English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Т ] / Ты все портишь

Ты все портишь translate Turkish

162 parallel translation
— Ты все портишь.
- Her şeyi mahvediyorsun.
А ты все портишь, убегаешь куда-то.
Her şeyi mahvediyorsun. Her zaman huzursuzsun, mutsuzsun.
Ты все портишь.
Her şeyi mahvediyorsun.
- Это ты все портишь.
- Asıl her şeyi mahveden sensin.
Это ты все портишь!
Daha kötüleştiren sensin.
А ты все портишь.
Şimdiden berbat ediyorsun.
- Астон был не так красив. - Мама, зачем ты все портишь?
Tabi ki, Aston, bu kadar yakışıklı değildi.
- Потому что мне наконец-то удалось заинтересовать его Ханукой а ты все портишь!
- Çünkü sonunda Ben'i Hanuka konusunda heveslendirmeye başladım ama sen her şeyi mahvediyorsun.
Ты все портишь!
Bunu berbat!
Это ты все портишь Ты ведь врешь всем вокруг и, прежде всего, самому себе.
Daha kötüleştiren sensin. Durmadan herkese yalan söylüyorsun.
Мы давно уже не собирались втроем, зачем ты все портишь?
Uzun zamandır üçümüz bir araya gelmemiştik. Neden böyle yapıyorsun?
Перестань, вечно ты все портишь!
Susar mısın! Neden her şeyi berbat ediyorsun!
Я тебя прошу помочь, а ты все портишь!
Bana yardım etmeni istemiştim ama sen her şeyi karmakarışık etmişsin.
Почему ты все портишь?
Neden herşeyi berbat etmek zorundasın?
Можешь думать, что ты - великий учёный, а я - торгаш, но факт в том, что портишь всё ты, а исправлять приходится мне!
Kendini büyük bir bilim adamı beni de reklam muhbiri olarak görüyor olabilirsin ama şöyle bir gerçek var ki senin bozduğun şeyleri ben toparlamak zorunda kalıyorum!
Почему ты всегда всё портишь? Бах! Бах!
Neden herşeyi bozuyorsun?
Может быть, ты сам себе всё портишь.
- Bana hiçbir şey kazandırmadı. - Belki şansını kendin mahvetmişsindir.
Ложись спать, Наташа. Уже очень поздно. Ах, ты только все портишь!
Biri bana kocaman, harika bir hediye vermiş gibi hissettim.
Ты сам себе все портишь.
Kendini sabote ediyorsun.
Ты портишь все мои шансы со Стефани.
Bana Stephanie'yle şans bırakmıyorsun.
Ты портишь всё путешествие.
Yolculuğun içine ediyorsun.
Я работаю над одним делом, а ты мне все портишь, старик!
Burada birşey yapmaya çalışıyorum. Sakın mahvetme.
Нравится тебе это или нет, но ты вечно всё портишь.
Beğensen de beğenmesen de ayvayı yedin, dostum.
- Почему ты вечно все портишь?
Neden her zaman her şeyi berbat etmek zorundasın?
А ты сейчас всё портишь.
Ve sen bunu mahvediyorsun.
- Вечно ты всё портишь.
- Niye berbat ediyorsun?
Ты не доволен, если всё не портишь - -
Birilerinin hakkını yemedikçe mutlu olamıyorsun.
Почему ты все время все портишь?
Neden herzaman olayları kötüleştiriyorsun?
- Ты ещё больше всё портишь. Послушай, я всегда о тебе заботился.
- Bak, her zaman sana göz kulak olurum.
Вечно ты портишь всё веселье. Даже похороны.
Hangi parti olsa mahvedersin bir cenazeyi bile.
Ты всё портишь!
Yaptığım her şeyi darmadağın ediyorsunuz!
Ты всё портишь!
Hepsi senin yüzünden mahvoldu.
- Мне надоело, что ты всё портишь.
- Sürekli eline yüzüne bulaştırmandan bıktım.
Ты всё портишь.
Bozgunculuk yapıyorsun.
Это лучшее, что со мной случалось, а ты всё портишь!
- Kafayı mı yedin? Başıma gelen en güzel şeydi ve sen bunu mahvediyorsun.
- Ты только все портишь.
- İşleri daha kötü ettin.
- Майя? Ты всё портишь!
Sakın bu işi bozma!
- Мы не можем держать тебя рядом, когда ты всё вокруг портишь!
- Her şeyi karıştırıyorsun seni istemiyoruz!
Ты двигаешь и двигаешь мебель говоришь что-то все время а потом все портишь, как он и говорил.
İttiriyorsun, ittiriyorsun, mobilyaların yerini değiştiriyorsun... ... sürekli konuşuyorsun ve aynen onun dediği gibi her şeyi mahvediyorsun.
Ты сам все портишь.
Çok iyi götürüyorsun.
Ты всё портишь!
Her şeyi bozuyorsun!
Почему ты всё портишь?
Neden çuvalladın?
Но я уже твоя, ты портишь все настроение.
Ama ben zaten seninim. Konuşarak bu anı mahvediyorsun. - Söyleyemiyorsun, benden duymak istiyorsun.
А ты всё портишь.
Sen bunu mahvettin.
- Вечно ты всё портишь. Да.
- Lanet olasıcanın tekisin, değil mi?
- Ты ведь всё портишь.
- Her şeyi bozarsın, değil mi?
Ты все портишь!
Her şeyi berbat ediyorsun!
Ты всё портишь.
Her şeyi bozuyorsun.
Потому-что если нет если ты испортишь мне день свадьбы моей дочери, как ты всегда все портишь я оторву тебе нахуй яйца.
Çünkü yapmazsan kızımın düğün gününü mahvedersen her şeyi mahvettiğin gibi kahrolası taşaklarını paramparça ederim
Ты проработала только месяц, а всё только портишь.
Bir aydır çalışıyorsun, Ama sadece sorun çıkartıyorsun.
Сначала ты ведешь себя великодушно и самоотверженно, а потом все портишь чем-то отвратительным или откровенно жестоким.
Cömert ve özverili bir şey yapıyorsun sonra bunu ya tahrik edici konuşmalar izliyor ya da zalim bir dobralık.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]