Просто я чувствую translate Turkish

Просто я чувствую себя как-то по-иному.

Sadece kendimi çok farklı hissediyorum.

Просто я чувствую...

Sadece hissettiğim...

Просто я чувствую себя неловко.

Sadece rahatsız oluyorum. Seni öpemem.

Я просто чувствую, что мое время там закончилось.

Bilmem. Buradaki vaktim doldu gibi.

- А я себя чувствую просто прекрасно.

Yaşlandığı için. Bense hiç bu kadar iyi hissetmemiştim.

Я просто хочу сказать, что я чувствую.

Duygularımı anlatmak zorundayım.

Просто, я чувствую, что проигрываю.

Öyle bir şey değil. Sadece kendimi biraz dezavantajlı hissediyorum.

Это просто, что я чувствую себя почти так, как если бы был женат на Вас.

Neredeyse seninle evlenirmişim gibi hissediyorum.

Теперь я чувствую себя виноватой, но казалось, это просто - отвезти выкуп.

Kendimi sorumlu hissettim şimdi... Halbuki geri satın almak çok basit görünmüştü.

Вот посмотри на меня, никто не учил меня рисовать, я просто провожу линию, потому что я так чувствую.

Kendimi ele alırsam, kimse bana nasıl çizim yapacağımı öğretmedi ben de etrafımda gördüğüm şeylerin bana hissettirdiklerinin etrafına bir çizgi çektim.

Я просто провожу линию, потому что я так чувствую.

Etrafımdaki şeylere baktığımda..... bana hissettirdiklerinin çevresine bir çizgi çekiyorum.

Я просто хочу тебе сказать, что я чувствую.

Bu yüzden kalbimde ne hissettiğimi söylemem gerek sana.

Я чувствую себя отлично, просто отлично.

- Pek sayılmaz. İyiyim, gayet iyiyim.

Я уверена, что Вы пытаетесь создать атмосферу для меня, но... я просто не чувствую себя испуганной, вот и все.

Ortamı benim için ayarlamaya çalıştığının farkındayım, ama... ne yapayım korkmuyorum işte, elimde değil.

Я чувствую вину и угрызения совести, и всё что ты считаешь проявлениями эмоций, а моё поколение называет простой человеческой порядочностью.

Pişmanlık duyuyorum ve vicdan azabı çekiyorum senin duygusal olarak nitelediğin şeyleri benim neslim yalnızca basit ve ahlâklı bir şey olarak görüyor.

Просто, когда я говорю об Элейн, я ухожу в себя и не чувствую хода времени.

Ne zaman Elaine hakkında konuşsam kendimi kaptırıyorum. Zaman mefhumunu yitiriyorum.

Я просто чувствую...

Şey hissediyorum- -

Я просто должна это чувствовать а ты должен знать, что я это чувствую из-за тебя!

Ben bu duyguları yaşamalıyım sen de bu duyguları bana senin yaşattığını bilmelisin!

Тут, с вами, в этой комнате, я вроде чувствую себя нормально, но когда я увидела там других ваших знакомых, то просто не смогла войти.

seninle bu odanın içinde iyiyiz... ama birlikte olduğun o insanları gördüğümde içeri giremedim.

Да знаю я, знаю, но я себя чувствую просто девчонкой!

evet, biliyorum ama demek istediğim : kendimi genç hissediyorum.

Но я просто чувствую это.

Henüz işe yarar bir hipotezim yok ama bunu hissedebiliyorum. Anlıyor musun?

Просто, я чувствую, что мой дом здесь.

Sana evindeymişsin gibi hissettiremedim.

Вот просто сидя с вами здесь, я чувствую...

Burada seninle olunca, asıl o zaman kim olduğunu daha iyi anlayabilirim.

И я просто чувствую, знаешь, нестабильность.

Sadece kendimi biraz tedirgin hissediyorum.

Я просто чувствую...

Sadece...

Я просто чувствую, что мне нужно чем-то занять голову.

