English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ N ] / Ne zaman

Ne zaman translate Spanish

97,867 parallel translation
♪ Ne zaman duracaklar?
? ¿ Cuándo van a parar?
Kuzgunlar karlı dağa ne zaman saldırdı, hatırlıyor musun?
La montaña helada cuando los cuervos atacaron, ¿ recuerda?
En son ne zaman uyudun?
¿ Cuándo dormiste por última vez?
Ne zaman öğreneceksin, Matthews?
¿ Cuándo vas a aprender, Matthews?
En son ne zaman seks yaptın?
¿ Cuándo fue la última vez que tuviste sexo?
Ne zaman döneceğini biliyor musun?
¿ Sabes cuándo volverá?
Bir yöneticinin ne zaman yalan söylediğini nerden biliyorsun?
¿ Cómo sabes si un mando ejecutivo te miente?
Ne zaman?
- ¿ Cuándo?
Tanrım, ne zaman bu kadar yumuşadın?
Dios, ¿ cuándo te has vuelto tan blando?
- landlord en son ne zaman avluyu kontrol etmiş?
¿ A qué hora el propietario revisó por última vez el patio?
Burası özgür bir ülke. Bay Finch'in ne zaman hangi yoldan gittiğini gören var mı?
¿ Alguien vio qué camino tomó el señor Finch cuando se fue?
O ne zaman beri..?
Oh, unos cuatro años.
Kendini en son ne zaman gerçekten mutlu hissettin?
¿ Cuándo te sentiste realmente feliz por última vez?
Seni ne zaman göreceğim...
¿ Cuándo te veré?
Ve şimdi bitti. Ne zaman geri dönüp ders vermeyi planladığını bilmek isteyecekler.
Y ellos van a querer saber cuándo piensa volver a enseñar.
İlk ne zaman tespit edildi?
¿ Cuándo lo diagnosticaron?
İlk belirtileri ne zaman göstermeye başladı?
Pero ¿ cuándo empezó a tener síntomas?
Doğru zaman, ne zaman ki zaten?
No era el momento adecuado.
Zehir etkisini ne zaman gösteriyor?
¿ Cuánto tiempo tarda el veneno?
- Tüm büyük liderler gibi... - Ne zaman gözümü kararttım?
- Como todo gran líder- - - ¿ Cuándo perdí el temperamento?
Tamam, ne zaman gelirsiniz?
De acuerdo. ¿ Cuánto tardarán en llegar?
- Ne zaman?
- ¿ Cuándo?
Bana ne zaman söyleyecektin?
¿ Cuándo ibas a decírmelo?
- Vay be, ne zaman?
Vaya, ¿ cuándo empezaría?
Ne zaman varırız?
¿ Cuándo vamos a llegar?
Ne zaman oldu bu Betsy?
¿ Cuándo pasó, Betsy?
Bu adamlar bu işe ne zaman son verecekler bilmek istiyorum.
Quiero saber hasta dónde pueden ir estos tipos.
Merkezle en son ne zaman iletişim kurduk?
¿ Cuándo hablamos con la central?
Ne zaman öldü?
¿ Cuándo murió?
Gerçekmiş gibi hissediyorum, rüyanın nerede bittiğini gerçekliğin ne zaman başladığını anlamıyorum..
Se sienten tan reales, apenas sé... donde termina el sueño y comienza la realidad.
Ne zaman başlayacağız?
¿ Cuándo empezamos?
Ne zaman oldu bu?
¿ Cuándo ha pasado?
Ne zaman başlıyoruz?
¿ Cuándo empezamos?
Bakımevinde ne kadar zaman... kaldın, lütfen Michael?
¿ Cuánto tiempo se quedó en la residencia, por favor, Michael?
Ne zaman?
¿ Cuándo?
Ama göreviniz ne zaman bitiyor?
Pero, ¿ cuando no está de servicio?
Evet, bu ne, o zaman?
Sí, y, ¿ qué pasa?
- Ne zaman ayrıldı? - Saat sekiz civarına kadar buradaydı.
- Estuvo aquí hasta las ocho.
- Öyle mi? Ne o zaman?
Sodomitas.
- O zaman nedeni ne?
- Laxante.
Morse'a ne verdi o zaman?
¿ Qué usó en Morse?
O zaman tabletimizde ne işi var bu mesajın?
- ¿ Cómo llega esto a nuestra tableta?
Bunun ne olduğunu bilmiyorduk. Ona biraz zaman kazandırmak istedim. Ben de mektubunu yazdım.
No sabíamos lo que tenía y quise ganarle algo de tiempo así que escribí su carta falsifiqué su firma y ahora se terminó.
O zaman burada ne yapıyorsun?
Entonces ¿ qué haces aquí?
O zaman yok olan donanmamla öldürülen müttefiklerimi ne yapacağımı sen çöz ben de yürüyen ölülerine ne yapacağımızı halledeyim.
¿ Por qué no piensas qué hacer sobre mi flota perdida y mis aliados asesinados y yo pensaré qué hacer con tus muertos caminantes?
Ama bütün Kuzey Kıştepesi'ne kaçmak zorunda kalırsa vagon dolusu tahılları getirecek zaman bulamazlar.
Pero si todo el norte debe huir a Invernalia no tendrán el tiempo para traer con ellos carros con granos.
O zaman ne olacak?
¿ Y luego qué?
- Ne yapacağız o zaman?
¿ Y qué hacemos?
Kimsenin ne istediğini bilmediği bir tanrıya ne diye hizmet ediyoruz o zaman?
¿ Para qué servir a un Dios si ninguno sabe lo que quiere?
O zaman bu dandik teleskopla ne yapıyoruz burada?
Entonces, ¿ qué estamos haciendo aquí con este ridículo telescopio?
Ne kadar zaman rol yapacaktınız?
¿ Durante cuánto tiempo ibais a seguir fingiendo?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]