Не видела translate Turkish

Я не видела Кошмара, но вот его помощник – Доктор.

Kâbus Şövalye'yi görmedim. Ama bu yardımcısı Doktor.

Мой опекун Эд сказал, что отец пообещал Вернуться за мной, но я его больше никогда не видела.

Vasim Ed, babamın benim için döneceğine söz verip hiç dönmediğini söyledi.

После ухода я ее больше не видела.

Çıktığımdan beri onu görmedim.

Ты не видела мой телефон?

Telefonumu gördünüz mü?

Я никогда не видела ничего подобного.

Daha önce böyle bir şey görmemiştim.

Я никогда его даже не видела.

Onunla görüşmedim bile.

Я никогда его не видела.

Onunla tanışmadım bile.

Он бросил маму год спустя, и больше я его не видела.

Annemi bir yıl sonra terk etti ve bir daha onu görmedim.

Некоторые нижние ангелы более развиты, чем другие, но я никогда не видела, что они так себя вели.

Üst melekler diğerlerine göre daha işin içine bulaşmış ama böyle davrandıklarını daha önce hiç görmemiştim.

Может, ты всегда такой была, а я не видела.

Belki sen hep böyle biriydin ama ben bunu göremeyecek kadar kördüm.

Разве ты не видела, что вчера было на трассе?

Dün akşam otobanda yaşanan olayı görmedin mi?

Она позвонила 911, но стрелков не видела.

Atış seslerini duyunca 911'i aramış, şüphelileri hiç görmemiş.

Но как мне отыскать книгу, которую раньше я даже не видела? Некоторые вещи нужно лишь постараться найти.

Daha önce görmediğim bir kitabı nasıl bulacağım? Bazı şeyler aradığında ortaya çıkar.

Нет, ты не видела ее, когда стреляли.

Hayır, mermi ateşlendiğinde onu görmedin.

Нет, я не видела, это было когда я упала с кровати.

Ama hayır görmedim, o sırada uyandım.

Я никогда не видела ее раньше.

Daha önce hiç görmedim.

Нет, я не видела ее, но..

Hayır. Hiç görmedim...

Я бы хотела увидеть, но нет, я никого не видела.

Keşke görseydim ama kimseyi görmedim.

О, прости, не видела тебя.

Pardon, görmedim geldiğini.

Нам надо просмотреть много фильмов с Риз Уизерспун, которые ты не видела.

Onlarca Reese Witherspoon filmi birikti izleyeceğimiz.

- Ты не видела его сообщение.

- Sana mesaj atmadı.

С тех пор я их не видела.

O zamandan beri görmedim onları.

Я не видела.

Görmedim.

Давно его не видела.

- Yıllardır konuşmadım onunla.

Ну да. Давным-давно не видела этих потаскух.

Doğru ya, o şıllıkları ne zamandır görmüyorum.

Ты не видела мою трость?

Bastonumun nerede olduğunu biliyor musun?

Никогда не видела автомобильных гонок.

Hiç yakından motor yarışı izlemedim.

- Я же не видела. Неважно, что там кажется.

Nasıl geldiğinin bir önemi yok ;

Похоже, Ванесса все же не видела убийства.

Sanırım sonuçta Vanessa cinayetine şahit olmamış.

- Чт... Я никогда их не видела.

- Ne... bunları şimdi gördüm.

Я не видела Малика в форме.

Malik'in hiç böyle giyindiğini görmedim.

ты еще не видела, как я кидаю.

Sen bir de ince dokunuşlarımı görmelisin.

Никогда его не видела.

Bu adamı daha önce hiç görmedim.

Я его не видела, но мы можем поискать.

Şu anda görmüyorum ama isterseniz bulabiliriz.

Мой муж не умер, я ни от чего не убегаю, для меня это невероятная возможность научиться техникам, которых я даже не видела.

Benim kocam ölmedi. Bir şeylerden kaçmıyorum. Bu benim için muhteşem bir fırsat.

Или как насчёт того, чтобы ты пошла и нашла экс-фотожурналиста со склонностью к плотно прилегающим рубашкам, который заставляет тебя улыбаться так, как раньше я не видела?

Senin şimdiye kadar görmediğim gülümsemene sebep olan dar tişörtler içindeki tutkulu bir eski foto muhabiri bulmaya ne dersin?

Никогда не видела столько покалеченных, так много погибших.

Daha önce bu kadar çok ezilmiş ya da ölmüş insan görmemiştim.

Я таких не видела с тех пор как Чез Боно сменил пол.

Chaz Bono'dan sonra bir kadında o kadar bozukluk görmemiştim.

Нет, никогда раньше не видела

Hayır, ilk defa görüyorum. Ama bu bizim plakamız.

Погодите, я никогда не видела этих денег

- Bu parayı hayatımda ilk kez görüyorum. - Öyleyse bizimle gelmeniz gerekecek.

Никогда тебя такой не видела.

Seni hiç böyle görmemiştim.

Она не хотела, чтобы Николь видела это. Ты переместил меня?

Beni hareket mi ettirdin?

Я видела по новостям, что ты еще не совсем справилась с этим.

Haberlerde henüz tam öğrenemediğini görmüştüm.

Девочка умерла, видела настоящего дедушку, о существовании которого и не знала.

Etkilenmiş görünmüyorsunuz. Bu küçük kız öldü, var olduğunu bile bilmediği gerçek büyükbabasını gördü.

Не знаю, что Лили видела в прошлый раз.

Lily oradayken son kez ne gördüğünü bilmiyorum.

"ы рассказал" урингу что у мен € есть опыт клиической смерти и € видела нашего сына а, это я не считаю нас врагами, доктор " айлер

Ölüme yakın bir deneyimimin olduğunu ve oğlumuzu gördüğümü Ivan Turinge söylemişsin. Evet. Bizi düşmanlar olarak görmüyorum, Dr. Tyler.

Все, что я видела... было не по-настоящему.

Gördüğüm her şey. Hiçbiri gerçek değildi.

Ладно, не я одна это видела, правда?

Tamam, bir tek ben değilim, değil mi?

Не знаю. Он вышел из-за угла. Видела его мельком.

Bilmiyorum, kenardan geldi, bir an gördüm sadece.

Или все же видела. но оно еще не произошло.

Gördüyse ama henüz gerçekleşmemişse ayrı.

Я приду в полицию и расскажу, что я видела на руке твоей девушки, и твоя новая карьера закончится крайне плачевно.

Polise gider kız arkadaşının kolunu gördüğümden bahsederim. Böylece tüm kariyer planların ansızın suya düşer.