English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Т ] / Ты знал

Ты знал translate Turkish

11,636 parallel translation
Если бы ты знал, что хотел сделать Тёрнбулл с Калвертом, уехал ли ты?
Turnbull'un Calvert'a yapacaklarını bilseydin yine de gider miydin?
Ты знал и все равно уехал?
Bilmene rağmen gittin ha?
Я хочу, чтобы ты знал... что случилось с твоей семьей в тот день...
Şunu bil ki, o gün ailenin başına gelenler...
Ты знал всё это время.
Sen hep biliyordun.
- Но я хочу, чтобы ты знал.
- Bilmeni istiyorum.
Я хочу чтобы ты знал, что все что было, происходило на самом деле.
İlişkimizin gerçek olduğunu bilmeni istiyorum.
Откуда ты знал, что там было место?
Bunun burada olduğunu nereden biliyordun ki?
Ты знал, что твой старый друг Желтый змей на прошлой неделе вышел из тюрьмы?
Şu senin eski dostun Sarı Engerek'in geçen hafta tahliye olduğunu biliyor musun?
Ты знал, что указание на Латиноамериканских Королей обязательно приведет ко мне.
Şüpheyi Latin Kings'e yöneltmenin izleri bana yönlendireceğini biliyordun.
Ты знал, что 90 % компании Кэтко, управляется женщиной?
Catco şirketlerinin % 90'ının kadınlar tarafından işletildiğini biliyor muydun?
Я хотел, чтобы ты знал, по стандартам твоего мира, я - человек чести.
Senin dünyanın standartlarına göre onurlu bir adam olduğumu göstermek istedim.
Ты знал, что Прайс был виновен, и мы его взяли, Майк
- Price'ın suçlu olduğunu biliyordun üstelik elimizdeydi, Mike. Elimizdeydi.
Я просто хотела, чтобы ты знал.
Sadece bilmeni istedim.
Я просто хочу, чтобы ты знал...
Sadece şunu bilmeni istiyorum...
Ну, да. Если бы ты знал, ты бы...
- Gerçi bilseydin...
Хочу, чтобы ты знал. Пока я командую кораблем и пока не вернутся твои сослуживцы, я решил назначить лейтенанта ГрАндерсон своим старпомом.
Bilmeni isterim ki, geminin komutası bende olduğu sürece ve silah arkadaşların geri dönünceye kadar ikinci komutanım olarak yüzbaşı Granderson'u tayin etmeye karar verdim.
- Ты знал?
- Biliyor muydun?
Когда, ты вышел стазиса, у тебя не было памяти, но ты знал как поступать правильно потому, что ты тот кто ты есть.
Çıktığında hiçbir anın yoktu, ama yapılması gerekeni yaptın çünkü sen böyle birisin.
Ты знал?
Bunu biliyor muydun?
Я не та, кого ты знал.
Bildiğin kişi değilim.
В любом случае, я хотел, чтоб ты знал правду.
Her neyse, sadece doğruyu bilmeni istedim.
≈ сли бы ты видел то же, что и €, знал бы... их нужно разозлить я теб € оберегаю.
Benim gördüklerimi görseydin insanların öfkelenmesi gerektiğini anlardın. Her zaman arkandayım.
Почему ты об этом не знал?
Bundan nasıl haberin olmadı?
Не знал, что ты играешь в карты.
- Kart oynadığını bilmezdim.
Откуда я знал, что ты скажешь нечто подобное?
Böyle bir şey söyleyeceğini nasıl tahmin ettim acaba?
И ты бы знал это, если б вообще показывался в офисе.
Ofise adım atsaydın haberin olurdu zaten.
Хотя, ты же знал, что я иду?
Ama geleceğimi biliyordun değil mi?
Ты ведь не знал этого, да?
Bunu bilmiyordun değil mi?
Я всегда знал, что рано или поздно ты будешь заботиться о людях, защищать их.
İnsanlara önem vereceğini, onları koruyacağını her zaman biliyordum.
Я знал, что ты придешь.
- Geleceğini biliyordum.
Ты его знал?
Onu tanır mıydın?
ух ты. если он знал, что он мертвы, он очень хороший актёр он не может быть мертв сядьте я получил отчёт от баллистиков по нашему оружию, и... застрелили?
Öldüklerini biliyorduysa, iyi bir oyuncu olduğu kesin. - Oğlum ölmüş olamaz. - Yerinize oturun.
Я знал, что ты не размазня.
Ezik olmadığını biliyordum.
Я не знал, что ты так пыхаешь.
Vay be, böyle içtiğini bilmezdim.
Кто ещё знал, что ты задавал вопросы?
Bu soruları sorduğunu başka kim biliyor?
Так и знал, что ты здесь.
Seni burada bulabileceğimi biliyordum.
Ты знал о его предназначении.
Onun amacını biliyordun.
Приношу извинения за уловку с Фонеску, но я знал, что в противном случае ты не придешь.
Fonescu yalanı için özür dilerim ama başka türlü buraya gelmezdiniz.
Ты ведь не знал, что Рагнар уехал в Париж?
Ragnar'ın Paris'e gittiğinden haberin var mıydı?
Я знал, что ты наврал про окно.
Cam konusunda yalan söylediğini biliyordum.
Ты не знал свою семью.
Aileni hiç tanımazdın.
Я знал, что ты всё понял с этой помощницей.
Küçük satıcı kızı tarttığını biliyordum.
Я знал, что ты проследишь за ней.
Onu takip edeceğini biliyordum.
Но я знал, что ты так любовь показываешь.
Ama beni sevdiğini kastettiğini biliyordum.
Ты это знал? Это...
Biliyorsun değil mi?
Я знал, что ты не будешь ждать.
Destek birimlerini beklemeyeceğini biliyordum.
Я знал. Ты же знаешь, как это раздражает?
Can sıkıyor bu biliyorsun değil mi?
Я не знал, что ты любишь...
Hangi tür çiçeği sevdiğini bilmiyorum.
Не знал, что ты будешь.
Gelebileceğini düşünmedim.
Братан, я даже не знал, что ты на нее запал.
Kanka kızla ilgilendiğini bile bilmiyordum.
Не знал, что ты можешь быть такой жёсткой.
Bu kadar gaddar olacağını bilmezdim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]