdi öylece bırakacak mısın?
You're not gonna quit, are you?
Vazgeçmeyeceksin, değil mi?
Well, quit it. You don't get to drop into our lives after all these years and make people happy.
Onca yıldan sonra hayatımızın ortasına böyle dalıp insanları mutlu edemezsin.
Klaus, you can quit your job!
Klaus, sen istifa edebilirsin!
AND YOU ARE NOT HER. I QUIT.
İstifa ediyorum.
WHAT PART OF "I QUIT" DIDN'T YOU UNDERSTAND?
"İstifa ediyorum" un hangi kısmını anlamadınız?
I quit my job. You did?
- İşimi bıraktım.
I guess I could quit again if you want to spend the next couple of hours handing out refunds.
Eğer gelecek saatlerde para iadesiyle uğraşmak istiyorsan sanırım yine bırakabilirim.
Okay, fine, quit selling. Because you are my friends,
Bastır Fransa.
You take this case, I quit the firm.
Eğer bu davayı alırsan, şirketten istifa ederim.
So unless you fancy explaining yourself, you have about 18 hours to quit the firm.
Kendini açık etmeyi istemiyorsan,... şirketten ayrılmak için 18 saatin var.
You don't know when to quit, do you?
Ne zaman pes etmen gerektiğini bilmiyorsun, değil mi?
Nicotine and other drugs also stimulate increases in dopamine so that when you try to quit smoking or sugar, your brain craves that substance the same way it craves the person who broke your freaking heart.
Dopamin artışını nikotin ve diğer uyuşturucular da tetikler bu yüzden sigarayı ya da şekeri bırakmaya çalıştığınızda, beyniniz o maddeyi arzular... tıpkı lanet olası kalbinizi kıran kişiyi arzuladığı gibi.
Did you destroy that quit claim?
Feragat belgesini yok ettin mi?
No, I'm not. I quit. I've told you that several times already.
Benim muhasebecim Dan değil, sensin.
You don't quit on Gene Simmons, okay?
Hayır, değilim. Sana kaç kere işi bıraktığımı söyledim.
You worked so hard to quit.
Bırakmak için çok uğraşmıştın.
So wait, they quit your ass after you took on three bangers by yourself?
Dur, yani üç tane kötü adamı tek başına vurdun diye mi kovuldun?
And I know it kills you to quit, but... no matter what you do, you're not gonna save this kid.
Ve biliyorum ki "öldü" demek istemiyorsun ama ne yaparsan yap bu oğlanı artık kurtaramazsın.
I gotta tell you, Drew... I want to quit this whole army thing.
Drew sana söylemek istiyorum, tüm bu ordu işlerinden çıkmak istiyorum.
You'd really quit?
Gerçekten istifa mı edersin?
Then she'll leave you alone, and the Dungeons Dragons crowd will quit bothering me.
O zaman seni rahat bırakır. Ve Zindanlar ve Ejderhalar topluluğu da beni sıkboğaz etmeyi bırakır.
You do realize we quit working on our own apps to work for you, right?
Seninle çalışmak için kendi uygulamalarımızdan vazgeçtik, farkındasındır.
Quit while you're ahead.
Öndeyken bu işi bitir.
I'll quit when you're behind bars, Batman.
Sen parmaklıklar arkasında olduğunda ancak bunun peşini bırakırım Batman.
You'll have to quit smoking now.
Şimdi sigarayı bırakmalısın.
You want me to quit?
Bırakmamı mı istiyorsun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]