Çıkar ağzındaki baklayı translate Portuguese
166 parallel translation
Çıkar ağzındaki baklayı!
Desembucha!
Çıkar ağzındaki baklayı.
Diz lá!
Çıkar ağzındaki baklayı.
Fale logo.
Çıkar ağzındaki baklayı, oğlum!
Desembuchai, rapaz.
Çıkar ağzındaki baklayı, Muddy Mae, yoksa polisi arayacağız.
Dá à língua, Muddy Mae, ou chamamos a bófia.
- Çıkar ağzındaki baklayı.
- Fale de uma vez.
Çıkar ağzındaki baklayı.
Vá lá, Pára lá.
Çıkar ağzındaki baklayı.
Diga a verdade.
Ee, çıkar ağzındaki baklayı artık.
Fantástico. Desembucha lá, então.
Hadi, çıkar ağzındaki baklayı, Larry.
Vá lá, deite cá para fora.
Haydi. Çıkar ağzındaki baklayı.
Vamos, conte logo!
Hadi, çıkar ağzındaki baklayı.
- Vamos, diga logo!
Hadi, evlat. Çıkar ağzındaki baklayı. İtiraf et.
Vamos, garoto, você tem que assumir.
Çıkar ağzındaki baklayı.
Diz-me lá o que estás a pensar.
Çıkar ağzındaki baklayı, para babası.
Desembucha, senhor da massa.
Çıkar ağzındaki baklayı Fanny.
Diz-me o que pensas, Fanny.
Çıkar ağzındaki baklayı.
Cospe, boneca.
Çıkar ağzındaki baklayı, Wheezy.
Abra o jogo, asmática.
Hadi, çıkar ağzındaki baklayı.
Vamo, fala logo.
- Çıkar ağzındaki baklayı, yoksa daha da sertleşirim.
- Fala logo ou eu vou te obrigar.
Baba, haydi, çıkar ağzındaki baklayı.
Vá, pai, diga lá.
Çıkar ağzındaki baklayı!
Deita fora!
Çıkar ağzındaki baklayı. Ne oldu?
Fale de uma vez, o que houve?
Çıkar ağzındaki baklayı evlat.
Tira o copo da boca, filho. Fala.
Çıkar ağzındaki baklayı.
Podes dizer.
Seni gidi sarhoş hergele çıkar ağzındaki baklayı.
Vamos lá, seu filho da mãe maluco, diz lá!
Çıkar ağzındaki baklayı.
Diz-lhe.
Çıkar ağzındaki baklayı.
O que me denunciou?
Çıkar ağzındaki baklayı.
Desembucha!
- Çıkar ağzındaki baklayı be adam!
- Continue, homem! - Sim, sim
Ve? Hadi çıkar ağzındaki baklayı seni amcık. Kim bulasmış?
Fala, diz-me quem esteve nisso.
Çıkar ağzındaki baklayı da boğulma Jethro.
Fale antes que sufoque, Jethro.
Çıkar ağzındaki baklayı.
Diz. Diz o que não estás a dizer.
Pekala, Fisher, ağzındaki baklayı çıkar?
- Pronto, que tens a dizer?
Haydi, ağzındaki baklayı çıkar.
Vá, desembuche.
- Çıkar ağzındaki baklayı!
- Fála logo!
Şu Yahudi ağzındaki baklayı çıkar.
Pára com esses trocadilhos.
- Çıkar şu ağzındaki baklayı.
- Se tens alguma coisa para dizer, então diz.
Şimdi ağzındaki baklayı çıkarıyorsun.
! Cá vem ela. Agora é que se vai saber.
Ağzındaki baklayı çıkar bakalım.
Então desembucha.
Haydi John, ağzındaki baklayı çıkarıp bana gerçeği söyle.
Vá lá, John, deixa-te de rodeios. Diz-me a verdade.
Çıkar bakalım ağzındaki baklayı.
O que é?
Ağzındaki baklayı çıkar da hayallerim suya düşsün.
Diz a palavra mágica, para deixar morrer o sonho.
Ağzındaki baklayı çıkar.
Desembucha!
Onları yeterince uzun konuşturursan... -... biri ağzındaki baklayı çıkarır.
E fazendo-os falar, alguém acaba por dar com a língua nos dentes.
Ağzındaki baklayı çıkar, yoksa Tanrı şahidim olsun yumruklarımla alırım.
Paga-me, ou arranco-te a massa à pancada.
Ya Johnny ve benim önümde, ağzındaki baklayı çıkarırsın... ya da def olup gidersin.
Ou deixas recado comigo e com o Johnny, ou te pões a andar daqui para fora.
Ağzındaki baklayı çıkar.
Desabafa.
Boğulmadan çıkar o ağzındaki baklayı.
Desembucha, antes que te engasgues.
Çıkar ağzındaki baklayı, Madison.
Continua, Madison.
Ve sadece bir dakikan kaldı, çıkar artık şu ağzındaki baklayı!
E só me tens a mim por mais um minuto por isso desembucha.
çıkar 159
çıkarın 68
çıkart 35
çıkardım 26
çıkartın 17
çıkarın beni 132
çıkaramıyorum 22
çıkar beni 102
çıkar onları 25
çıkar şunu 136
çıkarın 68
çıkart 35
çıkardım 26
çıkartın 17
çıkarın beni 132
çıkaramıyorum 22
çıkar beni 102
çıkar onları 25
çıkar şunu 136