Bir kere olsun translate French
544 parallel translation
Bir kere olsun "Lucy, neredeydin, ne yapıyordun?" diye sormam gerekmemiştir.
Jamais je n'ai eu à lui dire : "Où étais-tu? Que faisais-tu?"
- Bari izin verin gideyim. Ona sarılayım. Bir kere olsun dokunayım.
Permettez-moi de l'embrasser.
Bir kere olsun dürüst olduğunu sandım.
Je pensais que tu étais sincère pour une fois.
Bir kere olsun kalın kafalı bir İrlandalı olma.
Arrête de faire ton lrlandais buté!
- Bir kere olsun birşey yazmak ve..
- Ecrire quelque chose.
En küçük herhangi bir bilgi. Onu bir kere olsun gördüğünüzü düşünseniz bile. Bu adam ne yapıyor, Lad?
Je paie le moindre renseignement.
- Bir kere olsun adam gibi davranmanı isterdim.
Tu ne pourrais pas parler et réagir en homme?
İnsanların yaptığı şu aptalca şeyleri yapmayı bir kere olsun, çok fazla düşünmeden zenginlerin sokağa para atması gibi.
Jamais vous ne faites des choses absurdes, sans y accorder d'importance, sans y réfléchir, comme les riches qui claquent leur fortune?
Bir kere olsun haklı çıktın ve ağlıyorsun!
Tu as gagné, et tu pleures?
Biliyordun ki bir kere olsun askeri bölgeye girmeseydin sana dokunamayacaklardı.
Hors d'un terrain militaire, vous étes sauf. Vous le savez.
Şimdi şu eski okul saçmalıklarını unut ve bir kere olsun gerçeklikle yüzleş.
Oublions notre stupide relation prof-élève. Revenons à la réalité.
Bir kere olsun gerçekle yüzleşebilir misin?
Peux-tu voir la vérité en face? Une seule fois, hein?
Haydi, bir kere olsun gerçekle yüzleşebilirsin.
Tu verras la vérité en face.
- Bir kere olsun işi unut.
Pour une fois, tu pourrais lâcher le boulot, non? Toi, alors!
- Bir kere olsun, beni dinle!
- Ecoute-moi, pour une fois.
Bir kere olsun vaktinde... Vaktinde gelemez misin?
Tu ne pourrais pas essayer d'être à l'heure, de temps en temps?
Bir kere olsun, beyefendi gibi rahat olabilirsin.
Pour une fois que tu peux jouer les patrons.
Bir kere olsun beni dinler misin?
Vous m'écouterez juste une fois?
Hayatım, bir kere olsun,... baş döndürücü olduğunu unutup başın dönmüş gibi davranır mısın?
Chérie, pour cette fois seulement... faites l'effort de vous concentrer... et ayez l'air d'être abasourdie!
Bir kere olsun izin veremez misiniz Bayan Annie?
Juste une fois, cela fera tant de mal, Mlle Annie?
Lütfen. Bir kere olsun dediğim gibi yapamaz mıyız?
Tu veux bien me laisser faire les choses à ma façon, juste une fois?
Bu, bir kere olsun gururunu ayaklar altına almak olsa bile?
Même si ça signifiait ravaler votre fierté?
Bir kere olsun, yemek yemesen fena mı olur, balina göbek!
Ça te ferait pas de mal de sauter un repas, la grosse!
Ve sen, bir kere olsun eve ayık gelmeye çalış, domuz surat!
Quant à toi, essaie de rentrer sobre, pour une fois, face de rat!
Hayatında bir kere olsun, kendini düşünebilseydin.
Pour la première fois de ta vie tu n'aurais qu'à penser à toi.
Sadece bir kere olsun bizimle kalmasını dilerdim, hepsi bu.
J'aurais juste souhaité qu'il reste avec nous pour une fois, c'est tout.
Bir kere olsun yumurta artıkları şu çatalların üzerinde kuruyup kalmasa.
J'aimerais ne pas voir de traces d'œuf sur mes fourchettes.
Keşke bir kere olsun... bana yeterince güvenip, O kızın sana ifade ettiği anlamı anlatabilsen...
- Oh, je souhaite juste une fois... - Non! 6 Fais-moi confiance!
- Hayatında bir kere olsun doğruyu söyle.
- Dites la vérité pour une fois.
Jimmy'le bir kere olsun bir sorun yaşamışlığım yoktur.
