Я вас не понимаю translate Turkish

Я вас не понимаю.

Sizi anlamıyorum.

Я вас не понимаю.

Pek anlayamadım.

Я вас не понимаю. Какие сложности?

Ne tür karmaşa, anlayamadım?

- Может быть, но я вас не понимаю. Если вы пьяны, можно еще чем-нибудь заняться вместо бесед.

- Belki, fakat sen hiç düşünmüyorsun..... ki bu tamamen doğru, çünkü eğer konuşurken çok içersen, biz yapmak için başka şeyler bulacağız.

Я вас не понимаю, Джим.

Jim, seni hiç anlayamıyorum.

Я вас не понимаю, друг мой.

Sevgili dostum Daniel, seni hiç anlamıyorum.

Боюсь, я вас не понимаю.

Ne demek istediğinizi anlayamadım.

К сожалению, я вас не понимаю.

Ama sizi anlamıyorum.

Слушайте, месье Комолли, я вас не понимаю.

Saat başı paradan bahsetmeyelim.

- Я Вас не понимаю.

- Sizi anlamıyorum. - Of!

Я Вас не понимаю.

Sizi anlamıyorum.

- Я не понимаю вас, сэр.

- Senin konumundaki bir adamın belirli geleneklere... bağlı kalmasını beklerdim doğrusu. - Anlayamadım, efendim.

Я вас совсем не понимаю.

Nasıl biri olduğunu hiç anlamadım.

Я не уверена, что понимаю вас.

- Ne demek istediğinizi biliyor muyum, merak ediyorum.

Я не понимаю вас.

- Neden bahsettiğini anlamıyorum.

Но я бы с ней не поменялась. Я вас понимаю.

Anlıyorum.

Я не понимаю Вас, Мистер.

- Sizi anlamıyorum, bayım.

Я не понимаю вас.

Ne demek istediğini bilmiyorum.

- Что? Я вас не совсем понимаю.

Nasıl yani?

Я не понимаю вас, не важно что вы говорите.

Ben seni anlamıyorum. Ne dediğinin önemi yok.

Я не понимаю, откуда взялись у вас столь необычные мысли, но, пожалуйста, откажитесь от них ради вашего же блага.

Böylesine olağan dışı bir fikre nereden kapıldınız bilmiyorum ama lütfen kendi iyiliğiniz için ondan vazgeçin.

Я не понимаю, почему ни одна девушка еще не прибрала Вас к своим рукам.

Neden kızlar seni uzun süre önce kapmamış anlamadım.

Я не хочу вас отрывать, вы заняты, понимаю.

Dikkatinizi vermediğinizi biliyorum, eğlenmenize bakıyorsunuz.

Я не понимаю вас, ребята.

Hiçbirinizi anlamıyorum!

Простите, сэр, я не совсем вас понимаю.

Özür dilerim, efendim, Sizi tam anlayamadım.

Честно говоря, Клиптон, иногда я вас совершенно не понимаю.

Doğrusu, Clipton, bazen seni hiç anlayamıyorum.

Честно говоря, иногда я вас совершенно не понимаю.

Gerçekten, seni bazen hiç anlayamıyorum.

Я вас понимаю, но это не связано с нынешним обвинением.

- Onbaşı, duygularını anlıyorum. Ama bunun sana yapılan suçlamalar ile bir ilgisi yok.

Я действительно вас не понимаю.

İlişkiler burada çok farklı.

Я вас понимаю, но я не могу отделаться от мысли, что разгадка где-то рядом.

İçimden bir ses aradığımız cevabın buralarda bir yerde olduğunu söylüyor

Я смотрю сейчас на вас... и понимаю, что за четыре года в этом собрании... я так и не узнал вас.

Şu an size bakıyorum, ve anlıyorum ki, burada geçen dört yıla rağmen, sizi tanımıyormuşum.

Я понимаю, что война, что у каждого могло быть У вас ничего не могло быть!

Bunu anlıyorum, çünkü savaş nedeniyle... herşey olabilir.

Не уверена, что я вас понимаю, сэр.

Tam olarak anlayamadım efendim.

Я понимаю вас, но разве мальчики и девочки не были прелестны?

Demek istediğinizi anlıyorum, ama oğlanlarla kızlar harikaydı, değil mi?

Я прекрасно вас понимаю, но любовь, ваша светлость, не знает преград.

Bu, en azından Sicilya'da böyledir. Neden söz ettiğinizi çok iyi biliyorum.

Я понимаю, я простая, необразованная девушка, а вы - ученый джентельмен, но я не грязь у вас под ногами.

Biliyorum basit, cahil bir kızım, sense mürekkep yalamış bir beyefendisin... ama ben ayağının altındaki pislik değilim.

Я не понимаю Вас. Мы столько сделали для Вас, а все Ваши мысли только о ключе?

Tüm bunları senin için yaptık, senin ise tek düşündüğün şey anahtar.

Мы вместе видели столько кампаний, но я все равно вас не понимаю.

Beraber 100 çarpışma yaşadık ve seni halen anlayamıyorum.

- Я что-то не понимаю вас.

- Evet, ben de.

- Откуда они узнали столько о нем, чтобы изготовить Вас? Я не понимаю!

- İyi bir taklit olman için onunla ilgili bilgiyi nereden edindiler?

Но я все еще не понимаю, кто из вас...

Bilmiyorum hanginiz...

Минутку. Я вас не совсем понимаю.

- Sizi tam anlamıyorum.

Если я правильно понимаю, доктор, капитан второго ранга вы оба или каждый из вас считает меня не в состоянии или неспособным командования?

Var mıdır? Doktor, Komutan ikiniz ya da birinize göre ben uygun değil veya kapasitesiz miyim?

Так, вы не должны думать, будто я не понимаю вас.

Bunu durumu anlamadığımı düşünmenizi istemem.

Скажите, доктор, почему для вас не опасно быть рядом с Коллосом? Я понимаю

Kollos ile olmak neden sizin için tehlikeli değil?

Должен признать, я не понимаю вас, Спок. Но не могу поверить, что вы хотели забрать командование у Джима.

Seni anlamıyorum Spock, ama Jim'in yerini istemene inanamıyorum.

Я все еще не совсем понимаю вас, генерал.

Pek anlayamadım, General.

Я вас не понимаю.

Dışarda Sevgi ve mutluluk bulacaksınız

- Что? Извините, я вас не понимаю.

Üzgünüm, ama demek istediğini anlamıyorum.

Не стоит, я вас прекрасно понимаю и даже благодарен вам.

Olmayın. Teşekkür etmemi mi istiyorsunuz? Edebilirim.

Я... я действительно не понимаю Вас, Сержант, или ваши инсинуации... Или кто бы ни написал это, Я не могу вспомнить следующую строчку.

Gerçekten, anlamıyor musun Çavuş ya da imalarda mı kim yazmış bunu, bir sonraki satıra hatırlamıyorum.