English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ R ] / Rahat bırak

Rahat bırak translate Portuguese

7,764 parallel translation
- Rahat bırakın.
- Larga-o!
Rahat bırakılmak, yeni bir hayata başlamak istiyorum.
Só quero que me deixem em paz. Quero começar uma vida nova.
- Onu rahat bırak Dagur!
- Deixa-o em paz, Dagur!
Bu yüzden en azından bir iyilik yap ve kardeşimi rahat bırak.
No mínimo, faça-me um favor e afaste-se do meu irmão.
Rahat bırak onu.
E, apenas quer ser normal, então, deixe-o em paz.
- Beni rahat bırak.
- Deixa-me em paz.
- Rahat bırak beni.
- Deixa-me em paz.
Bak, benim açımdan. Bu çocuk! Belki onu biraz rahat bırakıp rahatlamasını beklemelisin.
Quero dizer que, em relação a ele, podias tentar relaxar e dar-lhe um desconto.
Ailemi rahat bırak, onlar birşey yapmadı.
Não lhes faças mal. Eles não fizeram nada.
- İyiyim ben, rahat bırak beni.
Faço o que quero. Deixa-me em paz.
- Kadını rahat bırak Ezra.
- Deixa-a em paz, Ezra.
Rahat bırak lan beni!
Deixa-me em paz, porra.
- Gerçekte kaç yaşındasın? - Rahat bırak.
Quantos anos tens, realmente?
Sadece rahat bırakılmak istiyoruz.
Só queremos que nos deixem em paz.
- Onu rahat bırak!
Deixa-o em paz!
- Ailemi ve diğer insanları rahat bırak, yoksa- -
Liberta a minha família e estas pessoas, se não...
Ayrıldığımızı söylersem beni rahat bırakırlar mı dersin?
Será que me deixavam em paz se lhes dissesse que rompemos?
Zavallı Lester'ı rahat bırak, tamam mı?
Deixa o pobre do Lester em paz, está bem?
Bir iyilik yap, adamı rahat bırak. Olur mu?
Faça-me um favor, deixe-o sossegado.
Adamı rahat bırak.
Deixe o homem em paz.
Onu rahat bırak. O hayatımı kurtardı.
Ele salvou a minha vida.
- Pekâlâ, kaç tane Vicodin yazarsam beni rahat bırakırsınız?
Muito bem, quantos Vicodins para que me deixem em paz? Quarenta.
Vajinamı rahat bırak.
- Fica longe da minha vagina.
Veya deneğin tarihsel bilgilere olan ilgisi uğraştığımız deneye olan dikkatini dağıtıyor. Beni rahat bırak Jed.
Ou o interesse da pessoa nas curiosidades históricas está a distraí-lo da experiência em questão.
Bir insanda rüya gezerlik tehlikelidir, sevdiğini rahat bırak.
Caminhar pelos sonhos de qualquer homem é perigoso. E ainda mais quando é aquele que tu amas.
Beni bir rahat bırak be.
Tenha paciência.
Onu rahat bırak dostum.
Deixa-a em paz, meu.
Ya onu rahat bırakırsın yoksa senle ben biraz daha yakınlaşırız.
Então, ou a deixas em paz, ou nós vamos ter um problema.
Cehenneme defolup bizi rahat bırakın biraz.
Maldito sejas e da-nos paz.
- Rahat bırak beni.
Deixa-me em paz.
- Rahat bırak beni anne.
- Deixa-me em paz, mãe.
- Zavallı adamı rahat bırak!
Deixe esse pobre homem em paz!
Onu rahat bırak!
Deixe-o estar!
O zaman seni rahat bırakır. Ve Zindanlar ve Ejderhalar topluluğu da beni sıkboğaz etmeyi bırakır.
Ela vai deixar-te em paz, e eu vou ficar em paz.
Onu rahat bırak baba.
Deixe-o em paz, Papá.
Onu rahat bırak.
Deixe-a em paz.
Yiyeceklerimi rahat bırak yoksa yumruğu yersin.
Larga isso, ou bato-te.
Stewie, beni rahat bırak.
Stewie, deixa-me em paz.
Rahat bırak babamı.
Deixa-o em paz.
Oğlum Tripod'u rahat bırakın!
Deixa o meu filho Tripod em paz!
Karanlık güçlerin uyumu umurumda değil! Beni rahat bırak!
Não quero saber do alinhamento das forças do mal!
Beni rahat bırak!
Deixa-me em paz!
Git buradan ve bizi rahat bırak.
Vá-se embora, deixe-nos em paz.
Çocuğu rahat bırak. çocuk yeni cehennemden çıkmış, kor ateşlerin üzerine tutmana gerek yok.
Não precisais de o repreender. Estais magoado?
- Seni geberteceğim... - Onun rahat bırak!
Parai com isso, por favor.
Rahat bırakın onu!
Deixe-o em paz!
Onu rahat bırak!
Deixa-o em paz!
Kızım, sen sadece orada oturup rahatınıa bak. Ve bırak Jameis bu kafayı bir numara yapsın.
Menina, sente-se só aqui, relaxe, e deixe o Jameis fazer desta cabeça uma graduação.
Onu rahat bırak!
- Largue a arma!
- Onu rahat bırakın!
Connor!
- Rahat bırak. 21'in üstündesin, değil mi?
Tens mais que 21 anos, certo?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]