Je n'ai jamais eu de problème avec Jimmy.
Bir kere olsun, kazançlı durumda birisinin parasını alıp kalktığını görsem! - Peki, peki heyecanlanma.
Une fois dans ma vie, j'aimerais voir un gagnant partir à temps!
Niye bir kere olsun bana inanmıyorsun, Binbaşı?
Pourquoi ne me croyez-vous pas, major?
- Ne peki? - Bir kere olsun beni dinle!
- Sally, écoute-moi pour une fois!
Hayatından bazı aptal lanet bağlantılar, bir meselenin aslını öğrenmek için vazgeçmiş bir adamın bir kere olsun sarhoş olma hakkı da mı yok?
Est-ce qu'un gus qui est prêt à sacrifier sa vie au nom de ce foutu contact, rien que pour savoir ce qu'il vaut, n'a pas le droit de se soûler?
Hiç bunu bir kere olsun düşündün mü?
Ne serait-ce qu'une fois?
Bir kere olsun gitmişsindir kiliseye.
T'allais à l'église autrefois.
Bir kere olsun geliver Alfredo.
Ton père est malade.
Çocukluğundan beri bir kere olsun verdiğim sözü tutmadığım oldu mu?
Je t'ai déjà manqué de parole?
Acaba bir kere olsun kendinden başka birine değer verdin mi hiç?
T'es-tu jamais intéressée à quelqu'un d'autre qu'à toi?
Ve kötü zamanlarda, bir kere olsun, onları yıkamak istediğinde, ve onlar istemediğinde,
La tristesse et la misère! Un jour tu veux leur faire prendre un bain, et il veut pô.
Neden bir kere olsun sadece dediğimi yapmıyorsun?
Tu pourrais pas m'écouter juste une fois?
Bir kere olsun, yalnızca yap!
Pour une fois, fais-le!
Bir kere olsun, tam zamanında. Bu bana Barney's de rahatlatıcı bir öğle yemeğini kazandırdı mı?
Est-ce que ça me vaudra un déjeuner relax chez Barney?
Benimle gel, erkek arkadaşınla bir kere olsun konuş!
On va lui parler.
- Bir kere olsun bahsetmedi mi? Hiç bahsetmedi.
Jamais.
Bir kere de olsun işini doğru yap.
Fais quelque chose de bien, pour une fois.
Hiçbir zaman, bir kere bile olsun doğduğum yerle gurur duymamı sağlamadılar.
Ils ne m'ont jamais donné l'occasion d'être fier d'être né là-bas.
"Bir kere kandır, sana yazıklar olsun. İki kere kandır, bana yazıklar olsun."
"ll est honteux de se heurter deux fois à la même pierre."
Bir kere olsun susmanı dilerdim.
Si seulement tu pouvais te taire.
Sorunun ne olduğunu öğrenince, için rahatlayacaktır. Bir kere de sinirleri bozulan o olsun.
Relax, tu sauras ce qu'il a et pour une fois c'est lui qui sera énervé.
Ve bir kere daha, garanti olsun diye. Çekin!
Le dernier coup c'est le bon!
bir kere daha 137
bir kere 190
bir keresinde 202
bir keresinde bana 17
bir kere bile 27
bir kerecik 17
olsun 342
bir kız 192
bir kızım var 22
bir kahve 26
bir kere 190
bir keresinde 202
bir keresinde bana 17
bir kere bile 27
bir kerecik 17
olsun 342
bir kız 192
bir kızım var 22
bir kahve 26
bir kez 117
bir katil 56
bir kez olsun 43
bir kız mı 24
bir kitap 34
bir kız var 17
bir karar verdim 25
bir karar ver 16
bir kez daha 333
bir kadın 232
bir katil 56
bir kez olsun 43
bir kız mı 24
bir kitap 34
bir kız var 17
bir karar verdim 25
bir karar ver 16
bir kez daha 333
bir kadın 232
bir kadın mı 37
bir kuş 32
bir kaza 50
bir kelime 22
bir kız vardı 25
bir kahraman 27
bir kadın olarak 17
bir kez daha deneyelim 24
bir kadının 32
bir kişi 36
bir kuş 32
bir kaza 50
bir kelime 22
bir kız vardı 25
bir kahraman 27
bir kadın olarak 17
bir kez daha deneyelim 24
bir kadının 32
bir kişi 36