English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ О ] / Ответил

Ответил translate Turkish

3,124 parallel translation
И что ты ответил?
Sen ne dedin?
Я ответил на ваш вопрос?
Yeterince iyi bir cevap oldu mu bu?
Но почему он не ответил?
Ama neden cevap veremedi?
Он спросил, мог ли это быть сатанист, и я ответил, что возможно.
Bana bunu yapanlar satanist olabilir mi dedi ben de "Evet sanırım." dedim.
Он ответил : "Ради своих детей приходится идти на жертвы".
O da demişti ki : "İnsan çocukları için fedakârlıkta bulunur."
Ты ответил на свой вопрос, Джерри.
Kendi sorunu kendin yanıtladın, Jerry.
Помнишь, на прошлой неделе ты сказал, что существует невидимая линия отделяющая добро от зла,... и ты сказал, что пересек ее, а я ответил : "Нет, нет, ты хороший человек".
Hatırlıyor musun, geçen hafta bana iyiyi kötüden ayıran görünmez bir çizgi olduğunu söylemiştin? Bunda takılmış olduğunu düşündün. Ben de sana, " Hayır, hayır.
Что ты ему ответил?
Ne cevap verdin?
Я спросил, что тебе нравится, ты ответил, что "испробовал многое".
Sana ne ile meşgul olduğunu sordum, sen de "birkaç numara denediğine" dair bir şeyler söyledin.
Ты ответил : "мне нужно очень рано на работу". Да...
O zaman da "Sabah erken kalkmam lazım." dedin.
Он ответил : "Он не посвящает меня в свои дела". И ушёл.
O da dedi ki "Korkarım bana bu bilgiyi vermedi" ve çekip gitti.
За рулём я бы ни за что не ответил.
Araba sürerken asla telefona cevap vermezdim.
Не поссорься я из-за тебя с Силией, то не ответил бы на звонок
Celia ve benim aramda kavgaya sebep olmasaydın... Aramaya asla cevap vermezdim...
- И что ты ответил?
- Ne dedin ona?
Я бы с удовольствием вам ответил, но...
Sorunun cevabı büyüleyici.
Я скажу тебе, что ты тогда ответил.
O zaman bize dediğin şeyi şimdi ben sana söyleyeceğim.
- Дедовщина! - Да! Нужно было сказать до того, как я ответил.
Bana cevap verdirtmeden önce söyleseydiniz keşke.
На что второй ответил :
İkinci kişi de şöyle yanıtlar...
Видишь, ответил.
Gördün mü? Az önce cevapladın bile.
- И я тебе ответил.
- Bir film demiştin.
Ты ни разу не ответил.
Sana ulaşmaya çalıştık ama telefonunu açmadın. Şey ben...
Мы звонили! Ты ни разу не ответил!
Seni defalarca aradık, Bunu biliyorsun.
Он ответил "Хорошо", но было все не так хорошо, т.к. Я поймала его в моем саду осенней ночью!
Olur dedi ama pek sayılmazdı çünkü bir sonbahar akşamında onu bahçemde yakaladım!
- Что? - Я сказал ему, что вы заняты, а он ответил, что имел половые сношения с моей матерью.
- Meşgul olduğunuzu söyledim ve kendisi de annemle cinsi münasebette bulunacağını söyledi.
Неделю назад... Я сказала ему, что хочу уйти, на что он ответил, что найдёт меня и убьёт.
- Geçen hafta onu terk etmekle tehdit ettim, o da beni bulacağını ve öldüreceğini söyledi.
Он ответил ложью на наше доверие.
Ona duyduğumuz güvene bitmek bilmeyen yalanlarıyla karşılık verdi.
Мы взывали к Господу, и Он ответил на наши молитвы.
Tanrı'ya dua ettik ve Tanrı dualarımızı kabul etti.
- Ответил он.
- Dedi.
Отец спросил, чего я хочу, и я ответил, что хочу увидеть маму.
Babam ne istediğimi bana sordu ben de söyledim... Annemle görüşmek istiyorum.
"Но лишь то, что осталось после тех, кто действует", ответил он.
"Ama sadece acele olanlar geride bıraktı şeyler" dedi.
- Я ответил на два вопроса сразу.
- Bir de iki soruyu tek seferde cevapladım.
Подружка нашла щенка за своим домом, и мы пытались найти ему хозяина, поместили объявление в "Фейсбуке", но никто не ответил, так что...
Arkadaşım oturduğu binanın arkasında buldu. Önce bir yuva bulmaya çalıştık... Facebook'a falan resmini koyduk ama isteyen veya sahiplenen çıkmadı.
Спасибо, что ответил на вызов.
- Geldiğin için teşekkürler.
Ты рассказал о трудностях, с которыми столкнулся, но ты не ответил на мой вопрос : "Почему?".
sen zorluklarını anlattın bana ama neden diye sorduğum soruya yanıt vermedin.
Я уверен, Он бы ответил нам, если бы мы были способны увидеть всю картину целиком.
istediğimiz şeyler için bizlere yanıt verir. Onun bildiği şeyleri bilseydik.
Но он так и не ответил.
Ama hiç cevap vermedi.
Ваши письма были первыми, на которые я ответил. И вот куда это нас завело.
Sadece sizin mektuplarınıza cevap verdim ve şimdi bakın ne durumdayım.
А что ты ответил?
Peki sen ne dedin?
Он ответил, что до Берри продержится. Берри?
- Berry'ye kadar idare edeceğini söyledi.
И что ты ответил?
Ne dedin?
Сейчас врачи пытаются спасти его левый глаз. Я ответил на твои вопрос
Şuan ise sol gözündeki görüşü kurtarmaya çalışıyorlar, s * ktiğimin soruna cevap oldu mu bu?
Но после я ответил, что польщён и удивлён.
Sonunda anladığımda, ona hem şaşırdığımı hem de gururumun okşandığını ifade ettim.
Пока неизвестно, прочёл он письмо, или ответил.
Bu çok belirsiz. Ona cevap verdiğini, hatta postayı okuduğunu bile bilmiyoruz.
Прости. Да, я сказал ему, что без него операцию не провернуть, а он ответил : "Да мне насрать", и я его пристрелил.
- Evet, şeker operasyonunun kilit adamının kendisi olduğunu söyledim ve o da bana "sikimde değil" dedi.
Он ответил : "Подтекст в незащищенности художественной претенционности."
"Artistik iddiaya maruz kalma hakkında" dedi.
После долгого раздумья он ответил : " Я бы почитал эти бумаги и исследования, и попытался бы их понять.
Uzunca düşündükten sonra demiş ki tüm kağıtlara bakardım tüm araştırmalara bir göz atardım ve o şeyleri gerçekten anlamaya çalışırdım.
Ты всё ещё не ответил на мой вопрос. Почему я?
Hâlâ soruma cevap vermiş değilsin.
Я ответил вам, Командор.
Cevabımı duydun. Kumandan.
И ты не ответил на мой вопрос.
Soruma da cevap vermedin.
Он спросил у меня как все прошло и я сказал : "О, все прошло хорошо", а он ответил : "Да, я знаю, я был там."
Bana nasıl gittiğini sordu, "İyiydi" dedim. "Evet, biliyorum, ben de oradaydım" dedi.
"Я доктор Нина Симон!", и я ответил "хорошо, хорошо."
"Ben Doktor Nina Simone" dedi. Aynen böyle. "Peki, tamam" dedim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]