English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Л ] / Любишь его

Любишь его translate Turkish

909 parallel translation
Я люблю тебя и ревную к твоему мужу, потому что ты любишь его.
Seni seviyorum ve kıskanıyorum çünkü sen kocanı seviyorsun.
- Ты все еще любишь его?
- Onu hala seviyor musun?
- Любишь его? - Да.
- Turşu mu istiyorsun?
Ты все еще любишь его?
Söylesene, hala Zhichen'e aşık mısın?
И если ты любишь его, то должна принять целиком - с хорошим и плохим.
Ve onu istiyorsan iyisiyle kötüsüyle bunu kabullenmelisin.
Ты любишь его?
Seviyor musun onu?
А с другой, ведь самое главное... что ты любишь его, а он тебя?
Ayrıca, böyle durumlarda önemli olan... Senin onu, onun da seni sevip sevmediği.
Ты все еще любишь его? Конечно же, нет.
Bundan daha iyi fırsat bulamayız.
Ты все же любишь его, да?
Onu seviyorsun ama, değil mi?
Ты любишь его, Эсфирь?
Onu seviyorsun, Ester.
Ты не любишь его.
Hoşlanmıyorsun.
– Ты любишь его.
- Onu seviyorsun.
Если ты любишь его, то должна сделать всё возможное.
Onu seviyorsan, dayanmalısın.
Я знаю, ты любишь его.
Sen soğanlı seversin.
Ты же не любишь его.
Onu sevmiyorsun.
Ты любишь его не так, как папу?
Onu babamı sevdiğin gibi sevmiyor musun?
Если любишь сад мужчины, значит, любишь его самого.
Bir adamın bahçesini seversen, adamı da sevmelisin.
Что ты любишь его.
Söylersin.
Ты не любишь его, но преодолей себя.
Ondan hoşlanmıyorsun ama zorla kendini
Ты не настолько любишь его.
Aslında onu zaten sevmiyordun.
Ведь ты его ещё любишь?
Reçeli hala seviyorsun, değil mi?
Он очень, очень меня любит. А ты его любишь? Не знаю.
Onu daha çok sevdim çünkü tavuklarla ve karla birlikte yılbaşı kartını andırıyordu.
Ты его любишь? -? Да?
Onu seviyorsunuz, degil mi
Но если ты его любишь, почему бросаешь?
Onu seviyorsaniz, neden kaçiyorsunuz
- Ты любишь его?
Ama neden Marina?
Ты любишь его?
Onu seviyor musun?
Ты любишь его?
Onu seviyor muydun?
Ты его любишь?
Onu seviyorsun, değil mi?
Ты его не любишь.
- Onu sevmiyorsun.
- Ты все еще его любишь?
Ona hala aşıksın.
Ты настолько любишь его, что готова разрушить наши жизни?
Bizi hayatlarımızı mahvetmek isteyecek kadar mı seviyorsun?
" Возьми сына твоего, единственного твоего, которого ты любишь... и пойди в землю Мория и там принеси его... во всесожжение на одной из гор.
"Oğlunu, çok sevdiğin biricik oğlunu al ve Moriya bölgesine git. Orada sana göstereceğim bir dağda oğlunu yakmalık sunu olarak sun."
Ты любишь его!
Onu seviyorsun.
Будто любишь кого-то, кто прячется во тьме, и как ни кричи – его не докличешься.
Karanlıkta duran ama asla cevap... vermeyen birisini sevmek gibidir.
Ты любишь его?
Bu adamı seviyor musun?
Раз, два, три! И ты его любишь?
1, 2, 3, 4...
Ты его любишь?
Onu seviyor musun?
Если ты его любишь, обрей голову... и попроси моего старшего брата стать твоим хозяином.
Eğer onu seviyorsan, kafanı traş et ve kardeşinden patronluk iste.
Ты же его так любишь?
Onu çok seviyorsun değil mi?
Чизе, ты его любишь?
Chise, onu seviyor musun?
Леонард, если ты любишь меня, прогони его.
Leonard, beni seviyorsan, gitmesini sağla.
- Ты его любишь?
Ona âşık mısın?
Все равно ты меня любишь, а не его!
Sevdiğin kişinin o değil ben olduğumu sen de biliyorsun!
Я понимаю, если ты его любишь, значит, испытываешь к нему нежность.
Ona olan hislerine saygı gösterebilirim.
- Нет, не любишь ты его.
Sevmiyorsun.
Но зачем заставлять его страдать, если ты его любишь?
Eğer ona aşıksan neden acı çekmesini istiyorsun?
Ты его любишь? Нет.
Onu seviyor musun?
Ты его любишь.
Onu seviyorsun.
Если ты его любишь, ты не должен оставить его без хозяина!
Öyleyse onları sahipsiz bırakma.
Надеюсь, ты его не любишь.
Umarim sen onu sevmiyorsundur.
Ты его все еще любишь?
Onu hala seviyor musun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]