English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ K ] / Kendini

Kendini translate Russian

41,620 parallel translation
Utanman, yaptığın tüm kötü şeyler için kendini kötü hissetmen ve biraz yakınlaşman için sana yardım etmeye çalışıyorum.
Просто пытаюсь помочь тебе пережить, ну знаешь, позор, все плохое, что ты наделала, все то, о чем теперь сожалеешь, понимаешь, прояснить все.
Kendini Tanrı'ya kanıtladı, ve, ve geçen gece ödülünü aldı.
Доказал свою верность Богу, и... вчера получил свою награду.
Tatlım, üç tane sepetim var diye kendini yargılamak zorunda değilsin.
Не оправдывай желание иметь три корзины для белья.
Mark kendini terk edilmiş hissetti ve üç yıI Meksika'da kaldı.
Марк покинул страну и на три года сбежал в Мексику.
Ginny kendini iyi hissetmiyor...
Джинни нездоровится, и...
Ve boynuna taş bağlayarak kendini suya attı.
И прижал Он камень к груди своей и прыгнул в воду ".
Peki üç yıl önce... eski kocam halüsinasyonlar gördü ve kendini öldürmeye çalıştı.
Слушай, три года назад мой бывший муж переживал бредовые идеи и пытался убить себя.
Bunlar zaten senin hatan, kendini beğenmiş serseri.
Это твоя вина, самодовольное дерьмо!
Kendini iyi hissettiğini ve Tanrı olduğunu söylüyordu.
Он сказал, что в полном порядке, и что он - Господь.
O ipleri yılana çevirip kendini kurtarmıyorsun?
Почему ты не превратишь верёвки в змей и не освободишься?
Kendini öldürmek için gayet şık bir yol bence.
Как по мне, очень элегантный способ покончить с собой.
Sen kendini öldürmek istemiyorsun ki.
Ты... не хочешь убивать себя.
Kendini ağırdan öldüren bir alışkanlık.
Ужасно саморазрушающая привычка.
Sonra kendini öldürdü.
А потом покончил с собой.
Judas, 30 parça gümüşünü yanına alıp kendini astı.
Иуда забрал свои 30 серебренников и повесился.
Bu kadar eminse niye kendini öldürsün?
Если он... был так уверен, почему же покончил с собой?
Niye kendini öldürdü bir fikrim yok.
Не знаю, почему он покончил с собой.
Lazer düzeneği başladığında kendini rahatsız hissedebilirsin. ... bulantı yaşayabilirsin.
Во время прохождения мимо работающей лазерной матрицы возможны тошнота или дискомфорт.
Geriye bir tek kendini göstermesi kalıyor.
Остаётся лишь вернуться в Нассау.
Kalkmış bir de dedeme çiftliklerdeki köleler isyan ederken sokaklarda kılıçlı adamlar dehşet saçarken ve halk kendini denize atıp kaçarken Nassau'nun gelecek vaat eden bir yatırım olduğunu anlatacaktım.
Едва ли я смогла бы убедить деда вложить капитал в Нассау, когда везде толпы беженцев, рабы вот-вот взбунтуются против плантаторов, а люди с саблями творят произвол на улицах.
Dürüstçe söylemem gerekirse kendini afettirmek için bana doğruları söylüyor.
И я искренне верю, что он пытается искупить свою вину, и что он говорит правду.
Eric Ben'e güvenmek için ondan duyman gerekenleri. duymadığına kendini ikna edebilir misin?
Эрик... ты слышал от Граймса то, что хотел услышать, убеждая себя, что можешь ему доверять.
Çünkü bugün olanlardan kendini sorumlu tutuyorsun.
Потому что ты винишь себя за произошедшее сегодня.
Haber vermeden kendini göstermek istemezsin.
Они не любят незваных гостей.
Eline bir silah alıp ateş ettin diye kendini adam mı sanıyorsun?
Думаешь, ты мужчина, потому что можешь стрелять?
