Ben yaşıyorum translate Portuguese
1,291 parallel translation
Ben yaşıyorum çünkü o öldü.
Eu estou vivo porque ela morreu.
- Hayır, Bizimkilerle ben yaşıyorum.
- Não! Eu vivo com os nossos pais.
Ben yaşıyorum.
E aquelas pessoas de Wonderland?
# # Ben de bu şekilde yaşıyorum
E esse é meu preço...
Ben burada yaşıyorum.
Vivo aqui.
Ben İsveç'te yaşıyorum, orada çalışıyorum.
Eu vivo na Suécia, trabalho lá.
Ben 3 yaşımdayken ölmüştü. O yüzden pek tanımıyorum aslında onu.
Ele morreu atropelado por um eléctrico quando eu tinha três anos.
Ben Prenses'in işine bakıyorum! Sekiz yaşındayken, bir İlahi Tavşan'ı ölümden kurtardı.
Aos oito anos, ela salvou um Coelho Divino da morte.
Ben burada yaşıyorum aptallar.
- Eu moro aqui, seus malucos.
Ne kadar sürdü - - yani, ben 30 yaşındayım, ve bu uğurda dolu dolu sekiz yıldır çalışıyorum, liseden beri deliler gibi hayal kurmalarımdan bahsetmiyorum bile, bu noktaya kadar gelmeyi kafama koyduğum zamanları, ve şimdi buradayım.
Eu tenho 30 anos, e há 8 anos que trabalho nisto a tempo inteiro, já para não falar que sonho com isto desde o secundário. Quando andava a criar o meu material pensava neste momento, e consegui.
- Ben 12 yaşımdan beri vampir avlıyorum.
- Mato vampiro desde os 12 anos.
Ben burada yaşıyorum.
Eu vivo aqui.
Tamam, ben burada gerçekten kötü bir gün yaşıyorum.
OK, estou a ter um dia péssimo.
Ben hayatımı özür dilemeden yaşıyorum.
- Eu vivo minha vida sem problemas. Sim, isso.
Üzgünüm ama kuralları ben koymuyorum. Onlara göre yaşıyorum.
Lamento, eu não faço as regras, mas tenho de viver com elas.
Oysa ben, sen doğmadan önceden beri annenle yaşıyorum.
Eu vivo com a tua mãe desde antes de vocês terem nascido!
Senin yeteneğin kendi kendine hayal görmek.. beni bile hayrete düşürüyor! Ve ben de senin kaymış beyninin içinde yaşıyorum.
Seus métodos de auto-ilusão... impressionam até a mim... que vivo em seu cérebro coagulado!
Ve yapamazsınız da, çünkü ben de burada yaşıyorum.
E não podem, porque eu também vivo aqui.
- Ama Mona, ben burada yaşıyorum.
Mona, mas eu moro cá.
Ben bu yiyeceklerle yaşıyorum.
É essa comida que me sustenta.
Ben burada yaşıyorum.
Esta é a minha casa e a minha cidade e vivo aqui a minha vida.
Ben gerçek dünyada yaşıyorum.
Eu vivo no mundo real. Agora, desaparece.
Ailen 20. yüzyılın en önemli olayının bir parçası olmuşken, ben burada sefil bir hayat yaşıyorum.
Seus pais foram parte do evento mais importante do século 20, e aqui estou, a dois dias de uma bebedeira de cinco dias.
Ben o parayla yaşıyorum Ryan.
Esse é o dinheiro com o que vivo, Ryan.
Hem de altı defa. Bana mı anlatıyorsun. Ben, evden işe giderken aynı şeyleri yaşıyorum.
Quer dizer, experimenta ir de descontroladamente excitada a clinicamente deprimida, 6 vezes por dia.
Ben Hollywood'da yaşıyorum, seni.rospu...
Ouve lá, eu vivo em Hollywood, seu filho...
Ben bir evde yaşıyorum.
- Vivo numa casa.
Ben burda mı yaşıyorum?
Vivo aqui?
