Dişari translate Portuguese
390 parallel translation
HARDING, AMERİKALILARA TAVSİYE VERMEKLE O KADAR MEŞGUL Kİ HİÇ DIŞARI ÇIKIP BİRKAÇIYLA TANIŞMAYA VAKİT AYIRMAMIŞ.
HARDlNG ESTÁ TÃO OCUPADA A DIZER AOS AMERICANOS O QUE DEVEM FAZER QUE PROVAVELMENTE NUNCA TEVE TEMPO DE SAIR E CONHECER ALGUNS DELES
Arabayla disari çikmak ister misin?
Queres ir dar um passeio?
Disari cikin.
Quero-os fora daqui.
Sessizligi saglamak için ziyaretçileri disari çikartalim.
A câmara vai sair das galerias a menos que haja ordem.
Kapï dïsarï atïlïnca, çarpïp yaralamak istemem.
Não quero que se magoe quando eu for atirado por ela.
Siz dïsarï cïkmasïna izin verilen Ç Ç calïsanlardansïnïz. Ç Ç
Sei que é um dos funcionários que pode sair do instituto.
O halde, o kötü ati disari firlayip beni ezecektir.
E suponho que o seu cavalo malvado aparecerá e me espezinhará.
Saraydan gizlice disari çiktin.
Saíste do palácio secretamente.
Disari!
Fora!
- Helen, disari çikma.
- Helena, não saia.
Oniki ayri kabinleri var, dogrudan disari baglaniyorsun.
Têm doze cabinas com linha directa para o exterior.
Bazen birlikte disari çikmak için aradigi oluyor.
Ás vezes ele telefona para sairmos juntos.
Nino burada mi? - Aksam 7'den once disari çikmaz.
Boa tarde, o Nino está?
"Bu arada, umarim Cuma aksami gelirsin.. .. ve disari çikariz, ikimiz."
Até lá, espero-te Sexta para sairmos.
Evet bayim, bizi kapi disari ettiler.
Sim, senhor, pôs-nos na rua.
Pekala, simdi disari çik bakalim.
Muito bem. Saia daí!
Disari çik ve kadinima söyle.
Diga isso à minha miúda.
Siz erkekler konusmak istiyorsaniz, neden disari çikmiyorsunuz?
Se querem conversar, porque não vão até lá fora?
Hadi Blanche, çik suradan disari!
Vem, Blanche, sai daí!
Pekala, çikin bakalim disari.
Muito bem, saiam dai.
Çikin disari!
Fora daqui!
Ona sadece sunu soyle, ahizeyi biraksin ve yavasca on kapidan disari ciksin.
Diz-lhe apenas para pousar o telefone e que saia pela porta da frente.
Jess, disari cik!
Jess, saia!
Zili çaldïk, kadïn bagïrdï bir fare dïsarï kaçtï.
Tocàmos, uma mulher gritou e um rato fugiu pela porta.
Dïsarï, duyuyor musun?
Quero-a fora, ouviu?
Dïsarï!
Fora!
- Tekrar dïsarï.
- Fora, para o hall.
Bizden sonra dïsarï çïkan oldu mu?
Alguém saiu enquanto estivemos ausentes?
Aptal gibi durma orada, çik disari!
Não fiques aí como um idiota, sai!
Bir kere buradan disari c _ iktiniz mi, ayriIin ve gidebiIdiginiz kadar hizIi gidin.
Quando sairem, espaIhem-se e corram o mais que puderem.
Birak nefretin disari ciksin.
Deixa que o ódio te atravesse pelo corpo!
Disari!
Pára!
- Disari çik ve orada kal!
- Sai e não voltes a entrar!
Disari da çikmiyor!
Não vai sair tão depressa!
Eger ofisime adim atarsan... Seni ofisimden kapi disari edecegim!
Se puseres o pé no meu escritório, atiro o teu corpinho pela janela fora!
Disari çik.
O teu tempo acabou.
"Bak bas belasi, 10 kadar sayacagim ve eger çikmazsan sonra..." Seni disari sürükleyecegim!
Oiça, vou contar até 10 e se você não se levantar, vou arrastá-la lá para fora!
Çik disari!
Saia!
"Diyor ki disari çiktiginda, bir ara Pune'a gel."
Ela diz que já que estamos aqui, devemos ir a Puna por algum tempo.
Çik disari! Senin yüzünü görmek istemiyorum!
Sai, eu não quero ver a tua cara!
- Disari
Rua.
Bu otel nezih insanlar için. Çik disari!
Este hotel é para pessoas decentes.
Soylediklerine gore, Stockheimer çetesinden biriysen disari çiktiginda yapacagin ilk is ya borcunu kapatmak olur ya da sonuçlarina katlanmak.
Vê pelo Harley. Já é muito tarde. Sinto muito.
Hem onlari arar hem de kendimizi disari çikarmis olurduk.
Mas é que a há. Isso acredito.
- Disari nasil çiktim ben?
Arrancaram o telefone.
Sonrasinda ise, Julius kaçmaya çalisiyor ve onu disari Flash'in çikardigini iddia ediyor.
Queria te ver para me desculpar. Está bem. Barry já me explicou isso tudo.
Normalde güç alanini, hizci, disari çikamasin diye tasarlamistim.
Detenham-na!
Kapinin açik olmasi yeni zenginlikler getirmek veya seni disari atmak içindir.
E quando está aberta é ou para trazer algo valioso... ou para tu saíres.
Eslerimizin Noel elbiseleri almak için disari çiktiklari bir ögle vaktinde, Donnie ile Pam'i aramiza alalim dedik.
No mês seguinte Donnie e eu decidimos duplicar a equipa... num sábado à tarde, enquanto nossas esposas estavam a comprar vestidos para o Natal...
Pekala Buzz, disari çik ve taslarla oyna.
Vá, Buzz, vai para o parque de estacionamento atirar pedras.
Sanïrïm uzun bir süredir dïsarï çïkmamïs.
Creio que ela não saía à rua há muito tempo.
dışarı 1436
dışarıda 424
dışarıya 59
dışarıdayım 29
dışarı çık 478
dışarı çıkıyorum 69
dışarı çıkalım 87
dışarı çıkacağım 19
dışarı gel 90
dışarıdaydım 29
dışarıda 424
dışarıya 59
dışarıdayım 29
dışarı çık 478
dışarı çıkıyorum 69
dışarı çıkalım 87
dışarı çıkacağım 19
dışarı gel 90
dışarıdaydım 29
dışarı çıktı 86
dışarı çıkma 37
dışarısı çok soğuk 29
dışarıda bekleyin 38
dışarıda mı 50
dışarıdalar 31
dışarı mı 28
dışarı çıkarın 30
dışarı çıkmak istiyorum 32
dışarı bak 28
dışarı çıkma 37
dışarısı çok soğuk 29
dışarıda bekleyin 38
dışarıda mı 50
dışarıdalar 31
dışarı mı 28
dışarı çıkarın 30
dışarı çıkmak istiyorum 32
dışarı bak 28