Çok kolay translate Spanish
7,337 parallel translation
- Çok kolay oldu. - Öyle, değil mi?
Oh, eso estuvo fácil.
- Çok kolay.
Bueno, eso es fácil.
Yoksa bu artık sana çok kolay mı geliyor?
¿ O eso es muy fácil para ti ahora?
- Çok kolay oldu.
- Muy fácil.
Bu çok kolay çocuklar.
Simple, muchachos.
Kepnerlar çok kolay doğum yaparlar.
Las Kepner fueron hechas para tener hijos, señor.
Çok kolay.
Bastante fácil.
- Bu kasabada suçlu bulmak çok kolay.
Encontrar criminales en esta ciudad es una tarea fácil.
Çok kolay bir şeymiş gibi konuşuyorsun.
Usted dice que como que es bastante fácil.
Çok kolay hedefleriz değil mi?
Somos blancos tan fáciles, ¿ no?
Çok kolay.
Es fácil.
İç İşleri çok kolay vazgeçti.
IAD dado marcha atrás con facilidad.
- Çok kolay.
- Es fácil.
- Çok kolay.
Eso es fácil.
Seni çok kolay bir şekilde öldürebilirdik.
Podríamos haberte matado fácilmente.
Çok kolay olamaz.
No puede ser mucho más fácil.
Çok kolay. Bir, balık gibi ağzını açıp kapamayı kes.
Número uno : deja de mover la boca como un pececillo...
- Çok kolay! Yapabilirim, değil mi Clara?
Puedo hacerlo, ¿ no, Clara?
Çok kolay olmayan bir başlangıçtan sonra bu iki çocuk arasında çok büyük bir dostluk ve yıllarca birlikte eğitim almaktan güçlü bir bağ oluştu.
Después de un comienzo difícil estos dos chicos han formado una gran amistad un lazo especial a través de años de entrenamiento juntos.
Adeti de saat gibi düzenli olduğuna göre hangi gün işe gelmeyeceğini hesaplamak çok kolay, değil mi?
Es la única vez del mes que se ausenta. Y es puntual como un reloj así que es fácil calcular con antelación qué día se tomará, ¿ cierto?
- Sana her şey çok kolay gözüküyor, Sonya.
Todo es tan simple para ti, Sonya.
Seçimleri nezaman kazandığınızı söylemek çok kolay aslında.
Es fácil ser magnánimo cuando básicamente ya ganó la elección.
Çok kolay!
¡ Muy fácil!
Çok kolay.
Es muy fácil.
- Çok kolay bir şey.
Es fácil.
Çok kolay bir şekilde zarar göreceğin bir işin olmasından nefret ediyorum.
Odio que tengas un trabajo en el que puedan hacerte daño tan fácilmente.
Çok kolay görünüyor.
Casi parece demasiado fácil.
Söylemesi çok kolay. İzle.
Es fácil de usar.
Çok kolay.
Está claro.
O hoş biri ama sokakta olduğunda, birisinin ona zarar vermesi çok kolay, biliyor musun?
Él es un buen tipo, pero cuando estás en la calle, que es muy fácil para un tipo como él se lastime, ¿ sabes?
Şu anda tekrar değişmesini umuyorum ama bu çok kolay olurdu.
Tenía la esperanza de cambiar otra vez ahora que se supo, pero supongo que sería demasiado fácil.
Senin için çok kolay olmaz mıydı?
¿ No sería eso tan fácil para ti?
Bunu onun için çok kolay hale getiremem.
- y un caso de dinamita? - No se la puedo hacer tan fácil.
- Artık çok daha etkili ve ayarlaması kolay olduklarını duydum.
Me dijeron que son mucho más eficientes ahora - y que se sintonizan más fácilmente.
Böylesi ikimiz için çok daha kolay olacak.
Va a ser mucho más fácil para ambos.