Aynı şeyi ben Grace'le de yaşıyorum.
Sim, tens razão. Quero dizer...
Ben burada çöplükte yaşıyorum, Nancy bütün o parayla...
Eu, a viver nesta lixeira, a Nancy com tanto dinheiro...
Ben annem babamla yaşıyorum.
Vivo com os meus pais.
Oh, hadi ama, ben bunun için yaşıyorum.
Oh, vamos, eu vivo para esta merda.
Ben bir şakayıkta yaşıyorum ve sokmalara alışığım.
Eu vivo numa anêmona e estou habituado a queimaduras.
Ben burada yaşıyorum, Beani.
Eu moro aqui, Beanie.
Tamam. Bu dünya senin, ben sadece içinde yaşıyorum.
O mundo é teu, eu limito-me a viver nele.
Ben burada yaşıyorum.
Eu moro aqui.
Ben New York'da yaşıyorum.
Eu vivo em Nova Iorque.
O kendi hayatını, ben de kendi hayatımı yaşıyorum.
Não, nem por isso. Ele vive a vida dele, eu vivo a minha.
Hah, işte ben. Aile erkeği olarak yeni bir hayat yaşıyorum.
Ah, aí estou eu, vivendo uma nova vida como chefe de família.
Hayır, ben Rue Bleue'de yaşıyorum.
Nao, eu moro na Rua Bleue.
Çünkü ben her gün içinde yaşıyorum.
Eu ando por lá todos os dias, a vivê-lo.
Bu adil değil. Yani, ben orada kendimi riske atıyorum ve efendi Baits orada tam bir Penthouse fantezisinde yaşıyor.
Não é justo, quer dizer, passámos toda a noite a tentar entrar ali e este realizou as suas fantasias!
Burada kalabilirsin. Ben yalnız yaşıyorum.
És muito bem-vindo a ficar, eu vivo sozinha.
Sence ben yanılsama mı yaşıyorum?
Achas que sofro de alucinações?
Yaşayan Baba gönderdi beni ve ben de onun sayesinde yaşıyorum.
O Pai vivo enviou-me... e por ele eu vivo também.
Ben Phoenix, Arizona'da yaşıyorum, ve benzin almaya korkuyorum.
Vivo em Phoenix, Arizona, e tenho medo de ir pôr gasolina.
Ama ben küçüklüğümden beri böyle yaşıyorum.
Tenho assim desde pequena
Ben de bir yıldır aynı sorularla yaşıyorum.
Tenho vivido com essas mesmas perguntas há mais de um ano.
Kendi hayatını yaşıyor... ve ben neler olacağını tahmin etmekten keyif alıyorum.
Ela vive a sua vida... e eu tenho o prazer de adivinhar o que isso poderá ser.
Ben hayatımı böyle yaşıyorum, Bay Dolan.
É assim que vivo a minha vida, Sr. Dolan.
Ama, biliyor musun, ben evde hala yaşıyorum, ben hala bekarım.
Mas, sabes, ainda vivo em casa, ainda sou solteira.
yaşıyorum 130
ben yalnızım 40
ben yokum 169
ben yoruldum 32
ben yaptım 316
ben yanındayım 34
ben yatıyorum 81
ben yokken 23
ben yapabilirim 67
ben yaparım 439
ben yalnızım 40
ben yokum 169
ben yoruldum 32
ben yaptım 316
ben yanındayım 34
ben yatıyorum 81
ben yokken 23
ben yapabilirim 67
ben yaparım 439
ben yedim 21
ben yapmadım 408
ben yapamam 117
ben yatmaya gidiyorum 66
ben yazdım 32
ben yazarım 25
ben yapayım 56
ben yapmam 40
ben yaşlıyım 30
ben yapıyorum 19
ben yapmadım 408
ben yapamam 117
ben yatmaya gidiyorum 66
ben yazdım 32
ben yazarım 25
ben yapayım 56
ben yapmam 40
ben yaşlıyım 30
ben yapıyorum 19