Oradan uzak dur translate Spanish
99 parallel translation
Asta, oradan uzak dur.
Asta, sal de ahí.
Oradan uzak dur, seni görecekler.
¿ Porqué vino? . ¿ Para hacerse ver?
- Oradan uzak dur.
- ¿ Yo? Sal de ahí.
Hey, oradan uzak dur.
¡ Salga de allí!
Herkes, " Oradan uzak dur.
Todos se lo avirtieron.
Oradan uzak dur.
No te acerques a ellos.
Ne yapıyorsun sen? Oradan uzak dur bakalım.
Que estas haciendo Sali de ahi
Bizim oradan uzak dur!
No te acerques allí.
Quark, oradan uzak dur.
Vete de aquí.
Oradan uzak dur. Hadi!
¡ Aléjate de ahí, vamos!
Johnny, oradan uzak dur!
¡ Johnny, sal del borde!
Oradan uzak dur!
¡ Aléjate de ahí!
Oradan uzak dur!
¡ Sal del medio!
Oradan uzak dur!
¡ Apártense de ahí!
Oradan uzak dur!
¡ Apártate de ahí!
Oradan uzak dur!
- Mantente lejos.
Hayır. Oradan uzak dur.
Aléjate de ahí.
Oradan uzak dur. - Whoo! - Söylemeliyim ki, Bayan Burnham, buraya ilk geldiğinizde, ümitsiz vakka olduğunuzu düşünmüştüm, fakat doğuştan yeteneklisiniz.
Mantente fuera de allí. pero es natural en tí.
Yola çıkıyorum. Sen oradan uzak dur.
Vete de ahí.
"Oradan uzak dur" kelimesinin hangi kısmını anlamadın?
¿ Qué parte de "Vete de ahí" no has entendido?
Oradan uzak dur!
Alejate de ahi!
Korkmana gerek yok. Sadece, oradan uzak dur.
No tengas miedo, pero no vayas.
- Oradan uzak dur!
- ¡ Sal de ahí!
Oradan uzak dur!
- ¡ Aléjense de allí!
- Giovanna, soyunuyor! - Oradan uzak dur!
- ¡ Giovanna, se está desvistiendo!
- Susan, oradan uzak dur.
- Susan, no te acerques allí.
- Oradan uzak dur.
- Largo. - Acceso sin límite.
Oradan uzak dur. Dışarıda keskin nişancılar var. Neyin var senin kaçık?
Aléjate de esa ventana, hay policías, te dispararán.
Sam, oradan uzak dur.
- Sam, sal de allí.
John oradan uzak dur.
John, aléjate de allí.
Sam, oradan uzak dur.
Sam, mantente lejos de ahí.
Uzak dur oradan, o çantayı da bırak!
¡ Bajad de ahí! ¡ Y dejad esa maleta en paz!
Uzak dur oradan!
Mantente lejos de allí.
Uzak dur oradan.
Vete de ahí.
Oradan uzak dur.
¡ No se meta en esto!
Uzak dur oradan!
¡ Aléjate de allí!
Max, uzak dur oradan. Tanrım, ne olur uzak dur.
Max, no entres, por favor.
- Uzak dur oradan Aardvark!
- ¡ Fuera de aquí, Aardvark!
- Hey! Uzak dur oradan.
- Largo de ahí.
Uzak dur oradan!
¡ Sal de ahí!
Thor! Oradan uzak dur.
- oye, thor, vamos sal de ahí.
Simon Birch, uzak dur oradan.
Simón, quítate de ahí.
Uzak dur oradan!
¡ Apártate de él!
Evet, oradan uzak dur.
Tiene que irse por un par de días.
Oradan uzak dur.
El Sr. D el!
Uzak dur oradan!
¡ Aléjese de allí!
Uzak dur oradan.
- Sal de ahí. - ¡ Oye!
Oradan uzak dur.
Aléjese de aquí.
- Uzak dur oradan.
No, vete de allí.
- Uzak dur oradan.
Manténganse alejados de allí.
Uzak dur oradan.
¡ Salga de ahí!
uzak dur benden 215
uzak dur 425
uzak durun 130
uzak durun benden 23
uzak dur ondan 40
duran 19
dürüst 86
durham 21
durum 69
duras 38
uzak dur 425
uzak durun 130
uzak durun benden 23
uzak dur ondan 40
duran 19
dürüst 86
durham 21
durum 69
duras 38
durango 26
durumu 30
durma 704
durun 4322
dürüstçe 72
duruyor 34
dur bekle 38
dur bi dakika 17
dürüstlük 41
dur bakalım 715
durumu 30
durma 704
durun 4322
dürüstçe 72
duruyor 34
dur bekle 38
dur bi dakika 17
dürüstlük 41
dur bakalım 715
durdu 87
durdur 139
dur bi 18
durum nedir 160
dürüst ol 95
durumu ne 21
durumlar nasıl 26
dürüst olmak gerekirse 240
durduk 23
durumu iyi 83
durdur 139
dur bi 18
durum nedir 160
dürüst ol 95
durumu ne 21
durumlar nasıl 26
dürüst olmak gerekirse 240
durduk 23
durumu iyi 83