Ralston sayesinde, bunları konuşmak daha kolay oluyor, uh... kaza, ve o bir çok hastaya ilham kaynağı oluyor gibi gözüküyor Bende onu ayda bir kaç kez getiriyorum.
Gracias a Ralston, se hace más fácil hablar de el accidente y parece inspirar a varios pacientes y lo traigo varias veces al mes.
- Çok kolay.
Muy simple.
Eğer ötüp duran bu nükleer bombayı kapatacak biri olsaydı konsantre olmak çok daha kolay olurdu.
Y sería bastante más fácil concentrarse si alguien fuera a apagar el pitido de la bomba nuclear!
Bomba çok daha kolay aslında.
La bomba es en verdad mucho más fácil.
Şimdi başka bir şey göstermek istiyorum. Alt katta, rengi solan astar boyayla ilgili sorunu ve bu sorunun resimde o bölümü nasıl bozduğunu gördük. Buradaki meseleyi çok daha kolay fark edeceksiniz.
Lo que me gustaría señalar aquí, es que después de haber visto esa cuestión con las tierras blanqueadas abajo y cómo eso perturbaba ese espacio, creo que podríais tener el ojo listo para empezar a reconocerlo aquí.
Burada olsaydın, çok daha kolay olurdu.
Si estuvieras aquí, sería mucho más fácil.
"Ve evet, yapılması kolay bir hata ama çözmesi de kolay." "Ve benim için çok önemli."
Entiendo que es un error común, pero es fácil de solucionar, y es muy importante para mí. "
Çakma bir kız arkadaşa sahip olmak çok daha kolay.
Es sólo mucho más fácil tener una novia falsa.
- Kulağa çok kolay geliyor.
Eso suena muy fácil...
Seni anlaşılmaz sanırdım ama çok komik şekilde kolay anlaşılıyorsun.
Creía que eras inescrutable pero eres ridículamente fácil de descifrar.
Siz erkekler için bu çok daha kolay. Özellikle de senin gibi mirası olanlar için.
Es mucho más fácil para ustedes los hombres, sobre todo para ti con tu legado.
Size burada göz kulak olmamız çok daha kolay olacaktır.
Es más fácil para nosotros vigilarles aquí arriba.
- Çok kolay.
- Es bastante básico.
Sen yaparken çok daha kolay görünüyordu.
Bueno, creo que esto parece mucho más fácil cuando tú lo haces.
Doğru kişileri, sevmek gereken kişileri sevseydik hayat çok daha kolay olurdu.
La vida sería mucho más fácil si te agradara la gente correcta la gente que se supone que debe agradarte.
Size burada göz kulak olmamız çok daha kolay olacaktır.
Es mucho más fácil para nosotros vigilarlos aquí arriba.
çok kolay olacak 36
çok kolaydı 43
çok kolay oldu 54
kolay gelsin 78
kolay 211
kolayca 28
kolaydı 20
kolaydır 22
kolay iş 26
kolay para 20
çok kolaydı 43
çok kolay oldu 54
kolay gelsin 78
kolay 211
kolayca 28
kolaydı 20
kolaydır 22
kolay iş 26
kolay para 20
kolay olmayacak 74
kolay oldu 39
kolay mı 24
kolay değil 104
kolay olacak 32
kolay olmadı 40
çok kötüyüm 33
çok komiksin 151
çok komik 891
çok kibarsın 55
kolay oldu 39
kolay mı 24
kolay değil 104
kolay olacak 32
kolay olmadı 40
çok kötüyüm 33
çok komiksin 151
çok komik 891
çok kibarsın 55
çok kötüsün 99
çok kötü 847
çok kötü bir şey 17
çok korkuyorum 271
çok kibar 31
çok küçük 77
çok karışık 33
çok kibarsınız 94
çok karanlık 65
çok kötü kokuyor 16
çok kötü 847
çok kötü bir şey 17
çok korkuyorum 271
çok kibar 31
çok küçük 77
çok karışık 33
çok kibarsınız 94
çok karanlık 65
çok kötü kokuyor 16