Sadece zihnimi meşgul eden bir şeye ihtiyacım olduğunu hissediyorum.

Просто никак. " " Ничего не чувствую, будто я умер. "

Kötü hissetmiyorum ama hiç birşey de hissetmiyorum.

Меня задело осколком бомбы в войну. И с тех пор я ничего не чувствую, ну просто ни черта.

Savaşta bir şarapnel saplandığından beri hiçbir şey hissetmiyorum!

Я просто чувствую, Бог-ужасная вы получили втянута в это дело.

Bu işe karıştığın için kendimi çok kötü hissediyorum.

Я просто рад, что он упал на задницу. Он счастлив, окружен любящими людьми, поэтому я чувствую....

Daima mutlu ve rahattı....... etrafındaki herkesi severdi ve bu beni deli....

Я чувствую себя просто школьницей.

Kendimi sanki lisedeymiş gibi hissediyorum!

Я хотел просто попросить воды. А теперь чувствую себя виноватым.

Sana biraz su verir misin diye soracaktım ama şimdi bunu düşündüğüm için kendimi suçlu hissettim.

Но я просто еще не чувствую себя готовой взять обязательства.

Ama birine bağlanmaya hazır değilim.

Я просто... чувствую злость.

Az önce öfkeli hissettim.

Я просто чувствую, что заслуживаю ещё одну попытку.

Ben bir fırsat daha hak ettiğimi düşünüyorum.

Вероятность выпадения подобной комбинации один к 5000. Простите, парни, но это... Я просто чувствую, что мне повезет.

Üzgünüm dostlar ama hissedebiliyorum, bu elde zafer benim olacak.

Уверяю вас, я чувствую себя просто отлично.

Seni temin ederim, sapasağlamım.

Я чувствую в нём огромный заряд ярости. Может просто взорваться, если его вынудят.

Sana karşı müthiş bir şiddet eğilimi var ve bunu başarmak için de ne olursa olsun yapacak.

Просто я хочу сказать, что чувствую на самом деле, и мне немного страшно.

Nasıl hissediyorsam öyle oynayacağım, ki korkutucu olan da bu.

Но я чувствую это уже некоторое время, и просто подумала, что будет лучше, если мы расстанемся.

Ama epey zamandır böyle hissediyorum, ve bitirsek en iyisi olur diye düşünüyorum.

Я не возражаю против ржавчины. Я просто чувствую себя немного...

Yani rengi hiç sorun değil, sadece biraz kendimi şey...

Я ничего не знаю, я просто нутром чувствую но я думаю всё будет замечательно Ну не знаю.

- Tabii.

Я просто так чувствую.

Hislerim bu şekilde.

Я просто очень пристально смотрю и чувствую силу.

Bir şeye uzun süre baktığımda bir güç hissediyorum.

Я просто ужасно себя чувствую из-за вчерашнего.

Geçen gece, kulüpte olanlar yüzünden, kötü oldum.

Просто это каждый день. И между ними и детьми, я себя чувствую....

Her gün, her gün bir yanda onlar, bir yanda çocuklar.

Просто укажи мне на вечеринку или симпатичную девушку, и я покажу тебе, как хорошо себя чувствую.

Bana bir parti ve güzel bir kızın nerede olduğunu söyle sana ne kadar iyi hissettiğimi göstereyim.

Я просто не повзрослел и чувствую...

Büyüyemedim bir türlü ve sanki...

И каждый раз когда я чувствую что я не должен сказать кое-что, может я должен просто сказать это, прямо в лоб, знаешь?

Ve ne zaman söylememem gereken bir şey olduğunu hissetsem belki de söylemem gerek deyip söylemeliyim.

Иногда я чувствую, что просто несправедливо любить себя.

Bazen kendimi aşkın kendisine ihanet ediyormuşum gibi hissediyorum.

Просто иногда я чувствую, как будто не хватает времени.

Bazen hiç zamanım yokmuş gibi hissediyorum.