Sunny Baudelaire daha bebekti, bu sözcük "kişinin kendini, çoğunlukla anlaşılmaz mırıltılarla ifade ettiği yaştaki kişi" demektir. Kısacası, çoğu kişi dediklerini anlayamıyordu.
Солнышко Бодлер была младенцем, что здесь означает "человеком того возраста когда тот в основном говорит непонятными восклицаниями", которые большинство понять не в состоянии.
Hizmetkârlar bölmeden önce demekte olduğum gibi oyunculukta bencillik yoktur, benmerkezci dürtüler yoktur, kibir yoktur, ego yoktur, gösteriş yoktur, kendini aşırı büyük görmekten doğan tehlikeler yoktur.
Как я говорил, до того как прислуга меня перебила... В актерской игре нет никакого "Я"... нет эгоистических убеждений, нет высокомерия, нет никакого эго, нет тщеславия, нет до опасных размеров раздутого самомнения.
Havana'yı yatıştırmak için hayli uygun bir yalan. Ayrıca iki taraf için de kendini sağlama almış oluyorsun haksız mıyım?
Вы солгали, чтобы задобрить Гавану и повысить свои шансы на выживание?
- Çok yakınındaki birisi kendini güvenceye almak için onu yanlış yönlendirmediyse tabii.
- Кто был рядом с ней и мог манипулировать ей ради своего выживания.
Eleanor kendini savunurken öldü.
- Элеанор умерла, сражаясь.
Barı kaybetti, kendini kaybetti ve bir trenin altına atladı.
Он потерял бар, у него случился срыв и он бросился под поезд.
Bu tarz bir çok seslilik, kendini terki gerektirir. Böylece ben yazarken sınırları aşıp yahut esnetip geçici olarak hayalimde başka bir insan olabilirim.
Такая полифония требует самоотречения, чтобы я мог выйти за пределы или ослабить свои границы, пока пишу, чтобы я мог стать кем-то другим, на время, в фантазиях.
Kendini küçümsüyorsun.
Вы себя недооцениваете.
Birlikte tüm yaşadıklarımıza rağmen, yine de ilk önce kendini düşünüyorsun.
Даже после всего, через что мы прошли, твоя первая и единственная мысль о себе.
- Sanyam, kendini aştın.
Саньям, вы превзошли себя.
Kendini beğenmiştim.
Я был задирой.
Kendini koruyarak dövüşü kazanamazsın.
Защищаясь, бой не выиграть.
Dünya kendi kendini kurtarmayacak.
Мир сам себя не спасёт.
Yani ona "Git de kendini çöreklerin üstünde becert Gorski" desem bunu da duyar mı?
И когда я скажу "Вали к хуям на кудыкиной горе, Горски", он услышит?
Seni izleyip kendini adamanı, kararlıIığını gördüğümde, hayatının benimki gibi olmayacağını anlıyorum ve bu beni çok ama çok mutlu ediyor.
Когда я смотрю на тебя и вижу твою яростную решимость... Я знаю, что твоя жизнь не будет такой, как моя. И это меня очень, очень радует.
Kendini öldürmeye çalışıyor.
Пытается застрелиться.
- Mandiba kendini fotoşoplamış.
Мандиба подделал свою фотографию.
Topla kendini.
Возьми себя в руки.
Düştüğünü tahmin ediyoruz. Düşüp kendini incitmiş.
Нам кажется, что он упал и поранился.
Babasının ölümü için kendini suçlamamalı.
Он не должен винить себя в смерти отца.
Her polis bazı zamanlarda yapabileceğin tek şeyin kendini savunmak olduğunu bilir.
Каждый коп знает, что иногда у тебя нет другого выбора... кроме как защищаться.
Kendini koruyorsun.
Скрываете.
Eminim hastalarının burada kendini güvende hissetmesi gerekiyordur.
Могу поспорить, твоим пациентам тут должно быть спокойно.
Hangisi söylemeyeceğim hiç yorma kendini.
Я не скажу в каком, не спрашивай.
Kendini savunmanı istemiyorum.
Я не прошу тебя защищаться.
CAMİ KATİLİ KENDİNİ ASTI
"Убийца из мечети повесился в тюрьме".

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]